6. Ceza Dairesi 2015/1450 E. , 2018/70 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Yağma, Suç Eşyasını Bilerek Kabul Etme
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 29.04.2015 tarihli kenar yazısı ile dosya Dairemize gönderilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
I- Sanık ... hakkında suç eşyasını bilerek kabul etme suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
Sanık ... hakkında suç eşyasını bilerek kabul etme suçundan, Bandırma Ağır Ceza Mahkemesinin 17.09.2004 gün 2004/2 esas ve 2004/214 karar sayılı ilamı uyarınca, 765 sayılı TCK"nın 512/1, 522, 2253 SY 12/2, 59/2, 647 sayılı Yasa 4, 72 maddeleri uyarınca 129.561.000 TL adli para cezasına hükmedildiği; sanık savunmanının temyizi üzerine Dairemizin 04.04.2005 gün 2004/10075 esas ve 2005/2819 karar sayılı ilamı ile Bozma kararı verilerek dosyanın mahkemesine gönderildiği, Bandırma Ağır Ceza Mahkemesi"nin 28.03.2007 gün 2005/139 esas ve 2007/80 karar sayılı ilamı uyarınca, sanık hakkında 765 sayılı TCK"nın 512/1, 522, 2253 Sayılı Yasanın 12/2, 59/2, 647 sayılı Yasanın 4, 72 maddeleri uyarınca 83,63 YTL adli para cezasının hükmünün açıklanmasının geri bırakılmasına ve 3 yıl süreyle denetimli serbestlik tedbirine, bu süre içerisinde sanığın bir eğitim kurumuna devam etme yükümlülüğüne tabi tutulmasına karar verildiği, bu kararın sanık savunmanın itirazı üzerine Balıkesir Ağır Ceza Mahkemesinin 18.05.2007 gün 2007/677 Değişik iş sayılı kararı uyarınca itirazın reddine karar verilerek kesinleştiği, sanığın Bandırma Cumhuriyet Başsavcılığının Denetimli Serbestlik ve Yardım Merkezi Şube Müdürlüğünce 08.04.2009 günlü yazısı uyarınca yapılan tebligat gereği Mili Eğitim Bakanlığının Eğitim Teknolojileri Genel Müdürlüğünün Açık Öğretim Okulu"nda eğitim görmeye başladığı, ancak kaydının 01-31 Temmuz 2009 tarihinde yenilemediği görülmesi üzerine 21.12.2009 ile 15.01.2010 tarihinde yenilenmesi gerektiği aksi takdirde denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüğe aykırı davranmış sayılacağına ilişkin uyarı mektubu sanığa 10.09.2009 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edildiği halde, herhangi bir başvuruda bulunmayarak 15.01.2010 tarihi itibariyle denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davrandığından duruşma açılarak Bandırma Ağır Ceza Mahkemesinin 10.12.2010 gün 2010/86 esas ve 2010/245 karar sayılı ilamı uyarınca; Bandırma Ağır Ceza Mahkemesi"nin 28.03.2007 gün ve 2005/139 Esas 2007/80 Karar sayılı kararı ile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen kararının CMK"nın 231/11 maddesi gereğince açıklanmasına karar verilerek 765 sayılı TCK"nın 512/1, 522, 2253 sayılı Yasanın 12/2, 59/2, 647 sayılı Yasanın 4, 72 maddeleri uyarınca 83,63 YTL adli para cezasına hükmedilmiştir.
Yargıtay Yüksek Ceza Genel Kurulu"nun 01.03.2016 tarih 2015/3-599 Esas, 2016/99 Karar sayılı ilamında da; hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin davalarda dava zamanaşımı süresinin ne zaman duracağı ve ne zaman işlemeye başlayacağını tartışmıştır. Anılan kararda; “Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi durumunda dava zamanaşımı, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği tarihte durmaya başlayıp denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlenmediği ve denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere uygun davranıldığı takdirde denetim süresi sonunda, denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlenmesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranılması halinde ise yeni suçun işlendiği veya denetimli serbestlik tedbiri yükümlülüklerine aykırı davranıldığı tarihte dava zamanaşımı süresi yeniden işlemeye başlar” hükmüne yer verilmiştir.
Olayımızda, sanık ..."ın 765 sayılı TCK"nın 512/1. maddesine uyan suç eşyasını bilerek kabul etme suçunun öngörülen cezanın türü ve üst sınırına göre; aynı Yasanın 102/4 ve 104/2. maddeleri uyarınca 7 yıl 6 aylık uzamış zamanaşımı süresine tabi olduğu; suçun işlendiği 18.12.2003 tarihinde başlayan dava zamanaşımı süresinin 18.06.2011 tarihinde dolduğu, ancak Yargıtay Yüksek Ceza Genel Kurulu"nun anılan kararı nazara alındığında, sanık hakkında verilen "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına" ilişkin kararın kesinleştiği 18.05.2007 tarihi ile denetimli serbestlik tedbiri yükümlülüklerine aykırı davranılan 15.01.2010 tarihleri arasında dava zamanaşımı süresinin 2 yıl 8 ay 3 gün süreyle durduğunun kabulü gerektiği, bu sürenin olağanüstü zamanaşımı süresine eklenmesi halinde sanık hakkında açılmış bulunan kamu davasının 21.02.2014 tarihinde, zamanaşımına uğradığı anlaşılmıştır.
Dava zamanaşımının inceleme tarihinden önce dolmuş olması, bozmayı gerektirmiş, sanık ... savunmanının temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden,
5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE,
II- Sanık ... hakkında mağdur .....yönelik yağma suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
Sanık ... hakkında mağdur .... e yönelik yağma suçundan Bandırma Ağır Ceza Mahkemesinin 17.09.2004 gün 2004/2 esas ve 2004/214 karar sayılı ilamı uyarınca, 765 sayılı TCK 497/2, 65/3, 2253 SY 12/2, 59/2 maddeleri uyarınca 4 sene 2 ay hapis cezası ile cezalandırıldığı; Dairemizin 04.04.2005 gün 2004/10075 esas ve 2005/2819 karar sayılı ilamı ile, “sanık ..." ın, yakınan .....e yönelik silahlı yağma eylemine doğrudan katıldığı gözetilmeden TCK.nun 64/1 .maddesi yerine 65/3.maddesi ile hüküm kurulması karşı temyiz olmadığı” şeklinde eleştirilmek suretiyle Onama kararı verilerek kesinleştiği; 01/06/2005 tarihinde 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun yürürlüğe girmesi üzerine lehe Yasanın belirlenebilmesi amacıyla yapılan karşılaştırma ve uygulama sırasında, Bandırma Ağır Ceza Mahkemesinin 28.03.2007 gün 2005/139 esas ve 2007/80 karar sayılı ilamı uyarınca, sanık hakkında mağdur ....." e yönelik yağma suçundan 149/1-a-c, 39, 31/2, 62 maddeleri uyarınca belirlenen 1 sene 4 ay 20 gün hapis cezasının CMK 231 maddesi uyarınca Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılmasına ve 3 yıl süreyle denetimli serbestlik tedbirine, bu süre içerisinde sanığın bir eğitim kurumuna devam etme yükümlülüğüne tabi tutulmasına karar verildiği, bu kararın sanık savunmanın itirazı üzerine Balıkesir Ağır Ceza Mahkemesinin 18.05.2007 gün 2007/677 Değişik iş sayılı kararı uyarınca itirazın reddine karar verilerek kesinleştiği, sanığın Bandırma Cumhuriyet Başsavcılığının Denetimli Serbestlik ve Yardım Merkezi Şube Müdürlüğünce 08.04.2009 günlü yazısı uyarınca yapılan tebligat gereği Mili Eğitim Bakanlığının Eğitim Teknolojileri Genel Müdürlüğünün Açık Öğretim Okulunda eğitim görmeye başladığı, ancak kaydının 01-31 Temmuz 2009 tarihinde yenilemediği görülmesi üzerine 21.12.2009 ile 15.01.2010 tarihinde yenilenmesi gerektiği aksi takdirde denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüğe aykırı davranmış sayılacağına ilişkin uyarı mektubu sanığa 10.09.2009 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edildiği halde, herhangi bir başvuruda bulunmayarak 15.01.2010 tarihi itibariyle denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davrandığından Bandırma Ağır Ceza Mahkemesinin 10.12.2010 gün 2010/86 esas ve 2010/245 karar sayılı ilamı uyarınca ; Bandırma Ağır Ceza Mahkemesinin 28.03.2007 gün ve 2005/139 Esas 2007/80 Karar sayılı kararı ile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen kararının CMK.nun 231/11 maddesi gereğince açıklanmasına karar verilip sanığın, mağdur Oğuz Sönmez" e yönelik yağma suçundan 149/1-a-c, 39, 31/2, 62 maddeleri uyarınca belirlenen 1 sene 4 ay 20 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği anılan Bandırma Ağır Ceza Mahkemesinin 10.12.2010 gün 2010/86 esas ve 2010/245 karar sayılı hükmün uyarlama yargılaması olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
Diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Olay günü geceden sayılan saat : 18.15 sıralarında mağdur .... yanında diğer arkadaşı G..... ile birlikte Cumhuriyet Meydanından belediye otobüs duraklarına doğru sokakta yürürlerken yanlarına sanık ... ile temyizin konusu olmayan sanıklar ...,.... ve..... ile birlikte gelip, diğer sanık Turgut" un elindeki bıçağı mağdura doğrultmak suretiyle para istediği, mağdurunda üzerinde bulunan 8,00 YTL parayı sanığa vermesi şeklinde, silahla, geceleyin, birden fazla kişi ile birlikte el ve iş birliğiyle hareket edilmek suretiyle gerçekleşen yağma olayında; hükümlü ..." ın eyleminin 765 sayılı TCK"nın 497/2, 64/1, 2253 SY 12/2, 59 maddelerindeki suçu oluşturduğu, 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK’nın aynı suça uyan 149/1-a,c,h, 31/2, 62. maddelerinden, 5237 sayılı TCK’nın Yasanın 7/2, 5252 sayılı Yasanın 9/3. maddeleri ışığında lehe olan yasanın değerlendirilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, hükümlü ... savunmanının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 17.09.2004 tarihli kesinleşen hükümdeki ceza süresini aşmamak koşuluyla infaz aşamasında verilen uyarlama kararlarının kazanılmış hak oluşturmayacağının gözetilmesine, 16.01.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.