Esas No: 2021/2253
Karar No: 2021/2196
Karar Tarihi: 14.06.2021
Danıştay 13. Daire 2021/2253 Esas 2021/2196 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2021/2253
Karar No:2021/2196
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … İnşaat Sanayi İç ve Dış Ticaret A.Ş.
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Kurumu
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN_KONUSU : .... İdare Mahkemesi'nin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Diyanet İşleri Başkanlığı Yönetim Hizmetleri Genel Müdürlüğü'nce 19/10/2020 tarihinde açık ihale usulü ile gerçekleştirilen "İstanbul İli, Maltepe İlçesi, … Mahallesi, ... Ada, … Parselde Bulunan ve Başkanlığımıza Tahsisli Olan Binanın (İstanbul Maltepe Anadolu Eğitim Merkezi) Tadilat İşi" ihalesine ilişkin olarak dava dışı bir şirket tarafından yapılan itirazen şikâyet başvurusu sonucunda davacının aşırı düşük teklif açıklamasının reddedilmesi ve bu aşamadan sonraki işlemlerin mevzuata uygun olarak yeniden gerçekleştirilmesi yönünde düzeltici işlem belirlenmesine dair Kamu İhale Kurulu'nun (Kurul) 17/02/2021 tarih ve 2021/UY.II-407 sayılı kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: .... İdare Mahkemesi'nce verilen kararda; uyuşmazlığa konu ihalenin anahtar teslim götürü bedel usulüyle yapıldığı, aşırı düşük teklif verilmesi nedeniyle Kamu İhale Genel Tebliği'nin 45.1.2. maddesi uyarınca 109 adet iş kalemine ilişkin olarak açıklama istenildiği, aşırı düşük teklif açıklaması kapsamında sorgulamaya tâbi tutulan 109 iş kaleminden 32 tanesinde oluşan miktar farkının davacı lehine %10’dan fazla olduğu, 10 tanesinde oluşan miktar farkının davacı lehine %10’dan az olduğu, 19 tanesinde oluşan miktar farkının davacı aleyhine %10’dan fazla olduğu, 6 tanesinde oluşan miktar farkının davacı aleyhine %10’dan daha az olduğu, 42 tanesinde ise davacı tarafından hesaplanan miktarların idare tarafından hesaplanan miktarlara eşit olduğunun görüldüğü, bu bağlamda, teklif edilen birim fiyatlar ile miktar farklarının çarpılması sonucunda elde edilen toplam tutarda, davacının kendi lehine 544.501,36-TL fiyat farkı avantajı sağladığı, teklif bedeli olan 11.629.000,00-TL ile söz konusu fark toplandığında 12.173.501,36-TL tutarına ulaşıldığı, ihalede ekonomik açıdan ikinci en avantajlı teklif sahibi şirketin teklifinin 12.165.564,00-TL olduğu göz önünde bulundurulduğunda, söz konusu fiyat farkının davacının sıralamasını değiştirdiğinin anlaşıldığı; bu durumda, anahtar teslimi götürü bedel usulüyle gerçekleştirilen uyuşmazlığa konu ihalede, idarenin metrajları ile isteklilerin metrajlarının bire bir örtüşmesi beklenmemekle birlikte, söz konusu metraj farkının mâkûl düzeyde olması gerektiği, oysa açıklama istenilen iş kalemlerinin tamamı üzerinden sağlanan fiyat avantajının davacının ihaledeki sıralamasını değiştirdiği anlaşıldığından, davacının aşırı düşük teklif açıklamasının reddedilmesi ve bu aşamadan sonraki işlemlerin mevzuata uygun olarak yeniden gerçekleştirilmesi yönünde düzeltici işlem belirlenmesine ilişkin dava konusu Kurul kararında hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, aşırı düşük teklif açıklamasının esasa ve usule uygun olarak yapıldığı, davalı idarenin proje üzerinden okuyarak hesapladığı metrajların doğru ve kesin olmadığı, ihale projesinden çıkarılan metrajlar ile yaklaşık maliyette yazılan metrajların farklı olduğu, temyiz dilekçesi ekinde sunulan uzman raporunda haklılıklarının ortaya konulduğu, anılan raporda aşırı düşük açıklamasının kabul edilen sınırdan 140.000,00-TL daha uygun izah edildiği, anahtar teslim götürü bedel işlerde işin tamamı üzerinden teklif verildiğinden miktar farklılıkların önemli olmadığı, metraj hesabı doğru kabul edilse bile bu durumun anahtar teslim işlerde teklifin esasını değiştirici olmadığı, tüm teklif üzerinden 7.000,00-TL civarında bir farkın ihale mevzuatı açısından önemli olmadığı, dava konusu işin daha yüksek bir bedele verilerek kamu zararının oluştuğu ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, kararın usul ve yasaya uygun olduğu belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'NUN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi'nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddi yolundaki .... İdare Mahkemesi'nin ... tarih ve E:..., K:... sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın davacıya iadesine,
5. Kullanılmayan …-TL yürütmeyi durdurma harcının istemi hâlinde davacıya iadesine,
6. Dosyanın anılan Mahkeme'ye gönderilmesine,
7. 2577 sayılı Kanun'un 20/A maddesinin ikinci fıkrasının (i) bendi uyarınca kesin olarak (karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere), 14/06/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.