(Kapatılan) 7. Hukuk Dairesi 2016/21396 E. , 2016/21354 K.
"İçtihat Metni" Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava Türü : İşe iade
YARGITAY İLAMI
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
1)Davalı temyizi yönünden;
Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının tüm temyiz itirazlarının reddine,
2)Davacı temyizi yönünden;
Davacı, işyerinde ... üye olması nedeniyle iş akdinin 20/01/2015 tarihinde haksız ve nedensiz olarak feshedildiğini iddia ederek işe iadesini, 1 yıllık brüt ücretinden az olmayacak sendikal tazminat ödeneceğinin belirlenmesini, boşta geçen süreye ilişkin 4 aylık brüt ücretinin tespitini talep etmiştir.
Davalı işletmesel karar doğrultusunda davacının görev yaptığı bölümde yapılan yardımcı işlerin alt işverene verilmesi ve davalı işyerinde davacıya uygun başkaca bir iş bulunmaması nedeniyle davacının iş sözleşmesinin tazminatları ödenmek suretiyle feshedildiğini beyanla davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, işletmesel karar doğrultusunda davacının görev yaptığı bölümde yapılan yardımcı işlerin alt işverene verilmesi ve işyerinde davacıya uygun başkaca bir iş bulunmaması nedeniyle, geçerli sebebe dayanarak davacının iş sözleşmesinin feshedildiğini savunan davalının delil olarak dayandığı davacı ile imzalanan 24/10/2007 tarihli iş sözleşmesinde davacının yapacağı işin konusu olarak "üretim elemanı" ibaresi yer alması "üretim işinin" de asli işin kendisi olduğu, bu nedenle alt işverene devredilecek yardımcı işlerden olduğunun düşünülemeyeceği kanaati ile davacının iş sözleşmesinin feshinin geçerli sebebe dayanmadığı ancak sendikal sebebin davacı tarafça ispatlanamadığı belirtilerek davanın kabulüne karar verilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık konusu, feshin sendikal sebebe dayanıp dayanmadığı noktasındadır.
4857 sayılı İş Kanunu’nun 18.maddesine göre otuz veya daha fazla işçi çalıştıran işyerlerinde en az altı aylık kıdemi olan işçinin belirsiz süreli iş sözleşmesini fesheden işveren, işçinin yeterliliğinden veya davranışlarından ya da işletmenin, işyerinin veya işin gereklerinden kaynaklanan geçerli bir sebebe dayanmak zorundadır.
Fesih tarihinde yürürlükte olan 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu"nun “sendika özgürlüğünün güvencesi" başlıklı 25.maddesinin 2. fıkrasına göre; işveren, ücret, ikramiye, prim ve paraya ilişkin sosyal yardım konularında toplu iş sözleşmesi hükümleri saklı kalmak kaydıyla bir sendikaya üye olan işçilerle sendika üyesi olmayan işçiler veya ayrı sendikalara üye olan işçiler arasında çalıştırma şartları veya çalıştırmaya son verilmesi bakımından herhangi bir ayrım yapamaz; 3. fıkrasına göre; işçiler, sendikaya üye olmaları veya olmamaları, iş saatleri dışında veya işverenin izni ile iş saatleri içinde işçi kuruluşlarının faaliyetlerine katılmaları veya sendikal faaliyette bulunmalarından dolayı işten çıkarılamaz veya farkli işleme tabi tutulamaz; 4. fıkrasına göre; işverenin fesih dışında yukarıdaki fıkralara aykırı hareket etmesi halinde işçinin bir yıllık ücret tutarından az olmamak üzere sendikal tazminata hükmedilir. Aynı maddenin 5. fıkrasına göre ise; sendikal bir nedenle iş sözleşmesinin feshi halinde işçi, 4857 sayılı Kanunun 18,20 ve 21 inci madde hükümlerine göre dava açma hakkına sahiptir. Iş sözleşmesinin sendikal nedenle feshedildiğinin tespit edilmesi halinde, 4857 sayılı Kanunun 21 inci maddesine göre işçinin başvurusu, işverenin işe başlatması veya başlatmaması şartına bağlı olmaksızın sendikal tazminata karar verilir.
İş sözleşmesinin sendikal nedenle feshedildiği iddiası ile açılan davalarda, salt işçinin sendika üyesi olması feshin de sendikal nedenle yapıldığını göstemez. Mahkemece, gerekli araştırma yapılarak ve özellikle de tanıklardan davacının sendika üyesi olmasının yanında ne tür sendikal faaliyetlerde bulunduğu somut olarak sorulup tespit edilerek toplanan deliller sonucu feshin sendikal nedenlere dayandığının tereddütsüz belirlenmesi gerekir.
Sendikal neden yönünden; Dairemizce, sendikal tazminat davalarında ispat yükünün işçide olduğu hallerde, işyerinde çalışan ve sendikaya üye olan işçilerin sayısı, hangi tarihlerde üye oldukları, üyelikten çekilen işçilerin olup olmadığı, işyerinde çalışmakta olan işçilerin bulunup bulunmadığı, aynı dönemde yetki prosedürünün işletilip işletilmediği, işyerinde önceki dönemlerde toplu iş sözleşmelerinin bağıtlanıp bağıtlanmadığı, yeni işçi alınıp alınmadığı ve alınmışsa yeni işçilerin sendikalı olup olmadığı gibi hususlarla, işverence ekonomik veya teknolojik nedenlere dayalı bir fesih yoluna gidilmesi durumunda teknik yönden bu durumun araştırılması gibi ölçütler belirlenmiştir.
Davacı, fesihten kısa bir süre önce sendikaya üye olduğunu, sendikanın yakın zaman içerisinde işyerinde sendikal örgütlenmeye başladığını, henüz yetki müracaatında bulunmamış olmasına rağmen işyeri yetkilileri tarafından örgütlenme sürecinin öğrenilmesi üzerine, sendika üyesi işçilerin sendikadan istifa etmeleri için tehdit edildiklerini ve kendisi ile birlikte diğer sendika üyesi arkadaşlarının da iş akitlerinin sonlandırıldığını iddia etmiştir.
....Davalı işyerinde 3 üyemiz halen işçi olarak çalışmaktadır. Davalı işveren, 8 üyemizin iş sözleşmelerini feshetmiştir. 4 üyemiz de işverenin baskısı sonucu sendika üyeliğinden istifa etmek zorunda kalmıştır. Sendikamız, davalı işyerinde yetki tespit başvurusunda bulunmak için örgütlenme çalışması başlatmış ve çalışanlarını üye yapmaya başlamıştır. Üye sayısının çalışan sayısının yarısından bir fazla olması için çaba sarf ederken bu örgütlenme çalışması davalı işveren tarafından öğrenilmiş ve bu işe karışan herkes işten çıkarılmıştır. Üye olmak için ikna edilen ve üye olan tüm işçiler işveren tarafından işten çıkarılmış ve yerlerine yeni işçiler işe alınmıştır. Yetki tespit başvurusu için yeterli sayıya ulaşmamız, tüm üyelerimizin işten çıkarılması ve öncü işçilerimizin konuştuğu kişilerin işten çıkarılmaları ile engellenmiş yetki tespitine başvurulamamıştır ve örgütlenme hakkımız hukuka aykırı şekilde gasp edilmiştir.” denildiği görülmüştür.
Dosya içeriğine göre davalı tarafın temyiz sebepleri yerinde olmayıp davacının iş akdinin feshinin geçersizliğine karar verilmesi isabetli ise de, sendika cevabi yazısı, 8 sendikalı işçinin işten çıkartılması ve tüm dosya içeriği dikkate alındığında, fesihten kısa bir süre önce sendikaya üye olan davacı ve arkadaşlarının iş akitlerinin fesih sebebinin sendikal nedene dayandığı, davalı tarafın sendika üyesi olduğunu tespit ettiği işçileri işten çıkarttığı, davacı ile aynı sendikaya üye ...emsal davasında aynı tarihte işten sendikal nedenle çıkarıldığının tespit edilerek davacı lehine hükmedilen sendikal tazminat kararının Dairemizin 2015/41381 Esas, 2016/6403 Karar sayılı ilamı ile onandığı anlaşılmaktadır. Bu itibarla, işe başlatmama tazminatının davacının talebi ve fesih nedeni dikkate alınarak davacının 1 yıllık brüt ücreti tutarında belirlenmesi dosya içeriğine uygun düşecektir.
4857 sayılı İş Yasasının 20/3 maddesi uyarınca Dairemizce aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
1.Mahkemenin kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2.Feshin GEÇERSİZLİĞİNE ve davacının İŞE İADESİNE,
3.Davacının, 6356 sayılı Yasa"nın 25/2 maddesine göre, başvurusu, işverenin işe başlatması veya başlatmaması şartına bağlı olmaksızın ödenmesi gereken tazminat miktarının, işçinin kıdemi gözönüne alınarak 1 yıllık brüt ücreti tutarında BELİRLENMESİNE,
4-Davacının süresinde müracaatı halinde kararın kesinleşmesine kadar en çok 4 aylık ücret ve diğer haklarının davalıdan alınarak davacıya verilmesi gerektiğinin tespitine,
5-Alınması gerekli 29,20 TL karar ve ilam harcından davacı tarafça yatırılan 27,70 TL peşin harcın mahsubundan sonra kalan 1,50 TL harcın davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
6-Davacı tarafından yatırılan 27,70 TL başvurma harcı, 27,70 TL peşin harç olmak üzere toplam 55,40 TL harç giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafça yargılama gideri olarak yapılan 161,15 TL nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davalı tarafın yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
8- Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. gereğince hesaplanan 1.800,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Artan gider ve delil avansının ilgilisine iadesine,
10-Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde davacıya iadesine, davalıdan temyiz harcı peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına, 19/12/2016 gününde oybirliği ile KESİN olarak karar verildi.