Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/15551
Karar No: 2020/2822
Karar Tarihi: 09.07.2020

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/15551 Esas 2020/2822 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2016/15551 E.  ,  2020/2822 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kadastro sonucu, ... İlçesi ... Köyü çalışma alanında bulunan 144 ada 55, 56 ve 57 parsel sayılı 5.872.00, 10.056,00 ve 7.370,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar, devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden oldukları belirtilerek, ham toprak vasfıyla davalı Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacılar ... ve ..., irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu iptali ve adlarına tescili istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece, mahalli bilirkişi ve tanık beyanlarında dava konusu taşınmazların davacıların murisinden intikal ettiği ve davacılara ait olduğu beyan edilmekle birlikte, zirai bilirkişi raporunda, taşınmazların 10-15 yıl öncesinden itibaren terk edildikleri ve üzerlerinde her hangi bir tarımsal faaliyet bulunmadığının belirtildiği, yine keşif sonucunda da dava konusu taşınmazların, bu taşınmazları çevreleyen Hazine taşınmazları ile bütünlük arzettiğinin belirlendiği, dolayısı ile davacılar yararına zilyetlikle iktisap koşullarının oluşmadığı gerekçesi ile yazılı şekilde karar verilmiştir. Davacı taraf, çekişmeli taşınmazların babaları ... ’tan taksimen kendilerine kaldığını öne sürdüğü ve mahalli bilirkişi ve tanık beyanlarında da taşınmazların öncesinde ... ’tan intikal eden yer olduğu belirtildiği halde, muris ... mirasçıları arasında bir taksim bulunup bulunmadığı, taksim mevcut ise çekişmeli taşınmazların davacılara düşüp düşmediği sorulup saptanılmamış, bu yolla davacı tarafın aktif dava ehliyeti bulunup bulunmadığı üzerinde durulmamıştır. Oysaki, aktif dava ehliyetinin mevcudiyeti dava şartlarından olup, bu şartın varlığı belirlenmeden işin esasına girilmesi hukuken mümkün bulunmamaktadır. Diğer taraftan, dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin olup, bu tür uyuşmazlıklarda, ihtilafın tespit gününe göre çözümlenmesi gerekmektedir. Mahallinde icra edilen keşif sonucu dosyaya ibraz edilen zirai bilirkişi raporunda, 144 ada 55 parsel sayılı taşınmaz ile 144 ada 57 parsel sayılı taşınmazın hükme esas bilirkişi raporunda (B) harfi ile gösterilen kısmının öncesinde 1-2 kez sürüldükten sonra 10-15 yıldır üretimin terk edildiği, parsel sınırlarının oluşmadığı ve ham toprak niteliğindeki taşınmazların özelliğini taşıdığı, 144 ada 56 parsel sayılı taşınmaz ile 144 ada 57 parsel sayılı taşınmazın (A) harfi ile gösterilen kısmının ise, uzun yıllar (50-60 yıl) tarım arazisi olarak kullanıldıktan sonra 10-15 yıldır üretime terk edildiği, parsel sınırlarının oluştuğu ve tarım arazileri ile benzer özellikler taşıdığı belirtilmiştir. Şu halde, ihtilafın tespit gününe göre çözümlenmesi gerektiği de göz önünde bulundurulduğunda, özellikle 144 ada 56 parsel sayılı taşınmaz ile 144 ada 57 parsel sayılı taşınmazın (A) harfi ile gösterilen bölümü yönünden davacı taraf yararına zilyetlikle iktisap koşullarının oluşabilmesi muhtemeldir. Ne var ki, mahkemece, taşınmazların niteliğinin ve üzerinde sürdürülen zilyetliğin şeklinin ve süresinin kesin olarak ortaya konulabilmesi bakımından hava fotoğraflarından yararlanılmamış olması nedeni ile yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermek için yeterli bulunmamaktadır. Bu şekilde eksik araştırma ve incelemeye dayanılarak karar verilemez.
    Hal böyle olunca; Mahkemece doğru sonuca varılabilmesi için öncelikle, çekişmeli taşınmazlara ait tespit tarihine yakın tarihli ve temin edilebilen en eski tarihli ortofoto ve uydu fotoğrafları ile tespit tarihinden 15-20-25 yıl öncesine ait en az üç ayrı zaman dilimine ilişkin stereoskopik hava fotoğrafları Harita Genel Komutanlığından getirtilerek dosya ikmal edilmeli, bundan sonra mahallinde, yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen ve davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile 3 kişilik ziraatçı bilirkişi kurulu, jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişisi ve fen bilirkişisinin katılımıyla yeniden keşif yapılmalı ve bu keşif sırasında dinlenilecek yerel bilirkişi ve tanıklardan, dava konusu taşınmazların geçmişte ne durumda bulunduğu, ilk olarak ne zaman ve nasıl kullanılmaya başlandığı, imar-ihyaya konu edilip edilmediği, imar-ihyaya konu edilmiş ise ihyanın ne zaman başlayıp bitirildiği, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, taşınmazlar davacı tarafa miras bırakanından intikal etmiş ise, murisin mirasçıları arasında taksim bulunup bulunmadığı, taksim varsa taşınmazların taksimen davacılara düşüp düşmediği hususları etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmeli, dinlenen yerel bilirkişi ve tanık beyanlarının çelişmesi halinde gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle çelişkilerin giderilmesine çalışılmalı; ziraat mühendisi bilirkişi kurulundan, taşınmazların toprak yapısını ve niteliğini, zirai durumunu, üzerinde sürdürülen zilyetliğin şeklini ve süresini, taşınmazların üzerindeki bitki örtüsünü komşu parsellerle karşılaştırmalı olarak değerlendirmeyi ve hangi fotoğrafın hangi taşınmaza ait olduğu hususunda gerekli açıklamayı içerecek şekilde taşınmazların değişik yönlerden çekilmiş fotoğraflarını da içerir, bilimsel esaslara ve somut verilere dayalı, ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; jeodezi ve fotogrametri mühendisinden, belirtilen tarihlerde çekilmiş stereoskopik çift hava fotoğrafları üzerinde stereoskop aletiyle inceleme yaptırılarak, çekişme konusu taşınmazların hava fotoğraflarında gösterilmeleri istenilmeli ve taşınmazların önceki ve şimdiki niteliğinin, imar-ihyaya muhtaç olup olmadığının, imar-ihyaya muhtaç yerlerden ise imar-ihyasına ne zaman başlanıldığının ve hangi tarihte tamamlandığının belirlenmesine çalışılmalı; fen bilirkişisine, keşfi ve uygulamayı denetlemeye elverişli, ayrıntılı rapor ve harita düzenlettirilmeli; bundan sonra öncelikle davacı tarafın aktif dava ehliyeti bulunup bulunmadığı üzerinde durulmak suretiyle zilyetlikle kazanım şartlarının oluşup oluşmadığına ilişkin olarak tüm deliller birlikte değerlendirilip, sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar gözetilmeksizin yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09.07.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi