1. Hukuk Dairesi 2021/2868 E. , 2021/3878 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, Tetkik Hakimi ...’ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
Yargıtay bozma ilamında özetle; "davanın açıldığı 8.8.2005 tarihinden en az 20 yıl öncesine ait (1975-1985 yılları arası) iki ayrı zamanda çekilmiş hava fotoğraflarının bulundukları yerlerden getirtilerek dosya arasına konulması, uzman jeodezi ve fotogrametri mühendisi aracılığıyla hava fotoğraflarının yeniden yapılacak keşifte uygulanması, dava konusu taşınmaz bölümlerinin hava fotoğraflarının fotokopileri üzerinde işaretlenmesi ve denetim bakımından dosya arasına konulması, hava fotoğraflarının stereoskopik aletle üç boyutlu olarak incelemeye tabi tutulması ve çekildikleri tarihe göre dava konusu edilen taşınmaz bölümlerinin imar ve ihya edilip kültür arazisi haline getirilip getirilmediği, imar ve ihyanın yaklaşık hangi tarihte tamamlandığı hususlarında tarafların ve Yargıtay’ın denetimine açık gerekçeli raporun uzman bilirkişiden alınması, yerel bilirkişi ve tanıkların HMK"nun 243 ve 244. maddeleri gereğince davetiye ile keşif yerine çağrılmaları, uyuşmazlığın taşınmazlara ilişkin bulunması nedeniyle yerel bilirkişi ve tanıkların HMK"nun 259/2 ve 290/2. maddeleri gereğince keşif yerinde dinlenilmeleri, kabul edilen taşınmaz bölümlerinin davacı tarafından hangi tarihte imar-ihyasına başladığı, imar ve ihyayı ne şekilde sürdürdüğü ve hangi tarihte tamamlandıkları hususlarının yerel bilirkişi ve tanıklardan sorularak açıklığa kavuşturulması, DSİ tarafından dava konusu yerin sulama kanalı ve tahliye yolu olduğunu ileri sürdüğüne göre buna ilişkin bilgi ve belgeler ile varsa kamulaştırma haritasının DSİ ilgili bölge müdürlüğünden getirtilerek keşifte uygulanması ve uyuşmazlığın çözümünde göz önünde tutulması, taşınmazın niteliği konusunda hiçbir duraksamaya yer vermeyecek şekilde gerekli araştırma ve incelemenin yapılması, imar ve ihyanın tamamlandığı tarihten dava tarihine kadar 20 yıllık kazanma süresinin dolup dolmadığının hesaplanması, beyanlar arasında çelişki bulunduğu taktirde HMK"nun 261. maddesi gereğince aykırılığın giderilmesi, ondan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi" gereklerine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, teknik bilirkişi ...in 11.6.2007 tarihli krokisinde (A) harfi ile gösterilen 32.444 m2’lik bağ niteliğindeki yer ile aynı krokide (E) harfi ile belirlenen 7556 m2’lik ev ve bahçe niteliğindeki yerlerin ayrı ayrı davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyulduğu halde, bozma gerekleri tam olarak yerine getirilmemiştir. Bozma ilamına uyulmakla taraflar yararına usuli kazanılmış hak oluşur. Bu hakkın zedelenmemesi için bozma gereklerinin tam ve eksiksiz olarak yerine getirilmesi gerekir. Çekişmeli taşınmazın teknik bilirkişi raporunda (A) ve (E) harfleri ile gösterilen bölümleri üzerinde davacı yararına zilyetlikle mülk edinme koşullarının gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Şöyle ki; önceki bozma ilamında çekişmeli taşınmaz bölümlerinin imar ihyaya tabi yerlerden olduğu ve imar ihya için aranan tüm olumlu ve olumsuz koşulların araştırılıp belirlenmesi belirtildiği halde, jeodezi ve fotoğrametri mühendisi bilirkişisi tarafından dosyaya sunulan ve dava konusu taşınmaz bölümünlerine ilişkin 1972 ve 1986 tarihli hava fotoğraflarının incelendiği raporda; sözü edilen tarihlerde dava konusu taşınmaz bölümlerinden (A) harfi ile gösterilen yer üzerinde ekili dikili alana rastlanmadığı ve parsel sınırlarının oluşmadığı; (E) harfi ile gösterilen yer üzerinde ise inşa edilmiş bir yapıya rastlanıldığı ancak parsel sınırlarının oluşmadığının belirtildiği, dosyaya ibraz edilen tek kişilik ziraatçi bilirkişi raporunda ise, çekişmeli taşınmaz bölümleri üzerinde tarımsal faaliyetin yapıldığı, taşınmaz bölümlerinin imar ihyasının uzun zaman önce tamamandığı belirtildiği ve raporlar arasında çelişki oluştuğu halde bu çelişki giderilmemiş, taşınmaz bölümlerinin niteliğini belirlemekten uzak, soyut nitelikteki ziraatçi bilirkişisi raporu ile tanık ve yerel bilirkişilerin soyut ve yetersiz beyanlarına dayanılarak hüküm kurulmuştur. Bu şekilde eksik araştırma ve inceleme ile karar verilemez.
Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşılabilmesi için Mahkemece öncelikle, dava konusu taşınmaz bölümlerine ait temin edilebilen en eski ve yeni tarihli ortofoto ve uydu fotoğrafları ile Harita Genel Müdürlüğünün web sitesinin harita sorgulama sayfasına girilerek, taşınmaz bölümlerinin bulunduğu köyü/mahalleyi kapsayacak şekilde hangi yıllara ait hava fotoğrafı bulunduğu araştırılıp belirlenmek ve (denetimin sağlanması bakımından) ilgili sayfanın çıktısı dosya içerisine konulmak suretiyle buradan elde edilen verilere göre dava tarihi olan 2005 yılından 15-20-25 yıl öncesine (bulunmadığı takdirde bu tarihlere en yakın tarihlere) ait farklı dönemlerde çekilmiş en az üç adet stereoskopik hava fotoğrafı tarihleri açıkça yazılmak suretiyle Harita Genel Müdürlüğü"nden getirtilerek dosya arasına konulmalı, dosya bu şekilde ikmal edildikten sonra, mahallinde yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile 3 kişilik jeodezi-fotogrametri mühendisi bilirkişi heyeti, 3 kişilik ziraatçı bilirkişi kurulu ve fen bilirkişisinin katılımıyla yeniden keşif yapılmalı ve yapılacak bu keşifte dinlenecek yerel bilirkişi ve tanıklardan, çekişmeli taşınmaz bölümlerinin öncesi itibariyle kime ait olduğu, kimden kime ne zaman ve ne şekilde intikal ettiği, kim tarafından ne zamandan beri ve hangi tasarruflarla zilyet edildiği, önceki bozma ilamında taşınmazın imar-ihya gerektiren yerlerden olduğu belirtildiğine göre, imar-ihyaya konu edilip edilmediği ve edilmiş ise imar-ihyasının hangi tarihte tamamlandığı hususları etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, yerel bilirkişiler ve tanıkların sözleri arasında doğabilecek çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılarak giderilmeye çalışılmalı, ziraat mühendisi bilirkişi kurulundan, çekişmeli taşınmaz bölümlerinin niteliğini, kullanım durumunu, imar-ihya edilip edilmediği, edilmiş ise hangi tarihte tamamlandığı hususlarında, önceki tarihli ziraatçi bilirkişi raporlarını da irdeler şekilde taşınmaz bölümlerinin tarımsal niteliğini açıklayan, komşu parsellerle karşılaştırmalı biçimde toprak yapısını, eğimini, bitki desenini, zirai durumunu, üzerinde sürdürülen zilyetlik var ise zilyetliğin şeklini ve süresini bildiren, taşınmaz bölümlerinin değişik yönlerden çekilmiş ve hangi bölüme ait olduğu işaretlenmiş renkli fotoğrafları ile desteklenmiş, bilimsel esaslara ve somut verilere dayalı ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişi kurulundan, çekişmeli taşınmaz bölümlerinin kadastro paftasındaki konumunun bilgisayar programı aracılığıyla hava fotoğraflarına aktarılması suretiyle, hava fotoğraflarının ait oldukları yıllara göre taşınmaz bölümlerinin niteliğini, imar-ihyaya en erken ne zaman başlanıldığını ve imar-ihyanın hangi tarihte tamamlandığını, taşınmazın ekonomik amacına uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle zilyetliğine ne zaman başlanıldığını ve zilyetliğin hangi tasarruflarla sürdürüldüğünü belirten gerekçeli rapor düzenlemeleri istenilmeli; fen bilirkişisinden, keşfi takibe ve denetlemeye imkan verir krokili rapor aldırılmalı; tanık ve yerel bilirkişi ifadeleri bilimsel esaslara ve maddi bulgulara dayanılarak hazırlanan söz konusu bilirkişi raporlarıyla denetlenmeli ve bundan sonra iddia ve savunma çerçevesinde toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13/09/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.