Esas No: 2021/1666
Karar No: 2021/8264
Karar Tarihi: 15.06.2021
Danıştay 6. Daire 2021/1666 Esas 2021/8264 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2021/1666
Karar No : 2021/8264
TEMYİZ EDEN TARAFLAR : I- (DAVALILAR) 1- ... Bakanlığı
VEKİLİ : Av. ...
2- ... Belediye Başkanlığı
VEKİLİ : Av. ...
II- (DAVACILAR) 1- ...
2- ... 3- ...
4- ... 5- ...
VEKİLLERİ : Av. ...
KARŞI TARAF : 1- ... Bakanlığı
2- ... Belediye Başkanlığı
3- ...
4- ...
5- ...
6- ...
7- ...
İSTEMİN ÖZETİ : Davacıların hissedarı olduğu Sakarya İli, Geyve İlçesi, ... Mahallesi, ... mevkii, ... ada, ... parsel sayılı taşınmazın, uzun yıllardan beri imar planlarında ilköğretim alanı olarak belirlenmesine rağmen taşınmazın kamulaştırılmadığı ve kamulaştırmasız el atmadan dolayı mülkiyet haklarının kısıtlandığından bahisle uğranıldığı ileri sürülen zararın karşılığı olarak 10.000,00-TL (ıslah ile 788.907,88-TL) tazminatın yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılan davanın kabulü yolundaki ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun kabulü ile davanın kısmen kabulü, kısmen reddine dair ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince verilen ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararın, usul ve hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
DAVALI ... SAVUNMASININ ÖZETİ : Temyiz edilen kararda bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, usul ve kanuna uygun olan kararın onanması gerektiği savunulmaktadır.
DAVALI ... SAVUNMASININ ÖZETİ : Savunma verilmemiştir.
DAVACILARIN SAVUNMASININ ÖZETİ : Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ ...'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin işin gereği görüşüldü:
Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairelerince verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkündür.
Öte yandan; her ne kadar temyize konu İdari Dava Dairesi kararında kabul edilen 703.557,78-TL tazminat bedelinin, davalı idarelere göre ayrımı yapılmamışsa da, dosya kapsamındaki 10.12.2019 tarihli bilirkişi heyeti raporu incelendiğinde, hükmedilen tazminat bedelinin, sorumlulukları nispetinde, 370.251,22-TL'lik kısmının Milli Eğitim Bakanlığı'ndan, 333.306,56-TL'lik kısmının ise Geyve Belediye Başkanlığı'ndan alınarak hisseleri oranında davacılara ödenmesi gerektiği anlaşılmaktadır.
... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince verilen ... tarihli, E: ..., K: ... sayılı karar ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup bozulmasını gerektirecek bir sebep bulunmadığından, anılan kararın ONANMASINA, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen İdari Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece Mahkemesine gönderilmesine 15/06/2021 tarihinde oyçokluğuyla kesin olarak karar verildi.
KARŞI OY (X) :
Dosyanın incelenmesinden; tazminat bedelinin sadece arsa değeri üzerinden belirlenmesi gerekirken, temyize konu karara esas alınan bilirkişi raporunda davaya konu taşınmaz üzerinde bulunan ağaçlar için de değer tespiti yapıldığı ve ağaç bedellerinin de kabul edilen tazminat bedeli içinde hesaba dahil edildiği anlaşılmaktadır.
Uyuşmazlıkta; davacının söz konusu ağaçlar üzerinde kullanımdan doğan bir kısıtlılık yada mahrumiyetinin bulunmadığı gibi davalı idarelerin ağaçları kamulaştırma zorunluluğunun olmadığı, öte yandan davacının ağaçları sökerek başka bir yere taşıtma veya ağaçlar üzerinde başka şekillerde tasarrufta bulunmasına engel bulunmadığı da dikkate alındığında, gelinen aşamada henüz ağaç bedelleri yönünden davacının gerçekleşmiş bir zararından bahsedilmesi mümkün değildir. Somut olayın durumuna göre, ağaçların davaya konu arsa üzerinden taşınmasının mümkün olmaması, davacının ağaçlar üzerinde hukuki el atma sebebi ile tasarrufta bulunamaması durumlarının gerçekleşmesi halinde ağaç bedellerinin tazmininin söz konusu olabileceği, ancak henüz bahsedilen durumların gerçekleşmemiş olduğu, davacının ağaç bedelleri yönünden gerçekleşmiş bir zararının bulunmadığı görülmektedir.
Bu durumda; ağaç bedelleri yönünden davanın reddi gerektiğinden, bu kısım yönünden kararın bozulması gerektiği oyu ile çoğunluk kararına katılmıyorum.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.