Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/887
Karar No: 2021/3180
Karar Tarihi: 17.03.2021

Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2020/887 Esas 2021/3180 Karar Sayılı İlamı

19. Ceza Dairesi         2020/887 E.  ,  2021/3180 K.

    "İçtihat Metni"



    Karşılıksız çek düzenleme suçundan sanık ..."in, 5941 sayılı Çek Kanunu"nun 5/1 ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 52/2. maddeleri gereğince 44.000,00 Türk Lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına dair Mersin 1. İcra Ceza Mahkemesinin 18/07/2017 tarihli ve 2017/435 esas, 2017/750 sayılı kararı ile anılan kararın kesinleşmesini müteakip, infaz savcılığı tarafından 5941 sayılı Kanun"un 5/1. fıkra 2. cümlesinin Anayasa Mahkemesince iptal edilmesi üzerine oluşan tereddüdün giderilmesi talebi üzerine, cezanın infazının devamına ilişkin Mersin 1. İcra Ceza Mahkemesinin 08/02/2018 tarihli ve 2017/435 esas, 2017/750 sayılı ek kararı aleyhine, Adalet Bakanlığı"nın 10.12.2019 gün ve 2018-9981 sayılı kanun yararına bozma istemini içeren yazısı ekindeki dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 17.12.2019 gün ve KYB. 2019/128285 sayılı ihbarnamesi ile dairemize gönderilmekle okundu.
    Anılan ihbarnamede;
    1- Mersin 1. İcra Ceza Mahkemesinin 18/07/2017 tarihli ve 2017/435 esas, 2017/750 sayılı kararı yönünden yapılan incelemede,
    Suç tarihinde yürürlükte bulunan 5941 sayılı Çek Kanunu"nun 6728 sayılı Kanunla değişik "Ceza sorumluluğu, çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağı" başlıklı 5/1. maddesindeki "(1) (Değişik: 15/7/2016-6728/63 md.) Üzerinde yazılı bulunan düzenleme tarihine göre kanuni ibraz süresi içinde ibrazında, çekle ilgili olarak “karşılıksızdır” işlemi yapılmasına sebebiyet veren kişi hakkında, hamilin şikâyeti üzerine, her bir çekle ilgili olarak, binbeşyüz güne kadar adli para cezasına hükmolunur. Ancak, hükmedilecek adli para cezası; çek bedelinin karşılıksız kalan miktarı, (10/10/2017 tarihli ve 30206 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 26/7/2017 tarihli ve E.: 2016/191, K.: 2017/131 sayılı Kararı ile, bu fıkranın ikinci cümlesinde bulunan “çekin üzerinde yazılı bulunan düzenleme tarihine göre kanuni ibraz tarihinden itibaren işleyecek 3095 sayılı Kanuna göre ticari işlerde temerrüt faizi oranı üzerinden hesaplanacak faizi ile takip ve yargılama gideri toplamından” ibaresi iptal edilmiştir.) az olamaz. Mahkeme ayrıca, çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağına; bu yasağın bulunması hâlinde, çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağının devamına hükmeder. Yargılama sırasında da resen mahkeme tarafından koruma tedbiri olarak çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağına karar verilir. Çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağı, çek hesabı sahibi gerçek veya tüzel kişi, bu tüzel kişi adına çek keşide edenler ve karşılıksız çekin bir sermaye şirketi adına düzenlenmesi durumunda ayrıca yönetim organı ile ticaret siciline tescil edilen şirket yetkilileri hakkında uygulanır. Koruma tedbiri olarak verilen çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağı kararlarına karşı yapılan itirazlar bakımından 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 353 üncü maddesinin birinci fıkrası hükmü uygulanır. Bu suçtan dolayı açılan davalar icra mahkemesinde görülür ve İcra ve İflas Kanununun 347, 349, 350, 351, 352 ve 353 üncü maddelerinde düzenlenen yargılama usulüne ilişkin hükümler uygulanır. Bu davalar çekin tahsil için bankaya ibraz edildiği veya çek hesabının açıldığı banka şubesinin bulunduğu yer ya da hesap sahibinin yahut şikâyetçinin yerleşim yeri mahkemesinde görülür..." ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu"nun "Şikayet" başlıklı 347. maddesindeki "Bu Bapta yer alan fiillerden dolayı şikâyet hakkı, fiilin öğrenildiği tarihten itibaren üç ay ve her halde fiilin işlendiği tarihten itibaren bir yıl geçmekle düşer." şeklindeki düzenlemeler karşısında, somut olayda sanık ... hakkında, 22/11/2016 keşide tarihli ve 44.000,00 Türk lirası bedelli çekin süresinde ibrazında karşılıksız çıkması nedeniyle şikâyetin 5941 sayılı Çek Kanunu"nun 6728 sayılı Kanunla değişik 5/1. fıkrasında yazılı usulde belirtilen ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu"nun 347. maddesinde düzenlenen üç aylık hak düşürücü süre içerisinde yapılmadığı gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesinde,
    2- Mersin 1. İcra Ceza Mahkemesinin 08/02/2018 tarihli ve 2017/435 esas, 2017/750 sayılı kararı yönünden yapılan incelemede,
    10/10/2017 tarihli ve 30206 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 26/07/2017 tarihli ve 2016/191 esas 2017/131 sayılı kararı ile 5941 sayılı Kanun"un 1. fıkrasının ikinci cümlesinde yer alan “çekin üzerinde yazılı bulunan düzenleme tarihine göre kanuni ibraz tarihinden itibaren işleyecek 3095 sayılı Kanuna göre ticari işlerde temerrüt faizi oranı üzerinden hesaplanacak faizi ile takip ve yargılama gideri toplamından” şeklindeki ibarenin iptal edildiği,
    Her ne kadar 1982 Anayasasının 153/5. maddesine göre, Anayasa Mahkemesi iptal kararlarının geriye yürümeyeceği belirtilmiş ise de; söz konusu iptal kararının sanık lehine bir durum ortaya çıkardığı, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 7/2. maddesinde, "Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur." ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un 9/3. maddesindeki “Lehe olan hüküm, önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümleri olaya uygulanarak, ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle belirlenir.” şeklindeki düzenlemeler uyarınca, sanığın hukuki durumun yeniden değerlendirilerek lehe olan, söz konusu iptal kararı sonrası yürürlük kazanan 5941 sayılı Kanun"un 5/1. maddesinde yer alan, "(Değişik: 15/7/2016-6728/63 md.) Üzerinde yazılı bulunan düzenleme tarihine göre kanuni ibraz süresi içinde ibrazında, çekle ilgili olarak “karşılıksızdır” işlemi yapılmasına sebebiyet veren kişi hakkında, hamilin şikâyeti üzerine, her bir çekle ilgili olarak, binbeşyüz güne kadar adli para cezasına hükmolunur. Ancak, hükmedilecek adli para cezası; çek bedelinin karşılıksız kalan miktarı, (…)(2) az olamaz." hükmü gereğince sanık lehine bir karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesinde,
    İsabet görülmediği gerekçesiyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın kanun yararına bozulması isteminde bulunulmakla,
    Gereği görüşülüp düşünüldü:
    Sanığın üzerine atılı "karşılıksız çek düzenleme" suçunun, 5941 sayılı Çek Kanunu"nun 6728 sayılı Kanun ile değişik 5/1. maddesinde düzenlendiği, anılan Kanun maddesi uyarınca sanık hakkında cezaya hükmedilebilmesi için öncelikle ibraz süresi içerisinde ödeme için bankaya ibraz edilmiş karşılıksız bir çekin mevcut olması ve ayrıca 2004 sayılı İcra ve İflâs Kanunu"nun 347. maddesinde öngörülen hak düşürücü süreler içerisinde şikayet hakkının kullanılmış olması gerektiği, mahkemece bu hususlar gözetilmeden sanığın mahkumiyetine dair hüküm kurulduğu, kanun yararına bozma talebinin bu yönden kabulü gerekeceği anlaşılmakla,
    Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname içeriği her iki nedenle de yerinde görüldüğünden, Mersin 1. İcra Ceza Mahkemesinin 08/02/2018 tarihli ve 2017/435 esas, 2017/750 sayılı kararının CMK"nun 309/4-d maddesi uyarınca kanun yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre;
    Mersin 1. İcra Ceza Mahkemesinin 18/07/2017 tarihli ve 2017/435 esas, 2017/750 sayılı kararının HÜKÜM kısmının tamamen ortadan kaldırılmasına ve yerine;
    "...Sanık hakkında karşılıksızdır işlemi yapılmasına sebebiyet verme suçundan açılan davada; şikayetçinin 2004 sayılı İİK"nun 347. maddesinde öngörülen şikayet süresinden sonra şikayette bulunduğu anlaşılmakla, ŞİKAYET HAKKININ DÜŞÜRÜLMESİNE, sanık hakkında suça konu çek açısından verilen adli para cezası ile çek düzenleme ve çek hesabı açmaktan yasaklanma hükmünün de bütün sonuçlarıyla ortadan kaldırılmasına" ibaresinin yazılması suretiyle hükmün DÜZELTİLMESİNE, 17.03.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi