Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/8960 Esas 2020/2268 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/8960
Karar No: 2020/2268
Karar Tarihi: 03.06.2020

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/8960 Esas 2020/2268 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, Silahlı terör örgütüne üye olma suçundan mahkum olan sanık hakkında temyiz başvurusunun esastan reddedildiğini belirtti. Ancak sanığın cezasının süresi yasal şartları oluşturmadığı için müdafinin duruşma isteminin reddedildiği karara ilişkin temyiz talebi işin esasına alındı. Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun yapıldığı ve hükme esas alınan delillerin hukuka uygun olarak elde edildiği belirlendi. Fakat sanık hakkında belirlenen temel cezanın uygulama maddesi yanlış gösterildiği için hükmün bu nedenle bozulmasına karar verildi. Bu kapsamda 3713 sayılı Kanunun 5/1 maddesi yerine 3713 sayılı TMK’nın 5/1. maddesi maddesinin yazılması suretiyle hüküm düzeltildi ve onandı. Kararda bahsi geçen kanun maddeleri ise şu şekildedir: 5237 sayılı TCK 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5; 5237 sayılı TCK’nın 53, 58/9, 63 ve CMK’nın 299, 302/1, 303/1 maddeleri.
16. Ceza Dairesi         2019/8960 E.  ,  2020/2268 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
    Hüküm : 5237 sayılı TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5; 5237 sayılı TCK"nın 53, 58/9, 63 maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına
    ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi

    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle;
    Sanık hakkında tayin olunan cezanın süresi itibariyle yasal şartları oluşmadığından, sanık müdafiinin duruşma isteminin CMK"nın 299. maddesi gereğince REDDİNE,
    Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre yapılan temyiz incelemesi sonunda dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddine ancak,
    Sanık hakkında belirlenen temel cezanın, suçun niteliği gereği artırılırken artırım oranı doğru yapıldığı halde uygulama maddesinin 3713 sayılı Kanunun 5/1 maddesi yerine 3713 sayılı Kanunun 5. maddesi olarak gösterilmesi,
    Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenlerle BOZULMASINA, ancak bu hususlar yeniden yargılamayı gerektirmeden CMK"nın 303/1 maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, temel cezanın tayin edildiği hükümdeki “3713 sayılı yasanın 5.maddesi” ibaresinin çıkarılarak yerine “3713 sayılı TMK’nın 5/1. maddesi” ibaresinin yazılması suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Ankara 20. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 03.06.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.