Abaküs Yazılım
Ceza Genel Kurulu
Esas No: 2012/13-1333
Karar No: 2013/149

Yargıtay Ceza Genel Kurulu 2012/13-1333 Esas 2013/149 Karar Sayılı İlamı

Ceza Genel Kurulu         2012/13-1333 E.  ,  2013/149 K.
  • HIRSIZLIK
  • UZLAŞMA
  • ZAMANAŞIMI
  • TÜRK CEZA KANUNU (MÜLGA) (765) Madde 1
  • TÜRK CEZA KANUNU (MÜLGA) (765) Madde 55
  • TÜRK CEZA KANUNU (MÜLGA) (765) Madde 59
  • TÜRK CEZA KANUNU (MÜLGA) (765) Madde 492
  • TÜRK CEZA KANUNU (MÜLGA) (765) Madde 522
  • CEZALARIN İNFAZI HAKKINDA KANUN (MÜLGA) (647) Madde 4
  • CEZALARIN İNFAZI HAKKINDA KANUN (MÜLGA) (647) Madde 5
  • CEZA MUHAKEMESİ KANUNU (CMK) (5271) Madde 231

"İçtihat Metni"

Hırsızlık suçundan sanık F. Akça"nın 765 sayılı TCK"nun 492/1, 522, 55/3, 59/2, 647 sayılı Kanunun 4 ve 5. maddeleri uyarınca 1.596 Lira adli para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin, Eskişehir 5. Asliye Ceza Mahkemesince verilen 12.12.2006 gün ve 284-578 sayılı hükmün sanık müdafii tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 13. Ceza Dairesince 13.10.2011 gün ve 14696-2752 sayı ile;

"Hükümden sonra 08.02.2008 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 5728 sayılı Yasanın 562. maddesi ile değişik 5271 CMK"nın 231. maddesi ve bu maddenin 6. fıkrasına 25.07.2010 tarihinde yürürlüğe giren 6008 sayılı Yasanın 7. maddesi ile eklenen cümle gözetilerek hükmolunan cezanın türü ve süresine göre, hükmün açıklanmasının geri bırakılıp bırakılmayacağı hususunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması" nedeniyle bozulmasına karar verilmiştir.

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı ise 21.11.2011 gün ve 63748 sayı ile;

"Müştekinin; "uzlaşırım, ancak zararlarımın karşılanmasını istiyorum" şeklindeki beyanına karşın, suç tarihinde onsekiz yaşından küçük, onbeş yaşından büyük olan sanık, onsekiz yaşı ikmal ettiği duruşmada; "zararı karşılayamam, uzlaşmak istemiyorum" şeklinde beyanda bulunmuştur. CMK"nun 231. madde gerekçesindeki "mağdur veya suçtan zarar görenin uzlaşmayı kabul etmesine rağmen sanığın kabul etmemesi halinde maddedeki şartlar gerçekleşmiş olsa bile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmez" şeklindeki ibare nazara alındığında bozma ilamı kaldırılarak dosyanın esastan incelenmek üzere dairesine gönderilmesi" istemiyle itiraz kanun yoluna başvurmuştur.

CMK"nun 308/2. Maddesi uyarınca inceleme yapan Yargıtay 13. Ceza Dairesince 27.09.2012 gün ve 18220-20006 sayı ile itiraz nedeninin yerinde görülmemesi üzerine Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Genel Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.

TÜRK MİLLETİ ADINA

CEZA GENEL KURULU KARARI

İtirazın kapsamına göre inceleme, sanık Ferhat Akça hakkında kurulan hükümle sınırlı olarak yapılmıştır.

Sanığın hırsızlık suçundan cezalandırılmasına karar verilen ve fiilin vasıflandırılmasına ilişkin bir sorun ve bu kabulde dosya içeriği itibarıyla herhangi bir hukuka aykırılık bulunmayan somut olayda, Özel Daire ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı arasında oluşan ve Ceza Genel Kurulunca çözülmesi gereken uyuşmazlık; hüküm tarihinden sonra yapılan kanuni değişiklikler karşısında yerel mahkeme kararının hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının değerlendirilmesi gerektiğinden bahisle bozulmasının isabetli olup olmadığının belirlenmesine ilişkin ise de; Yargıtay İç Yönetmeliğinin 27. maddesi uyarınca dava zamanaşımının gerçekleşip gerçekleşmediğinin öncelikle değerlendirilmesi gerekmektedir.

İncelenen dosya içeriğinden;

Sanık F. Akça ile hakkındaki mahkumiyet hükmü onanmak suretiyle kesinleşen sanık S. Acar hakkında, birlikte işlemiş oldukları hırsızlık suçundan 765 sayılı TCK"nun 493/1. maddesi uyarınca cezalandırılmaları istemiyle kamu davası açıldığı,

Yerel mahkemece; "kırılan kilidin ele geçirilememesi nedeniyle sağlam olup olmadığının tespit edilemediği, dolayısıyla sanıkların eylemlerinin aynı kanunun 492/1. maddesinde düzenlenen suçu oluşturduğu" gerekçesiyle mahkumiyet hükmü kurulduğu,

Sanıklar müdafiinin temyizi üzerine Özel Dairece; S. Acar hakkındaki hükmün onandığı, sanık F. Akça hakkındaki hükmün ise, hüküm tarihinden sonra gerçekleştirilen kanuni değişiklikler karşısında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilip verilmeyeceğinin değerlendirilmesi gerektiğinden bahisle bozulduğu,

18.01.2005 tarihinde işlenen fiil nedeniyle sanık hakkında hırsızlık suçundan açılan kamu davasında, dava zamanaşımını kesen son işlemin 12.12.2006 tarihli mahkûmiyet hükmü olduğu ve dava zamanaşımını durduran başka bir neden de bulunmadığı,

Anlaşılmaktadır.

765 sayılı TCK"nun 102. maddesinde, kanunlarda aksine bir hüküm bulunmadıkça kamu davasının maddede yazılı sürelerin geçmesiyle ortadan kalkacağı düzenlenmiş, maddenin dördüncü fıkrasında da 5 seneden fazla olmamak üzere hapis ya da para cezalarını gerektiren suçlarda bu sürenin 5 sene olacağı hüküm altına alınmıştır. Aynı kanunun 104/2. maddesi uyarınca kesen bir nedenin bulunması halinde zamanaşımı, kesilme gününden itibaren yeniden işlemeye başlayacak ve kanunda belirlenen sürenin en fazla yarısına kadar uzayacaktır.

Ceza Genel Kurulunun 26.06.2012 gün ve 978-250 sayılı kararı başta olmak üzere birçok kararında açıkça vurgulandığı gibi, yargılama yapılmasına engel olup, davayı düşüren hallerden biri olan dava zamanaşımının yargılama sırasında gerçekleşmesi durumunda, yerel mahkeme ya da Yargıtay, resen zamanaşımı kuralını uygulayarak kamu davasının düşmesine karar verecektir.

Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde;

Yerel mahkeme ve Özel Dairece sanığın fiilinin 765 sayılı TCK"nun 492/1. maddesinde düzenlenen hırsızlık suçunu oluşturduğu hususunda bir uyuşmazlık ve bu kabulde de dosya içeriği itibarıyla herhangi bir hukuka aykırılık bulunmaması karşısında, sanığa yüklenen ve 765 sayılı TCK"nun 492/1. maddesinde düzenlenen hırsızlık suçuna 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası öngörülmüş olup, buna göre, aynı kanunun 102/4. maddesi uyarınca bu suçun asli dava zamanaşımı 5 yıl, 104/2. maddesi göz önünde bulundurulduğunda kesintili dava zamanaşımı ise 7 yıl 6 aydır.

Suç niteliği yönünden aleyhe temyiz olmayan davada, daha ağır başka bir suçu oluşturma ihtimali bulunmayan ve 18.01.2005 tarihinde gerçekleştirildiği iddia olunan fiille ilgili olarak, 765 sayılı TCK"nun 102/4. maddesinde öngörülen ve dava zamanaşımını kesen en son işlem olan 12.12.2006 tarihli mahkumiyet hükmünden itibaren yeniden işlemeye başlayan 5 yıllık asli dava zamanaşımının, dosyanın Ceza Genel Kuruluna intikalinden önce 12.12.2011 tarihinde dolduğu anlaşılmaktadır.

Bu itibarla, itirazın değişik gerekçeyle kabulüne, Yargıtay 13. Ceza Dairesi kararının kaldırılmasına, yerel mahkeme hükmünün gerçekleşen dava zamanaşımı nedeniyle sanık Ferhat Akça yönünden bozulmasına, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda 1412 sayılı CMUK"nun, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen yürürlükte olan 322. maddesine göre karar verilmesi mümkün bulunduğundan, sanık hakkındaki kamu davasının 765 sayılı TCK"nun 102/4 ve CMK"nun 223. maddeleri uyarınca düşmesine karar verilmelidir.

SONUÇ:

Açıklanan nedenlerle;

1- Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının değişik gerekçeyle KABULÜNE,

2- Yargıtay 13. Ceza Dairesinin 13.10.2011 gün ve 14696-2752 sayılı bozma kararının KALDIRILMASINA,

3- Eskişehir 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 12.12.2006 gün ve 284-578 sayılı hükmünün gerçekleşen dava zamanaşımı nedeniyle sanık F. Akça yönünden BOZULMASINA,

Ancak, yeniden yargılama gerektirmeyen bu konuda 1412 sayılı CMUK"nun, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen yürürlükte olan 322. maddesine göre karar verilmesi mümkün bulunduğundan, sanık F. Akça hakkındaki kamu davasının 765 sayılı TCK"nun 102/4  ve CMK"nun 223. maddeleri uyarınca DÜŞMESİNE,

4- Dosyanın, mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 16.04.2013 günü yapılan müzakerede oybirliğiyle karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi