Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/3234
Karar No: 2019/2408
Karar Tarihi: 28.03.2019

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2017/3234 Esas 2019/2408 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Dava, iki yıllık güvenlik hizmet sözleşmesi imzalayan taraflardan birinin, sözleşmeye uygun olmayan şekilde tek taraflı olarak feshettiği gerekçesiyle diğer tarafın zararını telafi etmesi talebine ilişkindir. Mahkeme, davalının sözleşmeyi haksız yere feshettiğine karar vermiş ve davacının kâr kaybı talebini kısmen kabul etmiştir. Birleşen dava kapsamında ise, 78.107,68 TL'nin talep edildiği oybirliğiyle kabul edilmiştir. Kanun maddeleri olarak 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 125. maddesi ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 146. maddesi uyarınca zamanaşımı süresinin 10 yıl olduğu belirtilmiştir.
11. Hukuk Dairesi         2017/3234 E.  ,  2019/2408 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ


    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Taraflar arasında görülen davada ... 10. Asliye Ticaret Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 03/04/2017 tarih ve 2014/1495-2017/477 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi asıl ve birleşen davada davalı vekili tarafından istenmiş olduğu anlaşılmakla, duruşma için belirlenen 26.03.2019 günü hazır bulunan davalı vekili Av. ... ile davacı vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Asıl ve birleşen davada davacı vekili, taraflar arasında 03/11/2009 tarihli iki yıllık güvenlik hizmet sözleşmesi imzalandığını, müvekkilinin edimlerini yerine getirmek üzere hazırlıklarını yaptığını, her türlü teçhizat ve elektronik cihazlarla donatılarak işe başladığını, çalışma sırasında davalı tarafından yapılan işlerin denetim altında tutulduğunu, sözleşme devam ederken davalının haklı ve geçerli bir neden yokken gördüğü lüzum üzerine demek suretiyle sözleşmeyi tek taraflı olarak feshettiğini, anılan sözleşmenin 9. maddesinde fesih nedenlerinin ayrıntılı olarak belirlendiğini, davalının bu maddede belirtilen usullere uygun olarak sözleşmeyi feshetmediğini, müvekkilinin zararının doğduğunu ileri sürerek, asıl davada yapmış olduğu alet edavat ve teçhizatlardan dolayı harcamaların boşa gitmesi nedeniyle şimdilik 5.000,00 TL, sözleşmenin haksız feshi nedeniyle mahrum kalınan kâr bedelinden şimdilik 5.000,00 TL olmak üzere, toplam 10.000,00 TL maddi ve 10.000,00 TL manevi tazminatın faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiş, birleşen ek davada da 78.107,68 TL"nın faiziyle birlikte tahsilini istemiştir.
    Asıl ve birleşen davada davalı vekili, yasa ve sözleşmeye uygun olarak sözleşmenin feshedildiğini savunarak, asıl ve birleşen davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, uyulan bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre; davalının sözleşmeyi feshinin haksız olduğu, davacı şirketin yeniden böyle bir sözleşme kurulabilmesi için gerekli
    olan süre zarfında müspet zarar kapsamında kâr kaybı talebinde bulunabileceği, sözleşmenin feshinden sonra davacı şirketin 3 aylık bir süre içerisinde benzer bir sözleşmeyi imzalayabileceği, davacının talep edebileceği tazminat miktarının 83.107,68 TL olduğu, birleşen ek dava yönünden zamanaşımı def’inde bulunulmuşsa da, sözleşmenin feshi tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı BK"nın 125. maddesi ve 6098 sayılı Kanunun 146. maddesi uyarınca zamanaşımı süresinin 10 yıl olduğu, bu itibarla zamanaşımı süresinin de dolmadığı gerekçesiyle, asıl davanın kısmen kabulüne, 5.000,00 TL kâr kaybının dava tarihi olan 14/12/2010 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yatırım bedeli ve manevi tazminat davalarının reddine, birleşen davanın kabulüne, 78.107,68 TL"nın dava tarihi olan 21/11/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
    Kararı, asıl ve birleşen davada davalı vekili temyiz etmiştir.
    Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, asıl ve birleşen davada davalı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, asıl ve birleşen davada davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, takdir olunan 2.037,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 4.140,91 TL temyiz ilam harcının temyiz eden asıl ve birleşen davada davalıdan alınmasına, 28/03/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.











    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi