2. Hukuk Dairesi 2012/14503 E. , 2013/1324 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ :Boşanma
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 103.50 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oyçokluğuyla karar verildi.22.01.2013 (Salı)
KARŞI OY YAZISI
Boşanmada maddi tazminat, boşanma yüzünden zedelenen mevcut veya beklenen menfaatin karşılığıdır (TMK.m.174/1). Buradaki “zedelenen menfaat” kavramı, Borçlar hukukundaki “zarar”kavramından farklı, “sui generis (kendine özgü)” bir yapıdadır. Bu nedenle,teorik olarak, Borçlar Hukukundaki zararların hesaplanması mümkünken,zedelenen menfaatin hesaplanması mümkün değildir. Boşanma yüzünden zedelenen mevcut veya beklenen menfaat;evlilik nedeniyle eşin sağladığı bakım,barınma,sağlık ve normal yaşam faaliyetinin gerektirdiği sosyal ihtiyaçların karşılığıdır. Kısaca, bunun boşanma yüzünden kesilecek olan eşin desteğinin karşılığı olduğu da söylenebilir. Zedelenen menfaat karşılığı olarak, TMK.174/1.maddesindeki maddi tazminat hesaplanamasa da,hakim tarafından bir takım ölçütler göz önüne alarak takdir edilecektir. Evlilik süresi ve tazminat talep eden eşin boşanmadan sonra yeniden evlenme olasılığı,tarafların ekonomik durumu,eşlerin boşanmaya neden olan olaylardaki kusur dağılım ve derecesinin müterafik (birlikte) kusur oluşturması,eşin diğer eşin sosyal güvenlik haklarından yararlanma durumunun ortadan kalkacak olması,boşanmayla mevcut yaşam standardının düşecek olması,boşanmadan sonra eşten ayrıca yoksulluk nafakası,bir başka tazminat ve edinilmiş mallara katılma rejiminin tasfiyesi nedeniyle alınabilecek tasfiye alacağı ve varsa eşin malvarlığından alınabilecek değer artış payı alacağı gibi unsurlar bir ölçüt olarak kullanılıp,Türk Borçlar Kanunu’nun 50,51,52. maddeleri de kıyasen uygulanmak suretiyle maddi tazminat takdir edilecektir.
Boşanma nedeniyle hükmedilebilecek manevi tazminat (TMK.m.174/2) miktarının takdirinde de;maddi tazminatın belirlenmesindeki yukarıda açıklanan ölçütlerle birlikte;Türk Borçlar Kanunu’nun 50,51,52 ve 58/1.maddelerinin, özellikle eşlerin kusur dağılım ve derecesi ile,boşanmaya neden olan ve eşin kişilik haklarına saldırı teşkil eden olayın,saldırıya uğrayan eşte bırakacağı objektif zedelenme etkisi göz önüne alınmalıdır.
Somut boşanma olayına geldiğimizde; taraflar 2004 yılında evlenmiş olup evlilik nispeten kısa sürmüştür. Tarafların evliklerinden çocuğu yoktur. Koca 1983, eşi 1984 doğumludur. Yapılan EKSD araştırmasında;kocanın ortaokul mezunu olduğu,herhangi bir işte çalışmadığı,geçimini birlikte yaşadığı ailesinin sağladığı,herhangi bir malvarlığı bulunmadığı;buna karşılık kadın eşin,lise mezunu olduğu,halen Kıbrıs’ta Girne Amerikan Üniversitesi Çocuk gelişimi 1.sınıf öğrencisi olduğu,herhangi bir gelir ve malvarlığı bulunmadığı anlaşılmaktadır. Mahkemece, kocanın eşine fiziksel şiddet uygulaması sonucu boşanmaya neden olan olaylarda tamamen kusurlu olduğu kabul edilerek boşanmaya karar verilmiştir. Boşanmayla birlikte ,kadın eş yararına aylık 200 TL yoksulluk nafakası ile 15.000 TL. maddi tazminat ve 20.000 TL. manevi tazminata karar verilmiştir.
Tarafların evlilik süresi, ekonomik sosyal durumları ve kocanın toplam ödeme yükümlülüğü göz önüne alındığında; kadın yararına hükmedilen hem maddi, hem de manevi tazminat fazla/orantısız olmuştur. Hükmün temyize konu diğer bölümlerinin değerli çoğunluk gibi onanması görüşünde olmakla birlikte,davacı koca yararına maddi/manevi tazminat yönlerinden bozulması gerektiğini düşünüyorum.