Sahte fatura kullanmak - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/9431 Esas 2020/6952 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/9431
Karar No: 2020/6952
Karar Tarihi: 01.12.2020

Sahte fatura kullanmak - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/9431 Esas 2020/6952 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık hakkında 2008 yılında sahte fatura kullanmak suçundan açılan dava sonucunda mahkumiyet kararı çıkmıştır. Ancak, dosyada bulunması gereken Rapor Değerlendirme Komisyonu mütalaası eksik olduğu için dosyaya eklenmesi gerektiği belirtilmiştir. Sanığın savunmasında faturaların gerçek bir ticari ilişkiye dayandığı iddiası karşısında, maddi gerçeğin belirlenmesi için vergi inceleme raporları, ilgili takvim yılında \"sahte fatura düzenleme suçundan\" dava açılıp açılmadığının araştırılması, faturaları düzenleyen şirket yetkilileri veya kişilerin tanık sıfatıyla dinlenmesi ve ticari defter ve belgeler üzerinde bilirkişi incelemesi yapılması gerektiği belirtilmiştir. 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA karar verilmiştir. Kanun maddeleri: VUK'nin 367. maddesi, CMK'nin 48. maddesi, 5237 sayılı TCK'nin 53. maddesi, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi, 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi.
11. Ceza Dairesi         2017/9431 E.  ,  2020/6952 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Sahte fatura kullanmak
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    1-Sanık hakkında “ 2008 takvim yılında sahte fatura kullanma” suçundan açılan kamu davasında; VUK‘nin 367. maddesi uyarınca komisyon mütalaasının dava şartı olduğu ve dosya içerisinde ..."nın 13.11.2012 tarihli üst yazısı ile atıf yapılan 10.08.2012 tarihli ve 106 sayılı Rapor Değerlendirme Komisyonu mütalaasının bulunmaması nedeniyle, öncelikle söz konusu Rapor Değerlendirme Komisyonu mütalaasının bulunmaması nedeniyle, öncelikle söz konusu Rapor Değerlendirme Komisyonu mütalaasının getirtilip dosya içine konulması gerektiğinin gözetilmemesi,
    2- Sanığın savunmasında, suça konu faturaların gerçek bir ticari ilişkiye dayandığını beyan etmesi karşısında; maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek biçimde belirlenmesi bakımından; faturaları düzenleyen şirketler hakkında tanzim edilen vergi inceleme raporlarının ilgili vergi dairesinden getirtilmesi, aynı mükellefler hakkında ilgili takvim yılında "sahte fatura düzenleme suçundan" dava açılıp açılmadığının araştırılması; dava açılmış ise dosyaların getirtilerek incelenmesi ve ilgili belgelerin onaylı örneklerinin dosyaya alınması, faturaları düzenleneyen şirket yetkilileri veya kişilerin, CMK"nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakları hatırlatılarak tanık sıfatıyla dinlenmeleri; kendilerinden, sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak kime verdiklerinin, sanığı tanıyıp tanımadıklarının sorulması; gerektiğinde, faturaların gerçek alım-satım karşılığı olup olmadığının belirlenmesi için; faturaları düzenleyen mükellefe ait mal ve para akışını gösteren sevk ve taşıma irsaliyelerinin, teslim ve tesellüm belgelerinin, bedelinin ödendiğine ilişkin ticari teamüle uygun ve kanıtlama yeterliliği olan banka hesaplarının ve kasa mevcuduyla uyumlu geçerli belgeler ile faturaları düzenleyen mükellefin yeterli mal girişi veya üretimi olup olmadığına ilişkin belgelerin getirtilmesi, faturaları düzenleyen mükellef ile kullanan mükellefin ticari defter ve belgeleri üzerinde karşılıklı bilirkişi incelemesi yaptırılması,
    Sonucuna göre tüm deliller birlikte tartışılarak sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile mahkûmiyet hükmü kurulması,
    3- Kabule göre de;
    a)Suça konu faturaların KDV indiriminde kullanılması nedeniyle, en son tarihli faturaya göre, 2008 yılında sahte fatura kullanma suçu yönünden “25.01.2009” olan suç tarihinin gerekçeli karar başlığında “2008” şeklinde yanlış gösterilmesi,
    b) 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 01/12/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.