4. Ceza Dairesi Esas No: 2016/18837 Karar No: 2017/17884 Karar Tarihi: 15.06.2017
Tehdit - kişilerin huzur ve sükununu bozma - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2016/18837 Esas 2017/17884 Karar Sayılı İlamı
4. Ceza Dairesi 2016/18837 E. , 2017/17884 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇLAR : Tehdit, kişilerin huzur ve sükununu bozma HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; 1- Bir kimseye telefon edilmesi, gürültü yapılması ya da aynı maksatla hukuka aykırı başka bir davranışta bulunulması eylemlerinin ısrarla yapılması halinde, TCK"nın 123. maddesindeki kişilerin huzur ve sükununu bozma suçunun oluşacağı gözetilmeden, sanığın telefon ile katılanın iş arkadaşını arayıp gıyabında tehdit etmesi şeklinde gerçekleşen eyleminde, kişilerin huzur ve sükununu bozma suçunun özel kast unsurunun ne şekilde oluştuğu açıklanmadan yetersiz gerekçe ile mahkumiyet kararı verilmesi, 2- Kabule göre de ; 02/12/2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun’un 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK’nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaştırma hükümlerinin yeniden düzenlenmesi, sanığa isnat edilen TCK’nın 106/1. maddesi kapsamındaki tehdit suçunun uzlaştırma kapsamında bulunması, kişilerin huzur ve sükununu bozma suçunun ise, suç tarihi itibariyle uzlaşma önerisinin yapıldığı tarihte 5271 sayılı CMK’nın 253/3-son cümlesi uyarınca uzlaşma kapsamında bulunmadığının anlaşılması ve yeni düzenleme karşısında, kişilerin huzur ve sükununu bozma suçu yönünden de uzlaşma önerisinde bulunulmasının gerektiği anlaşılmış olmakla, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 2 ve 7. maddeleri de gözetilerek, uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun bu kapsamda tekrar değerlendirilip belirlenmesinde zorunluluk bulunması; Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."ın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeksizin HÜKÜMLERİN 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 15.06.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.