9. Hukuk Dairesi 2010/42500 E. , 2013/4440 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Davacı, ihbar ve kötü niyet tazminatı alacaklarının ödetilmesine karar
verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin 22.11.1995 tarihinden iş akdinin feshedildiği 01.11.2007 tarihine kadar çalıştığını, Fen İşleri Müdürlüğüne bağlı olarak makine operatörü ustası olarak görev yaptığı sırada 23.09.2005 tarihinde iş kazası geçirdiğini ve bacaklarının kırıldığını, 2 yıl gibi uzun bir süre istirahatli sayıldığını, yaşamını ömür boyu koltuk değnekleri ile devam ettirmek zorunda kaldığını, iş kazasından dolayı işverenle yaptığı görüşmeleri de sürdürdüğünü, ancak kazadan 2 yıl geçmesine rağmen bir sonuç alınamayacağına kanaat getirip iş kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat talepli dava açtığını, bu tarihten sonra davacıya baskılar başladığını, davasını geri almasının istendiğini, belediye yetkililerince evine kadar gelinerek görüşmeler yapıldığını ancak somut bir durum ortaya konulmayıp sadece davanın geri alınması istendiğinden, davacı tarafından davanın geri alınmayacağı belirtilince davanın tebligatının belediyeye ulaşmasından 25 gün sonra iş akdinin İş Kanunu madde 25/a maddesi uyarınca ihbar tazminatsız, sadece kıdem ödenerek feshedildiğini iddia ederek, ihbar ve kötü niyet tazminatı alacaklarının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, dava konusu taleplerin zamanaşımına uğradığını, kötü niyet tazminatı talebinin yersiz olduğunu, davacının iş akdinin feshinde fesih gerekçesi olarak her ne kadar 4857 Sayılı Yasanın 25/1-a maddesi gösterilmiş ise de, feshin asıl dayanağının 25/1-b maddesi olduğunu, dolayısıyla feshin yasal dayanağının sehven yanlış gösterildiğini, kaldı ki somut olayın a bendi ile uyuşan bir tarafı da bulunmadığını, dava konusu somut olayda da, işverenin bildirim süresini 6 hafta aşan bir süre beklemesinin yanı sıra bundan sonra çok uzun bir süre daha davacının iş akdine son vermediğini, aradan geçen bu uzun süreden sonra davacının raporunun halen devam ediyor olması karşısında iş akdine son verilmek zorunda kalındığını, bu feshin yukarıda belirtilen yasa hükmü gereği kıdem tazminatlı ve fakat bildirimsiz olarak yapıldığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davacının davalı belediyede işçi olarak çalışırken 23.09.2005 tarihinde geçirdiği iş kazası sonucunda yaralandığı ve uzun süre istirahatli sayıldığı, davacının iş sözleşmesi davalı işveren tarafından 4857 sayılı iş kanununun 25/I-a maddesi gereğince feshedilmişse de, işverenin fesih bildiriminde gösterdiği fesih sebebiyle bağlı olması gerektiği, fesih bildirimindeki husus ile savunması arasında çelişki bulunduğundan fesih bildiriminin haksız olduğu kanaatine ulaşıldığı gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuştur.
D) Temyiz:
Karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
E) Gerekçe:
İşveren, 01.11.2007 tarihli fesih bildiriminde, davacının iş kazası sonucu uzun süreden beri raporlu olması nedeniyle ve 4857 Sayılı Yasanın 25/1-a maddesi uyarınca iş sözleşmesinin bildirimsiz olarak feshedildiğini açıklamış, bu fesih şekli aynı yasanın 25/1 maddesinde öngörülen ve işverene bildirim önellerine uyulmaksızın kıdem tazminatı ödenerek fesih imkanı sağladığından, a ve b bentlerinin karıştırılmasının fesih nedeninin değiştirilmesi olarak nitelendirilemeyeceğinden ihbar tazminatı talebinin reddi gerekirken yazılı gerekçe ile hüküm altına alınması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
F) Sonuç:
Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 06.02.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.