Esas No: 2021/257
Karar No: 2021/1221
Karar Tarihi: 14.06.2021
Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu 2021/257 Esas 2021/1221 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2021/257
Karar No : 2021/1221
TEMYİZ EDEN (DAVALILAR) :1-… Bakanlığı
VEKİLİ : Hukuk Müşaviri …
2- … Valiliği
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı ısrar kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Kayseri ili, Kocasinan ilçesi, … Ortaokulunda Müdür olarak görev yapan davacının, Millî Eğitim Bakanlığı Taşra Teşkilatı Şube Müdürlüğü Görevde Yükselme Sınavı kapsamında nihai başarı sırasının sadece sözlü puana göre belirlenmesine ilişkin Yönetmelik hükmünün Danıştayca yürütülmesinin durdurulduğundan bahisle, başarı puanının yazılı ve sözlü sınav puanlarının aritmetik ortalamasına göre belirlenerek, 21-27 Ekim 2015 tarihleri arasında il/ilçe millî eğitim şube müdürlüğü kadrolarına yapılacak atamalar için kendisine de tercih hakkı verilmesi isteğiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla;
Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Esaslarına Dair Genel Yönetmeliğin 12/B maddesinde yer alan şube müdürlüğü kadrolarına sözlü sınav puanına göre atamayı öngören düzenlemenin Danıştay Beşinci Dairesinin 06/03/2014 tarih ve E:2013/8367 sayılı kararıyla yürütülmesinin durdurulmasına karar verildiği; Millî Eğitim Bakanlığı Personelinin Görevde Yükselme, Unvan Değişikliği ve Yer Değiştirme Suretiyle Atanması Hakkında Yönetmeliğin 21. maddesinde, şube müdürlüğü kadrolarına sözlü sınav puanına göre atama yapılmasını öngören düzenlemenin de Danıştay İkinci Dairesinin 29/04/2014 tarih ve E:2013/10363 sayılı kararıyla yürütülmesinin durdurulduğu;
Danıştay Beşinci Dairesinin anılan kararında, yazılı sınavı tamamlayıcı nitelikte olması gereken sözlü sınavın, seçimin tek belirleyicisi olarak düzenlenmesinin, somut olarak değerlendirilebilecek ve adaylar arasında objektifliği sağlayabilecek nesnel bir değerlendirme ölçütü olan yazılı sınavdaki başarı puanının değerlendirme dışı bırakılarak başarı sıralamasının yalnızca başarı kriterleri daha muğlak sözlü sınav sonuçlarına göre oluşturulmasının, Anayasa'nın 2. maddesinde belirtilen hukuk devleti ilkesiyle bağdaşmayacak şekilde etkin yargısal denetiminin yapılmasını engellediği gerekçesine yer verildiği, Danıştay İkinci Dairesi kararında da benzer değerlendirmelerin yapıldığı,
Davacının, 29/12/2013 tarihinde yapılan Millî Eğitim Bakanlığı Taşra Teşkilatı Şube Müdürlüğü Görevde Yükselme yazılı sınavında 71.66 puan alarak sözlü sınava katılmaya hak kazandığı, 11/02/2014 tarihinde yapılan sözlü sınavdan da 72 puan almak suretiyle başarılı olduğu ve tercihte bulunmaya hak kazandığı, almış olduğu puan uyarınca 10 ilçe millî eğitim müdürlüğüne atanmak için tercihte bulunduğu, 16/04/2014 tarihinde sadece sözlü sınav puanları dikkate alınmak suretiyle tercihlerin sonuçlandırıldığı;
Şube müdürlüğü kadrolarına atama işlemlerinin sadece sözlü sınav başarı listeleri üzerinden yapılması yönündeki Yönetmelik hükümlerinin, Danıştayca yürütülmesinin durdurulması nedeniyle, liyakat ilkesine aykırı olarak davacının başvurusunun neticelendirildiğinin anlaşıldığı,
Bu durumda, Millî Eğitim Bakanlığı Taşra Teşkilatı Şube Müdürlüğü Görevde Yükselme Sınavına katılanların yazılı ve sözlü puanları beraber değerlendirilmek suretiyle başarı sıralamasının belirlenmesi gerektiğinden, yazılı ve sözlü sınavda yeterli puan almak suretiyle sınavda başarılı olan davacının, yukarıda belirtilen yeni hukuksal durum karşısında yazılı ve sözlü notu ortalamasının alınarak il/ilçe millî eğitim müdürlüklerinde münhal bulunan şube müdürü kadrolarına atama konusunda 21/27 Ekim 2015 tarihleri arasında yapılacak tercih döneminde kendisine de tercih hakkı tanınması konusunda yaptığı başvurunun reddine ilişkin işlemde hukuka ve mevzuata uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay İkinci Dairesinin 08/01/2020 tarih ve E:2016/14358, K:2020/190 sayılı kararıyla;
Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Esaslarına Dair Genel Yönetmeliğin 12/B maddesinde, şube müdürlüğü kadrolarına sözlü sınav puanına göre atamayı öngören düzenlemenin Danıştay Beşinci Dairesinin 06/03/2014 tarih ve E:2013/8367 sayılı kararıyla yürütülmesinin durdurulmasına karar verildiği, yine aynı şekilde Millî Eğitim Bakanlığı Personelinin Görevde Yükselme, Unvan Değişikliği ve Yer Değiştirme Suretiyle Atanması Hakkında Yönetmeliğin 21. maddesinde, şube müdürlüğü kadrolarına sözlü sınav puanına göre atama yapılmasını öngören düzenlemenin de Danıştay İkinci Dairesinin 29/04/2014 tarih ve E:2013/10363 sayılı kararıyla yürütülmesinin durdurulduğu, Danıştay İkinci ve Beşinci Daireleri tarafından verilen yürütmenin durdurulması kararlarında, yazılı sınavın devre dışı bırakılarak sadece sözlü sınava göre atama yapılmasının hukuka aykırı olduğu hususunun belirtildiği, yargı kararları doğrultusunda anılan yönetmeliklerde değişikliğe gidilerek şube müdürlüğü kadrolarına atanmalarda yazılı ve sözlü sınavın aritmetik ortalamasının alınacağı şeklinde düzenleme yapıldığı; diğer taraftan, … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla, dayanağını teşkil eden yönetmelik hükümlerinin yargı kararıyla yürütülmesinin durdurulmasına karar verildiği gerekçesiyle, sadece sözlü sınav puanı esas alınmak suretiyle 16/04/2014 tarihinde gerçekleştirilen Millî Eğitim Bakanlığı taşra teşkilatı şube müdürlüğü atama işlemlerinin tamamının iptaline hükmedildiği, bu kararın Danıştay İkinci Dairesinin 10/11/2015 tarih ve E:2015/5968, K:2015/8730 sayılı kararı ile onandığı, karar düzeltme isteminin ise reddedilerek kesinleştiği,
Şube müdürlüğü kadrolarına sadece sözlü sınav puanına göre atama yapılmasını öngören yönetmelik maddelerinin Danıştay tarafından yürütülmesinin durdurulmasına karar verilmesi, yargı kararı uyarınca şube müdürlüğü kadrolarına yapılacak atamalarda yazılı ve sözlü sınav puanının aritmetik ortalamasına göre atama yapılacağına ilişkin yönetmelik değişikliğine gidilmesi ve sadece sözlü sınav puanına göre 16/04/2014 tarihinde gerçekleştirilen Millî Eğitim Bakanlığı taşra teşkilatı şube müdürlüğü atama işlemlerinin tamamının yargı kararı ile iptal edilmiş olması hususları bir bütün olarak değerlendirildiğinde, şube müdürlüğü kadrolarına yapılacak atamaların yazılı ve sözlü sınav puanları birlikte değerlendirilmek suretiyle gerçekleştirilmesi gerektiğinde kuşku bulunmadığı,
Olayda ise, sadece sözlü sınav puanına göre 16/04/2014 tarihinde gerçekleştirilen atamalarda herhangi bir tercihine yerleşemeyen ve tercih dışı atanmak istemeyen davacının, yazılı ve sözlü puanının aritmetik ortalaması esas alınması halinde dahi, (16/04/2014 tarihinde gerçekleştirilen atamalardaki) tercih ettiği 10 şube müdürlüğü kadrosuna da ortalama puanının yetmediği görülmekte olup; diğer taraftan, duyurulan kadroların, belirtilen sebeplerle boşalması halinde boşalan kadrolar için, görevde yükselme veya unvan değişikliği sınavlarına ilişkin başarı listesinin kesinleştiği tarihten itibaren altı aylık süreyi aşmamak üzere başarı listesindeki sıralamaya göre ikinci bir atama yapılabileceği, ancak ikinci bir atama yapılması halinde bunun da münferiden değil, davacı ile aynı durumda olan diğer adaylarla birlikte toplu bir değerlendirmeye göre yapılabileceği,
Bu durumda, davacının 26/10/2015 tarihli dilekçesi ile tercihe dayalı olarak münhal şube müdürlüğü kadrosuna atanma başvurusunun reddine yönelik tesis edilen dava konusu işlemde hukuka aykırılık, işlemin iptali yolundaki İdare Mahkemesi kararında ise hukuki isabet görülmediği sonucuna varılarak .. İdare Mahkemesinin …. tarih ve E:…, K:… sayılı kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi ısrar kararının özeti: … İdare Mahkemesinin …tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla;
16/04/2014 tarihinde gerçekleştirilen atama işlemlerinin sözlü sınav puanı esas alınmak suretiyle yapıldığı, bu uygulamanın dayanağı 12/10/2013 tarih ve 28793 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Millî Eğitim Bakanlığı Personelinin Görevde Yükselme, Unvan Değişikliği ve Yer Değiştirme Suretiyle Atanması Hakkında Yönetmeliğin 21. maddesinin 1. fıkrasında yer alan "şube müdürü, tesis müdürü ve basımevi müdürleri bakımından sözlü sınav; diğer görevler bakımından yazılı sınav sonuçları esas alınarak oluşturulan başarı listesi üzerinden, tercihlerde dikkate alınarak puan üstünlüğüne göre atama yapılır." düzenlemesi olduğu,
Anılan Yönetmelik hükmünün dayanağının ise, 31/08/2013 tarih ve 28751 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Esaslarına Dair Genel Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına İlişkin Yönetmeliğin 9. maddesi ile 15/03/1999 tarih ve 99/12647 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Esaslarına Dair Genel Yönetmeliğe eklenen "Başarı Sıralaması" başlıklı 12/B maddesinin birinci fıkrasında yer alan başarı puanının, şube müdürü, müdür ve bunlarla aynı düzeydeki diğer kadrolara atanacaklar için sözlü sınav puanı esas alınmak suretiyle tespit edileceğine ilişkin kural olduğu; her iki Yönetmelik kuralının da yürütülmesinin Danıştay Beşinci Dairesinin 06/03/2014 tarih ve E:2013/8367 sayılı, Danıştay İkinci Dairesinin 29/04/2014 tarih ve E:2013/10363 sayılı kararlarıyla; başarı sıralamasının yalnızca başarı kriterleri daha muğlak olan sözlü sınav sonuçlarına göre oluşturulmasının, Anayasa'nın 2. maddesinde belirtilen hukuk devleti ilkesiyle bağdaşmayacak şekilde etkin yargısal denetimin yapılmasının engellenmesi nedeniyle hukuka aykırı bulunarak durdurulduğu,
Bu durumda, oluşan yeni hukuksal durum karşısında davacıya yazılı ve sözlü sınavın aritmetik ortalaması esas alınmak suretiyle tercihte bulunma hakkı verilmesi gerektiği, yazılı ve sözlü sınav notu ortalamasının alınarak il/ilçe millî eğitim müdürlüklerinde münhal bulunan şube müdürlüğü kadrolarına atama konusunda 21/27 Ekim 2015 tarihleri arasında yapılacak tercih döneminde kendisine de tercih hakkı tanınması konusunda yaptığı başvurunun reddine ilişkin işlemde hukuka ve mevzuata uyarlık görülmediği,
Nitekim Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu'nun 17/02/2020 tarih ve E:2020/4, K:2020/14 sayılı kararının da bu yönde olduğu,
Öte yandan, her ne kadar Danıştay İkinci Dairesinin bozma kararında, 16/04/2014 tarihinde gerçekleştirilen atamalarda tercih dışı atanmak istemeyen davacının, yazılı ve sözlü puanının aritmetik ortalaması esas alınması halinde dahi, (16/04/2014 tarihinde gerçekleştirilen atamalardaki) tercih ettiği 10 şube müdürlüğü kadrosuna da ortalama puanının yetmediği belirtilmiş ise de, davacının dava konusu işlemin tesis edilmesine esas 26/10/2015 tarihli başvurusunun 21/27 Ekim 2015 tarihleri arasında yapılacak tercih döneminde tercih hakkı tanınması istemine ilişkin bulunduğu,
Diğer taraftan; verilen iptal kararının davacının yazılı ve sözlü sınavdan aldığı puanların aritmetik ortalaması dikkate alınarak tercih hakkı verilmesine ilişkin olduğu, bu kararın davacının doğrudan münhal şube müdürlüğü kadrolarından herhangi birisine atanması sonucunu doğurmadığı, davacının yapacağı tercihler doğrultusunda ilan edilen şube müdürlüğü kadrolarına atanıp atanamayacağına ilişkin değerlendirmenin davalı idare tarafından yapılacağı gerekçesi eklenmek suretiyle dava konusu işlemin iptali yolundaki ilk kararda ısrar edilmiştir.
TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI : Davalı ... Bakanlığı tarafından, "71,82" aritmetik ortalama puanı ile 2.944. sırada bulunan davacının, 2014 yılındaki 10 tercihine ve hatta ilan edilen 1.709 şube müdürü kadrolarından herhangi birine atanmasının imkânı bulunmadığı; bireysel dava açıp lehte karar alan şube müdürü adaylarına ait yargı kararlarının uygulanması amacıyla, 1.709 şube müdürü kadrosundan boşalan kadroların 21-27 Ekim 2015 tarihleri arasında tercihe sunulduğu, tercihlerine yerleşemeyen ve atanmasını gerektiren bireysel bir mahkeme kararı bulunmayan davacının tercih yapmasına ve atanmasına imkân bulunmadığı; 2576 sayılı Kanun'da yer alan “aykırılığın giderilmesi” müessesi bir yargı yolu olmadığı için aykırılığı giderilen kararın kesin olması niteliğini ya da hukuki sonuçlarını ortadan kaldırmasının söz konusu olmadığı; süreçte yargı organlarınca verilen kararların, düzenleyici işlem ve davacısının başarısız sayılmasına ilişkin işlem ile yapılan atamalara yönelik olduğu düşünüldüğünde, kendileri hakkında tesis edilen atanmama işlemlerini dava konusu etmeyenler bakımından bir sonuç doğurmayacağı ve yeni bir hak teşkil etmeyeceği, bu kapsamda atanmama işlemi kesinleşen davacının, Yönetmelik değişikliğinden sonra, daha önceki yazılı ve sözlü sınav sonuçları yeniden değerlendirilmek suretiyle atanması yönünde işlem tesis edilmesi yönündeki başvurusunun hukuki bir dayanağı bulunmadığı, aksine bir yorumun kabul edilmesinin, iptal edilen düzenleyici işleme dayanılarak tesis edilen tüm bireysel işlemlerin, geçersiz sayılması anlamına geleceği, bu durumun kamu düzeninde kaosa ve istikrarsızlığa neden olacağı,
Davalı ... Valiliği tarafından, davanın süre aşımından reddi gerektiği, davacının 16/04/2014 tarihinde bilgisayar ortamında yapılan şube müdürlüğü atamalarında tercihlerinden hiç birine yerleşemediği; mahkeme kararı ile görevde yükselme sözlü sınavına girenlerden 70 ve üstü puan alanların, mahkeme kararı ile sözlü sınav notu düzeltilenlerin, yazılı ve sözlü sınav puanı ortalaması alınarak atamasının yapılması kararı verilmesi istemiyle bireysel açtıkları davayı kazananların başvuru yapacağının duyurulmasına ve davacının konuya ilişkin süresi içerisinde herhangi bir bireysel dava açmamış olduğu halde başvuruda bulunmak istediği, böyle bir başvurunun alınmasının mümkün olmadığı ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından, savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'ÜN DÜŞÜNCESİ : Temyiz istemlerinin reddi ile ... İdare Mahkemesi ısrar kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan;
"a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b)Hukuka aykırı karar verilmesi,
c)Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçelerinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.Davalı idarelerin temyiz istemlerinin reddine,
2.Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptaline ilişkin … İdare Mahkemesinin temyize konu … tarih ve E:…, K:… sayılı ısrar kararının ONANMASINA,
3. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (onbeş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14/06/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.