MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : 1- Sanıklar ..., ... hakkında; nitelikli dolandırıcılık suçundan beraat,
2- Sanıklar ..., ... hakkında; TCK’nın 204/1, 62, 53/1, 51 maddeleri gereğince mahkumiyet

Resmi belgede sahtecilik suçundan sanıkların mahkumiyetine ilişkin hükümler sanıklar müdafiii ve katılan vekili tarafından, nitelikli dolandırıcılık suçundan sanıkların beraatine ilişkin hükümler, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
14/01/2017 tarihli tebliğnamede gösterilen sanık ... hakkında; birleşen 20117160 E.sayılı dosyası ile resmi belgede sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarından açılan davaların reddine ilişkin hükümlere yönelik sanıklar müdafiii ve katılan vekilinin temyiz istemlerinin bulunmadığı anlaşılmakla; katılan vekilinin temyiz talebinin sanıklar ... ve ... hakkındaki 2010/232 Esas sayılı dosyası ile nitelikli dolandırıcılık suçunundan kurulan hükümlere yönelik olduğu, sanıklar müdafiilerinin temyiz taleplerinin de resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan beraat hükümlerine yönelik olduğu belirlenerek ve bu hükümlerle sınırlı olarak yapılan incelemede;
... Otomotiv Sanayi ve Tic. Ltd. Şti yetkilisi olan sanıklar ... ve ..."in T. İş Bankası A.Ş./... Şubesi’nden kullandıkları kredi için borçlusu katılan ..."ın gözüktüğü 3 adet sahte olarak tanzim edilmiş bonoyu teminat olarak verdikleri, bu şekilde sanıkların zincirleme şekilde nitelikli dolandırıcılık ve zincirleme şekilde resmi belgede sahtecilik suçunu işledikleri iddia edilen olayda;
1- Sanıkların resmi belgede sahtecilik suçundan mahkumiyet hükümlerine ilişkin sanıklar müdafiileri ve katılan vekilinin temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Sanıklara yüklenen resmi belgede sahtecilik suçunun gerektirdiği cezanın miktar ve nev’i nazara alınarak, 14/06/2007, 20/06/2007, 02/07/2007, 08/12/2007 olan suç tarihlerinden temyiz inceleme tarihine kadar, 5237 sayılı TCK’nın 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen 12 yıllık olağanüstü dava zamanaşımının dolduğu anlaşıldığından; 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA; ancak, bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden aynı kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi gereğince sanıklar hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE,
2- Sanıkların nitelikli dolandırıcılık suçundan beraat hükümlerine ilişkin katılan vekilinin temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Sanıkların üzerlerine atılı suçu işlemediklerine dair savunmaları, katılan ...’ın beyanları, katılan ... A.Ş. tarafından 28/01/2011 havale tarihli cevabi müzekkerede 20/06/2007 ve 02/07/2007 tarihli senetlerin hangi tarihte ve kim tarafından verildiğinin tespit edilemediği, 27/04/2013 tarihli cevabi müzekkerede suça konu 3 adet bononun kredilerin teminatı olarak alındığı, fakat hangi ödemeye ilişkin ve hangi tarihte alındığının belirlenemediğinin bildirilmesi karşısında; sanıkların savunmalarının aksine, mahkumiyetlerine yeter derecede kesin deliller elde edilemediğigerekçesine dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; katılan vekilinin sanıkların nitelikli dolandırıcılık suçunu işledikleri, suçun unsurlarının oluştuğu, haklarında mahkumiyet hükümlerinin tesis edilmesi gerektiği gerekçesine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA, 01/06/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.