Özel belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2020/593 Esas 2020/6959 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/593
Karar No: 2020/6959
Karar Tarihi: 02.12.2020

Özel belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2020/593 Esas 2020/6959 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, özel belgede sahtecilik suçundan mahkum edilmiş ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmiştir. Ancak daha sonra ikinci suç işlemesi nedeniyle dava zamanaşımının durduğu tespit edilmiştir. Sanığın savunmasına göre, kira kontratı vergi dairesi için sanık yerine katılan tarafından imzalanmıştır ancak miktar kısmında anlaşmaya aykırı olarak farklı bir tutar yazılmıştır. Mahkeme, suç konusu belgenin aldatma niteliğine sahip olup olmadığının incelenmesi gerektiğini vurgulamış ve TCK'nin 53. maddesi uygulamasının Anayasa Mahkemesi iptal kararı sonrası yeniden değerlendirilmesi gerektiğini belirtmiştir. Karar, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca bozulmuştur. Kanun maddeleri: 5271 sayılı CMK’nin 231. maddesi, 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesi, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi, 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi.
11. Ceza Dairesi         2020/593 E.  ,  2020/6959 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Özel belgede sahtecilik
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    5271 sayılı CMK’nin 231. maddesinin 8. fıkrasının son cümlesi hükmü uyarınca, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği 18/02/2011 tarihinden itibaren deneme süresi içinde işlenen ikinci suç tarihi olan 29/04/2014 tarihine kadar dava zamanaşımının durduğu gözetilerek yapılan incelemede;
    Sanığın savunmasında, katılan ile aralarında sözlü bir anlaşma yapıldığını, ancak vergi dairesinin kira kontratı istemesi nedeniyle katılanın bilgisi dahilinde bu kontratı onun yerine imza atarak düzenlediğini, ancak vergi borcunun yüksek çıkmaması için aralarındaki anlaşmaya aykırı olarak miktar kısmını farklı yazdığını beyan etmesi, katılanın ise sanığın savunmasını doğrulamaması karşısında tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
    1-Belgede sahtecilik suçlarında aldatma niteliğinin bulunup bulunmadığının takdiri mahkemeye ait olduğundan, suç konusu belge aslının getirtilip incelenmek suretiyle özelliklerinin duruşma tutanağına yazılması, bu gözlem sonucunda gerekçeli kararda sahte kira sözleşmesinin aldatma niteliğine sahip olup olmadığının tartışılması ve belge aslının denetime olanak verecek şekilde dosya arasında bulundurulması gerektiğinin gözetilmemesi,
    2-Kabule göre de; 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın, Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 02/12/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.