
Esas No: 2016/15560
Karar No: 2020/2823
Karar Tarihi: 09.07.2020
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/15560 Esas 2020/2823 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu, ... İlçesi ... Köyü çalışma alanında bulunan 118 ada 25, 57, 72, 81, 83, 125, 127, 151 ada 49, 54, 87, 105, 152 ada 150, 171, 154 ada 22, 157 ada 7, 160 ada 139, 159, 166, 165 ada 1, 170 ada 54 parsel sayılı muhtelif yüzölçümdeki taşınmazlar, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle 5/10 payla davacı ..., 1/10’ar payla davalılar ... , ..., ..., ... ve ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., çekişmeli taşınmazlardaki pay oranının hatalı belirlendiğini, taşınmazlarda 2/3 oranında pay sahibi olduğunu ileri sürerek, tapu iptali ve adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, 118 ada 25,57, 72, 81, 83, 125, 127, 151 ada 49, 54, 87, 105, 152 ada 150, 171, 154 ada 22, 157 ada 7, 160 ada 139, 159, 166, 165 ada 1, 170 ada 54 parsel sayılı taşınmazların davalılar adına olan tapu kaydının 1/6’sının iptali ile bu payların davacı adına tapuya kayıt ve tesciline, geriye kalan kısmın ise eşit hisseler oranında kayıt malikleri üzerinde bırakılmasına karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ile davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı ..."nın temyiz itirazları yerinde değildir.
Davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; davacı ..., dava konusu taşınmaların kendi miras bırakanı (annesi) ... ’dan intikal ettiğini, annesi ... ile babası ... evlendiklerinde, babası ...’ın iç güveyisi olarak geldiğini, ayrıca küçük yaştaki kardeşi ...’yı da (davalıların miras bırakanı) yanında getirdiğini ve taşınmazların 1/3’ünün mülkiyeti devredilmeksizin tarımsal faaliyet yapmak üzere ...’ya verildiğini, zaman içerisinde bu kullanım durumunun devam ettiğini, akabinde babası ...’ın kullanımında olan taşınmazların ölümü ile kendisine kaldığını, davalıların murisinin kullandığı taşınmazların ise ölene kadar ... tarafından öldükten sonra ise kendisi tarafından kullanıldığını, taraflar arasındaki mülkiyet devri olmamasına karşın 1/3 payın davalılara ait olduğunun kabulünde olduğunu, buna karşın kadastro tespiti sırasında pay hesabının hatalı yapıldığını ileri sürerek dava açmıştır. Keşif sırasında dinlenen mahalli bilirkişi ve tutanak tanıkları, çekişmeli taşınmazların davacının babası ve annesi ile davalının babasından intikal ettiğini, bildiklerine göre taşınmazların 2/3 payının davacıya ait olduğunu, taşınmazların 35-40 yıldır davacı ... tarafından kullanıldığını; davacı tanıkları ise, çekişmeli taşınmazların ... ’dan intikal ettiğini, ... ve eşi ...’ın bu yerlerin 1/3’ünü davalıların murisi ... ’ya verdiğini, taşınmazların ...’nın ölümüne kadar bu kişi ve ... tarafından, bu kişinin ölümünden (1988 yılından) sonra ise ... tarafından kullanıldığını beyan etmişlerdir. Tarafların iddia ve savunmaları ile tüm dosya kapsamına göre davacı ve davalı tarafın arasındaki ilişki miras ilişkisi olmayıp, müşterek mülkiyet şeklindedir. Buna göre uyuşmazlığın zilyetlik hükümlerine göre çözülmesi gerekeceği kuşkusuzdur.
Hal böyle olunca; dava konusu taşınmazların tespit tarihine kadar 20 yılı aşkın süredir davacı tarafından kullanıldığı ve iddiaya konu 2/3 payı üzerindeki zilyetliğin malik sıfatı ile olduğunun anlaşılmasına göre Mahkemece, davacının talebi ile bağlı kalınarak davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, davacı aleyhine olacak şekilde eksik paya hükmedilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacı ..."ya iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09.07.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.