Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2019/9558 Esas 2020/6988 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/9558
Karar No: 2020/6988
Karar Tarihi: 02.12.2020

Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2019/9558 Esas 2020/6988 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanığın adına kayıtlı araç için yapılan sahte muayene işlemi nedeniyle resmi belgede sahtecilik suçuyla yargılandığı olayda, belgenin incelenmediği ve özelliklerinin duruşma tutanağına yazılmadığı belirtilmiştir. Sahtecilik suçlarında aldatma niteliğinin bulunup bulunmadığının belirleme yetkisi mahkemeye ait olduğu belirtilerek suça konu motorlu araç trafik belgesinin dosyaya dahil edilip özelliklerinin tutanağa geçirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, yapılan sahteciliğin belli bazı kişilere karşı değil, objektif olarak herkese karşı aldatma yeteneğine sahip olması gerektiği belirtilmiştir.
Kararda, hüküm açıklanması geri bırakılan sanığın denetim süresi içerisinde kasıtlı suç işlemesi nedeniyle yeniden yapılan yargılamada hakkındaki hüküm açıklanırken 5271 sayılı CMK'nin 231/11. maddesi uyarınca erteleme kararı verilemeyeceği ve 5237 sayılı TCK'nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunduğu belirtilmiştir.
Kanun maddeleri: 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231/11. maddesi, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 53. maddesi, 1412 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun, 5320 say
11. Ceza Dairesi         2019/9558 E.  ,  2020/6988 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    1-Sanığın adına kayıtlı ... plakalı aracına ait sahte muayene işlemi nedeniyle resmi belgede sahtecilik suçunu işlediğinin iddia olunduğu olayda; 31.12.2008 tarihli olay tutanağında ... plakalı araca ilişkin trafik belgesinde karayollarına ait hologram bulunmadığı, mühür izinin belli belirsiz olduğu, kullanılan kalem yazı karakterinin kötü oluşu ve muayene bitiş ve başlangıç tarihlerinin tutarsız oluşu nedeniyle şüphelenildiğinin belirtilmesi, belgede sahtecilik suçlarında aldatma niteliğinin bulunup bulunmadığının belirleme yetkisinin mahkemeye ait olmasına rağmen, belgenin duruşmada incelenmediği ve özelliklerinin duruşma tutanağına yazılmadığı anlaşıldığından, maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespiti bakımından; ilgili makamlardan hologram ve soğuk mühür uygulamasının hangi tarihlerde başladığı araştırılarak, belgede sahtecilik suçlarında aldatma niteliğinin bulunup bulunmadığının takdirinin yargılamayı yapan hakime ait olması ve yapılan sahteciliğin belli bazı kişilere karşı değil, objektif olarak herkese karşı aldatma yeteneğine sahip olması gerektiği cihetle; suça konu motorlu araç trafik belgesi duruşmaya getirtilip incelenmek suretiyle, özellikleri tutanağa geçirilip aldatma niteliğinin bulunup bulunmadığının yöntemince tartışılması ve belge aslının denetime olanak verecek şekilde dosya içinde bulundurulması gerektiği gözetilmeden eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi,
    2-Kabule göre de;
    a)Hükmün açıklanması geri bırakılan sanığın, denetim süresi içerisinde kasıtlı suç işlemesi nedeniyle yeniden yapılan yargılamada hakkındaki hüküm açıklanırken 5271 sayılı CMK"nin 231/11. maddesi uyarınca erteleme kararı verilemeyeceğinin gözetilmemesi,
    b)5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, Cumhuriyet savcısının temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 02.12.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.








    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.