Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2016/8871 Esas 2018/699 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/8871
Karar No: 2018/699
Karar Tarihi: 25.01.2018

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2016/8871 Esas 2018/699 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2016/8871 E.  ,  2018/699 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi



    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

    KARAR

    Davacı, davalının imzası bulunan 26.8.2011 tarihli sözleşme ile davalı ve annesine gösterdikleri taşınmazın daha sonra davalının annesi tarafından satın alındığını, üzerine düşen edimi bu surette ifa etmesine rağmen tellallık ücretinin ödenmediğini ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 7.080,00 TL’nın faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiş, ıslahla talep sonucunu 9.381,00 TL’na yükseltmiştir.
    Davalı, davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; davacı tarafından temyiz edilen hüküm Dairemizce bozulmuş, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda, bozmadan sonra yapılan ıslah talebi de dikkate alınmak suretiyle bu kez davanın kabulü ile 9.381,00 TL’nın davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Mahkemece davanın reddine ilişkin verilen ilk karar, davacı tarafın temyizi üzerine Dairemizin 16.10.2014 tarih 2014/10126 E.- 2014/31566 K. sayılı ilamı ile bozulmuş, bozmaya uyularak yapılan yargılama sırasında davacı 30.04.2015 tarihinde harç yatırmak suretiyle, davanın 9.381,00 TL üzerinden ıslahını talep etmiş, mahkemece ıslah edilen talep esas alınarak, 9.381,00 TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Oysa ki, 4.2.1948 tarih, 10/3 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı gereğince bozmadan sonra ıslah yapılması mümkün değildir. Bu nedenle davacının ıslahtan önceki talebi dikkate alınarak hüküm kurulması gerekirken, mahkemece yanlış değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
    2-Bozma nedenine göre, davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenlerle, davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 25/01/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.