Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/4876
Karar No: 2021/14875
Karar Tarihi: 25.11.2021

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2021/4876 Esas 2021/14875 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2021/4876 E.  ,  2021/14875 K.

    "İçtihat Metni"



    Dava, hizmet ve prime esas kazanç tespiti istemine ilişkindir.
    İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı, taraf vekillerince istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi .... Hukuk Dairesince davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davalı vekili ve feri müdahil Kurum vekilinin istinaf başvurularının kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın reddine, karar verilmiştir.
    ... Bölge Adliye Mahkemesi .... Hukuk Dairesince verilen kararın davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi Leyla Kaya tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    I-İSTEM
    Davacı vekili, davacının16.02.2009 - 02.07.2016 tarihleri arasında sigortasız geçen çalışmalarının tespitine ve tespiti yapılan günlerin sigorta kayıtlarına yansıtılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
    II- CEVAP
    Davalı işveren vekili, davacının müvekkili işverene ait işyerinde 21.02.2007 - 16.02.2009 tarihleri arasında çalıştığını ve 16.02.2009 tarihinde işi bırakarak emekli olduğunu, emekli olduktan sonra müvekkili işverene ait işyerinde çalışması olmadığını, davacının 02/05/2012 tarihinden önceki çalışmalarının hak düşürücü süreye uğradığını beyanla davanın reddini talep etmiştir.
    Fer"i müdahil Kurum vekili, davacının hizmet döküm cetvelinin incelenmesinde, 20.02.2009 tarihinden sonra herhangi bir çalışmasının olmadığını, davacının emekli olması nedeniyle işten ayrıldığını beyan ettiğini ve kendisine 01.03.2009 tarihi ve 42100268997 tahsis numarasıyla 4/a sigortalılık statüsüne göre yaşlılık aylığı bağlandığını, sosyal güvenlik mevzuatına göre yaşlılık aylığı bağlanan kişilerin sigortalı olarak çalışmasının mümkün olmadığını, Kurum kayıtlarının aksinin eşdeğer nitelikte yazılı belgelerle ispatlanması gerektiğini, ayrıca Kurumun fer"i müdahil sıfatıyla davada yer alması gerektiğini beyanla davanın reddini talep etmiştir.
    III- MAHKEME KARARI:
    A- İLK DERECE MAHKEME KARARI
    Mahkemece, " 35.01.21634281 sigorta sicil ve 42100268997 tahsis numaralı davacı ...’nun, davalı işverene ait 1333006.35 sicil numaralı işyerinde 01.03.2009 tarihiyle emekli olduktan sonra 02.03.2009 tarihiyle işe başladığı ve 02.07.2016 tarihine kadar toplam 2642 gün çalıştığı, bu çalışmasının Kuruma bildirimi yapılmadığı, bildirimi yapılmayan günlerde o günlerin asgari ücretini aldığı gerekçesiyle ;1-Davanın kısmen kabulü ile;
    A- Davacının davalı işverene ait 1333006,35 sicil sayılı işyerinde 02/03/2009 - 02/07/2016 tarihleri arası asgari ücret ile Sosyal Güvenlik Destek Primine tabi olarak 2642 gün çalıştığının ve bu çalışmalarının Kurum"a bildirilmediğinin tespitine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
    B- Prime esas kazanç tespitine ilişkin davanın reddine,"dair karar verilmiştir.
    İSTİNAF SEBEPLERİ:
    İstinaf kanun yoluna başvuran davacı vekili, davacı tanıklarının beyanlarının dikkate alınması gerektiğini, müvekkilinin davalı işverene ait işyerinde 10 yıla yakın çalıştığını, kıdemli ve deneyimli bir kaynak ustası olarak görev yaptığını, tüm çalışma süresinde salt asgari ücretle çalıştığının kabulünün dosya kapsamına aykırı olduğunu, müvekkilinin 20.02.2009 tarihinden 02.07.2016 tarihine kadar kesintisiz olarak çalıştığını beyanla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    İstinaf kanun yoluna başvuran davalı vekili, tanık beyanlarının değerlendirilmediğini, yeterli araştırma yapılmaksızın bilirkişi raporuna dayanılarak karar verildiğini, 506 sayılı yasanın 79/10.maddesine ilişkin düzenlemenin varlığı karşında, mahkemenin 03.05.2017 tarihinde açılan davada yaklaşık 8 yıl geriye giderek, davacının 02.03.2009 tarihinden itibaren çalışmalarının tespitine yönelik kararını kabul etmediklerini beyanla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    İstinaf kanun yoluna başvuran fer"i müdahil Kurum vekili, Kurum kayıtları ile çelişen tanık beyanları esas alınarak verilen ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    B- BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI:
    ‘’Davacının, 506 sayılı Yasa’nın 63/A maddesi kapsamında yaşlılık aylığı kesilerek tüm sigorta kollarına tabi çalışma tespiti olmadığı, 63/B kapsamında Sosyal Güvenlik Destek Primine tabi çalışmanın tespitini talep ettiği görülmekle, Sosyal Güvenlik Destek Primine tabi çalışma sürelerinin 506 sayılı Kanuna göre sigortalılık süresi olarak değerlendirilmeyeceği hususu da gözetilerek davacının davasının reddine karar verilmesi gerekirken aksi yönde kabul kararı verilmesi doğru olmamıştır.
    Prime esas kazanç tespitine ilişkin davacı tarafça kesin delil sunulamadığı gibi resen araştırma ilkesi çerçevesinde kesin delil bulunmadığı görülmekle iş bu yönden ilk derece mahkemesi kararının yerinde olduğu görülmüş davacının istinaf başvurusunun reddine karar vermek gerekmiştir. ‘’gerekçeleriyle ‘’ A) .... İş Mahkemesi"nden verilen 03.03.2020 tarih, 2017/199 Esas ve 2020/66 Karar sayılı kararının kaldırılmasına yönelik davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı yasanın 353/1-b.1 hükmü gereğince esastan reddine,
    B) 1-Davalı vekili ve feri müdahil Kurum vekilinin istinaf başvurularının kabulü ile; İzmir 9. İş Mahkemesi"nden verilen 03.03.2020 tarih, 2017/199 Esas ve 2020/66 Karar sayılı kararının 6100 sayılı HMK"nın 353/1-b.2 hükmü gereğince kaldırılmasına,
    Davanın reddine, dair karar verilmiştir.
    TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
    Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; ... Bölge Adliye Mahkemesi ...Hukuk Dairesi kararının bozulmasını talep etmiştir.
    IV- İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
    Dava hizmet tespiti istemine ilişkin olup, davanın yasal dayanağı 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunun 86/9. maddesidir. Anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi gözetildiğinde, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin bu tür davalar kamu düzeni ile ilgili olduğundan özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmeleri zorunludur. Bu bağlamda, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip gerek görüldüğünde kendiliğinden araştırma yapılarak delil toplanabileceği göz önünde bulundurulmalıdır.
    Dosya kapsamından davacının,01/03/2009 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı aldığı anlaşılmaktadır. Sosyal güvenlik destek primi, yaşlılık aylığı kesilmeksizin yeniden çalışmaya başlayabilmek için ödenmesi gereken primdir.
    5510 sayılı Kanunun 30. maddesi 3. fıkrası (a) bendinde; bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte sonra ilk defa sigortalı olan kişilerden yaşlılık aylığı bağlandıktan sonra 4"üncü maddenin birinci fıkrasının (b) bendi hariç olmak üzere bu Kanuna göre veya yabancı bir ülke mevzuatı kapsamında çalışmaya başlayanların yaşlılık aylıkları, çalışmaya başladıkları tarihi takip eden ödeme dönemi başında kesileceği düzenlenmiştir. Bu düzenleme uyarınca, 5510 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği 01/10/2008 tarihinden sonra ilk defa sigortalı olanlardan yaşlılık aylığı bağlandıktan sonra çalışmaya başlayanların aylıkları kesilecektir.
    Ancak, 5510 sayılı Kanunun "Sosyal güvenlik destek primine ilişkin geçiş hükümleri" başlıklı Geçici 14. maddesi ile bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce sigortalı olanlar hakkında sosyal güvenlik destek primine tabi olma bakımından bu Kanunla yürürlükten kaldırılan hükümlerin uygulanmasına devam edileceğine dair, amir hüküm getirilmiştir. 5510 sayılı Kanunla yürürlükten kaldırılan 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunda ise "Yaşlılık aylığı alanların yeniden çalışmaları" başlıklı 63. maddesinin; (A) bendinde yaşlılık aylığı almakta iken çalışmaya başlayanların yaşlılık aylıklarının bu çalışma olgusuna dayalı ve onunla sınırlı olarak kesilmesi gerektiği, (B) bendinde; tekrar sigortalı bir işte çalışma halinde, sigortalı adına sosyal güvenlik destek primi ödenmesi suretiyle, yaşlılık aylığının ödenmesine devam olunacağı hükümlerinin düzenlendiği, söz konusu maddenin son fıkrasında ise, yaşlılık aylığı almakta iken tekrar çalışmaya başlayan sigortalıya, 506 sayılı Kanunun 63. maddesinin (A) ya da (B) bendinden yararlanmak için bir tercih hakkı tanındığı anlaşılmaktadır.
    Yukarıdaki yasal düzenleme ve açıklamalar ile ortaya çıkan maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulduğunda, somut davada tespiti talep edilen dönemde, davacının sosyal güvenlik destek primine tabi çalışma hakkı bulunduğu sabittir. Ancak davacı vekili tarafından dosyaya ibraz olunan dava dilekçesindeki talebinin bu hususa ilişkin bir beyan içermediği anlaşılmakla; mahkemece öncelikle davacının dava ile ilgili talebi net bir şekilde açıklattırılmalı, isteminin, 506 sayılı Yasa’nın 63/A maddesi kapsamında yaşlılık aylığı kesilerek tüm sigorta kollarına tabi çalışma tespiti mi, yoksa, 63/B kapsamında Sosyal Güvenlik Destek Primine tabi çalışmanın tespiti mi olduğu hususu aydınlatılmalıdır. Mahkemece yukarıda belirtilen mevzuat hükümleri uyarınca yapılacak değerlendirme sonucu hüküm kurulması gerekirken eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    Mahkemece, yukarıda açıklanan esaslar doğrultusunda araştırma yapılarak, elde edilecek sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ...Bölge Adliye Mahkemesi ...Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun kabulüne ilişkin kararı bozulmalıdır.
    SONUÇ: ... Bölge Adliye Mahkemesi .... Hukuk Dairesi kararının yukarıda açıklanan nedenlerle HMK"nın 373/2. maddesi gereği BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde davacıya iadesine, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 25.11.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi