2. Ceza Dairesi Esas No: 2020/4420 Karar No: 2020/12524 Karar Tarihi: 11.11.2020
Hırsızlık - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2020/4420 Esas 2020/12524 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen hüküm doğrultusunda suça sürüklenen çocuk hırsızlık suçundan mahkum edilmiştir. Ancak, sonradan kanunlarda yapılan değişiklik nedeniyle hırsızlık suçu uzlaşma kapsamına alınmış fakat uzlaşma sağlanamayınca mahkumiyet hüküm altına alınmıştır. Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun kararı doğrultusunda suça sürüklenen çocuğun hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve davranışlarını yönlendirme yeteneğinin takdiri bakımından mahkemece sosyal inceleme raporu alınması gerektiği belirtilmiş ve rapor alınmadan yazılı şekilde hüküm kurulması bozma sebebi sayılmıştır. Kanunlar olarak ise, 5237 sayılı TCK'nın 141/1 maddesi, 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nın 253. maddesi, ve 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu'nun 35. maddesi ve Çocuk Koruma Kanunu'nun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki Yönetmeliğin 20 ve 21. maddeleri olarak belirtilmiştir.
2. Ceza Dairesi 2020/4420 E. , 2020/12524 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü; Suça sürüklenen çocuk hakkında açıklanması geri bırakılan hükmün açıklanmasına esas alınan ... 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 18/06/2013 tarihli ve 2013/331 Esas, 2013/510 Karar sayılı kararı ile suça sürüklenen çocuk hakkında kurulan mahkumiyetin, 5237 sayılı TCK"nın 141/1 maddesinde düzenlenen hırsızlık suçuna ilişkin olması ve hükümden sonra 02/12/2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun"un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesi uyarınca 5237 sayılı TCK"nın 141/1. maddesinde tanımı yapılan hırsızlık suçu uzlaşma kapsamına alınmış ise de; daha sonra yapılan uyarlama yargılaması sonucu uzlaşmanın sağlanamadığı anlaşıldığından tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiş, dosya kapsamına göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 20/11/2018 tarihli ve 2016/6-986 E., 2018/554 K. sayılı içtihadında belirtildiği üzere 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu"nun 35. maddesi ve Çocuk Koruma Kanunu"nun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki Yönetmeliğin 20 ve 21. maddeleri uyarınca; fiil işlendiği sırada 15-18 yaş grubu içerisinde bulunan suça sürüklenen çocuğun işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin olup olmadığının takdiri bakımından, mahkemece sosyal inceleme raporu alınmadan veya alınmaması durumunda gerekçesi kararda gösterilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebeplerden dolayı istem gibi BOZULMASINA, 11.11.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.