BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/433 Esas 2020/638 Karar Sayılı İlamı
Esas No: 2018/433
Karar No: 2020/638
Karar Tarihi: 03.11.2020
BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/433 Esas 2020/638 Karar Sayılı İlamı
T.C.
İSTANBUL
10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2018/433 Esas
KARAR NO:2020/638
DAVA:Alacak (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan Sebepsiz İktisab Nedeniyle)
DAVA TARİHİ:17/05/2018
KARAR TARİHİ :03/11/2020
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan Sebepsiz İktisab Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi ile, davlı tarafından ... İnş Ltd Şti ve ...Ltd Şti aleyhine başlatılan ....İcra Müdürlüğünün ... esas sayılı dosyası ile davacı adresine haciz işlemi için geldiklerini, haricen öğrenildiğine göre borçluların zaman aşımı nedeniyle takibin iptali davası açtığını ve davayı kazandıklarının da öğrenildiğini, ancak bu konuya ilişkin mahkeme esas ve karar numarasının edinilemediğini, davacı tarafça yapılan haciz işlemi sırasında davacı şirkete ait vergi levhalarının sunulduğunu, sunulan vergi levhası neticesinde icra memurunca işyerinin davacıya ait olduğu konusuna varıldığını, 2015 yılına şirketin mülkiyetinde bulunan bir aracın satış işlemlerinde vekaleten borçlu şirket yetkilisi olduğu iddia edilen ...'in işlem yaptığının belirtildiğini, bunun üzerine haciz işlemlerine geçildiğini, ...'in haciz yapılan dosyanın borçlusu olmadığı gibi, dosya ile ilgisi olmadığını, borçluların tüzel kişilik sahibi şirketler olduğunu, alacaklı vekili tarafından talebi üzerine esas dosyadan yazılmış olan talimatta davacı şirket adresinin bulunmadığını, alacaklı vekilinin hukuka aykırı talebi üzerine davacının işyerine gelindiğini ve borçlu şirketlerle ilgili herhangi bir evrak haciz mahalinde bulunmadığını, ...'in adı yazdığı için davacı adresinde haciz işlemi yapılmadığını, davacı şirketin büyük bir firma olup, borçlu şirketlerin davacı adresinde faaliyet gösterdiğine ilişkin herhangi bir belge veya belge olmadığını, ....İcra Hukuk Mahkemesinin red kararına istinaden alacaklı vekili talebi ile davacı adresinde tekrar haciz işlemi gerçekleştirildiğini, davalı alacaklı tarafından menkullerin muhafaza altına alınıp, şirketin ticari faaliyetini engellememesi amacıyla davacı tarafından o an kendisine bildirilen ve daha sonar davalı/alacaklı vekilinin hesabı olduğu öğrenilen hesaba dosya borcunu teminaten havale ettiklerini, davalı tarafından davacıdan haksız şekilde teminaten alınan 32.250,00TLnin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili mahkememize vermiş olduğu cevap dilekçesi ile, borçlu ... Ltd Şti'nin menkul, gayrimenkul malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarının haczi ve muhafazası için 24/06/2016 tarihinde ... adresine gidildiğini, burada gerçekleştirilen haciz sırasında ... ve Tic Ltd Şti adına istihkak iddiasında bulunulduğunu, taraflarınca istihkak iddiasına itiraz edildiğini, ....İcra Hukuk Mahkemesinin 19/07/2016 tarihli ... esas ... karar ile istihkak iddiasının reddine karar verildiğini, takibin devamı kararına istinaden taraflarınca 21/07/2016 tarihinde yeniden haciz, ek haciz ve muhafaza amacıyla aynı adrese gidildiğini, bu işlem sırasında davacı tarafından dosya borcuna istinaden 32.500TL ödeme yapıldığını, davacının dava ehliyeti ve taraf sıfatı olmadığından davanın reddi gerektiğini, dolayısıyla icra takibi borçlusu olmayan davacı şirketin, huzurdaki davada taraf sıfatına haiz olmadığını, istirdat davası açılmasının şartları oluşmadığını, kural olarak ödenen paranın haciz işlemi sırasında gerçekleştirildiği ve dosya borcuna istinaden olduğu için borç ödemesi olarak gerçekleştirildiğinin kabulü gerektiğini, davacının davalıdan herhangi bir alacağı bulunmadığını, davacının iddialarının davacı ile borçlu arasında açık bir şekilde organik bağ olduğunu, haciz mahalinde yapılan evrak araştırmasında borçlu şirkete ait evraklar bulunduğunu, borçlu ...'ın davalıya tevdi ettiği ileri vadeli çekin tarihi gelmeden önce alacaklıdan mal kaçırmak amacıyla ... plaka sayılı aracını istihkak iddia eden 3.kişinin şirkete sattığını, borçlu şirketin yetkili ortağının 3.kişi adına da yetkili kılındığını ve bu hususun davacı tarafından dava dilekçesinde kabul edildiğini, borçlu şirketin yetkili ortağının ... olduğunu, borçlu şirket yetkilisi olan Erdinç Ebren'in yine istihkak iddia eden 3.kişi adına da vekaletname ile yetkili kılındığını beyanla, usul ve yasaya aykırı davanın reddini, davacı aleyhine tazminata hükmedilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Taraflara usulune uygun davetiye tebliğ edilmiş olup, ....İcra Müdürlüğünün ... esas sayılı dosyası sureti, ... İcra Müdürlüğünün ... talimat dosyası suret, dekontlar, faturalar, çek sureti, BA-BS formları, ticari defter ve kayıtlar celp olunmuştur.
....İcra Müdürlüğünün ... esas sayılı dosyasının incelenmesinde, alacaklı ... AŞ tarafından borçlular ... Ür Koz Kim ..Ltd Şti, ... İnş Planlama Tur Ltd Şti aleyhine 16.000,00TL asıl alacak, 26,30TL vadelerden itibaren değişen oranlarda işlemiş avans faizi, 1.300,00TL %5 çek tazminatı, 59,25TL ihtiyati haciz masrafı, 220,00TL ihtiyati haciz ücreti vekalet, 48,00TL %0,3 TTKya göre komisyon olmak üzere toplam 17.653,55TL üzerinden takip yapıldığı görülmüştür.
Tarafların iddia ve savunmaları, dosyada toplanan deliller nazara alınarak, dosya bilirkişiye gönderilmiş olup, bilirkişi Mali Müşavir ... tarafından tanzim olunan 01/10/2019 tarihli raporunda; davalı alacaklının takip yaptığı icra dosyasında alacaklı ..., borçluların ise dava dışı ... Şti ve yine dava dışı ... ... Tic Ltd Şti olduğu, her iki borçlu şirketin de adresinin ... olarak gösterildiğini, haciz yapılan adresin Ticaret Sicil Gazetesine göre davacının adresi olduğunu, icra dosyasında borçlu şirketlerin dava dışı ... Ltd Şti ve daa dışı ... Ltd Şti'nin ve davacının tüm sicil kayıtlarını gösterir sicil dosyalarının bulunmadığını, her ne kadar dosya kapsamında bazı sicil kayıtları mevcut ise de borcun doğumundan itibaren yada hacizin yapıldığı tarihe kadar olan silsile içerisinde birbirini takip eder şekilde kayıtlar bulunmadığını, bu kapsamda incelemenin sınırlı olarak yapıldığını, haciz esnasında istihkak iddiasında bulunan davacı ... Ltd adresinde yapılan aramada borçlu şirket yetkilisi olduğu iddia edilen ...'in davacı şirketin vekili olarak araç satışı yaptığı bahisle, haciz işlemine geçildiğini ve bu doğrultuda davacı tarafça dosya borcunun ihtirazi kayıtla yatırıldığını, davacının istihkak iddiasında bulunabileceğini ve ödediği 32.250TLnin davalı şirketten talep edilebileceğini belirtmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş olup, rapora karşı beyan ve itirazlar dosyaya ibraz edilmiştir.
Dava, .... İcra Dairesinin ... Esas sayılı takip dosyasına haciz baskısı altında yatırıldığı iddia olunan sebepsi zenginleşme hükümlerine göre tahsili talebine ilişkindir
Yapılan yargılama, davacı tarafın iddiaları, davalının beyanları, tanzim olunan bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davalı tarafından dava dışı borçlular ... San. İç ve Dış Tic. Ltd, Şti. ve ... Tur. İç Dış Tic. Ltd Şti. Aleyhine kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip başlatıldığı, bu kapsamda 21/07/2016 tarihinde davacının işyerine hacze gelindiği, davacı tarafça bu tarihte ihtirazi kayıtla 32.250-TL ödeme yapıldığı, davacnın .... İcra Hukuk Mahkemesi'nde istihkak iddiası ile açmış olduğu davanın reddine karar verilmiş olsa da buna ilişkin verilen .... İcra Hukuk Mahkemesi'nin ... Esas, ... K. Sayılı kararının İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk dairesi'nin 2019/2100 Esas ve 2020/1460 K. Sayılı kararı ile kaldırıldığı ve davacının istihkak iddiasının kabulüne dair kesin olarak karar verildiği, yaptırılan bilirkişi incelemesinde de davacı ile dava dışı borçlular arasında organik bir ilişkinin bulunduğuna yönelik bir tespit bulunmadığı, ayrıca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk dairesi'nin 2019/2100 Esas ve 2020/1460 K. Sayılı kararı mahkememiz açısında da bağlayıcı olduğu. Bu itibarla davacının ödemiş olduğu parayı tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla ödeme tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte talep edebileceği, davalı tarafça husumet itirazında bulunulsa da borçlu olmadığı halde parayı ödeyen davacının davayı açabileceği anlaşılmakla davanın kabulüne dair karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ve dosya içeriğine göre;
1-Davanın KABULÜ ile 32.250,00 TL' nin ödeme tarihi olan 21/07/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir olunan 4.837,50TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 2.202,99TL karar ve ilam harcından peşin olarak alınan 550,75TLnin mahsubu ile bakiye 1.652,24TLnin davalıdan alınarak Hazine'ye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 688,00TL bilirkişi ücreti ve 498,10TL posta masrafı olmak üzere toplam 1.186,10TLnin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
Ayrıca davacı tarafından dava açılırken yatırılan 550,75TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının talep halinde ve karar kesinleştiğinde İADESİNE,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, (HMK 345/1 md. gereğince) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamı ödenmek suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 03/11/2020
Katip ...
e-imzalı
Hakim ...
e-imzalı
