8. Hukuk Dairesi 2015/1548 E. , 2017/3134 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Şikayet
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
KARAR
Borçlu aleyhine kamulaştırmasız el atma ilamına dayanılarak başlatılan ilamlı takipte, icra dosyasına 12.03.2013 tarihinde ödeme yapıldığı ve alacaklı vekiline de ödendiği, takip dayanağı ilamda vekalet ücreti ve harçlara nisbi olarak hükmedildiği, Yargıtay 5. Hukuk Dairesi"nce ilam vekalet ücreti ve harcın maktu olması gerektiği belirtilerek ilamın düzeltilerek onandığı, borçlunun anılan bu düzelterek onama ilamı kapsamında ilam vekalet ücreti ve harçlarının maktu hesaplanması talebinin yanı sıra icra vekalet ücreti ve harçların da maktu hesaplanması talebinin olduğu, icra müdürlüğü"nce yapılan 14.03.2014 tarihli dosya kapak hesabında ilam ve icra vekalet ücreti ile harçlarının maktu hesaplanarak borçluya iadesi gereken miktarın tespitiyle fazladan yapılan bu ödemenin alacaklıdan geri istenmesi üzerine, alacaklının bu işlemi şikayet ettiği, mahkemece düzelterek onama ilamı nedeniyle nisbi vekalet ücretinin maktu vekalet ücretine çevrilmesi nedeniyle fazla ödenen kısmın alacaklıdan istenmesinde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle şikayetin reddine karar verildiği,hükmün alacaklı tarafından temyiz edildiği anlaşılmaktadır.
11.06.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6487 sayılı Yasa’nın 21. maddesi ile değişik 2942 sayılı Yasa’nın Geçici 6. maddesinin 7. fıkrasında; ""Bu madde kapsamında açılan davalarda mahkeme ve icra harçları ile her türlü vekalet ücretleri bedel tespiti davalarında öngörülen şekilde maktu olarak belirlenir."" Yine 13. fıkrasında da; ""04.11.1983 tarihinden bu fıkranın yürürlüğe girdiği tarihe kadar kamulaştırma işlemleri tamamlanmamış veya kamulaştırması hiç yapılmamış olmasına rağmen fiilen kamu hizmetine ayrılan veya kamu yararına ilişkin bir ihtiyaca tahsis edilerek üzerinde tesis yapılan taşınmazların idare tarafından kamulaştırılması hâlinde kamulaştırma bedeli ve mahkemelerce malikleri lehine hükmedilen tazminatlar için de bu maddenin on birinci fıkrası, bu fıkra kapsamında kalan taşınmazlar hakkında açılan her türlü davalarda ise yedinci fıkra hükümleri uygulanır."" düzenlemeleri mevcuttur.
Ancak 6487 sayılı Yasayla değişen, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu"nun Geçici 6. maddesinin 13. fıkrası, Anayasa Mahkemesi’nin 13/11/2014 tarihli, 2013/95 Esas 2014/176 sayılı Kararı ile iptal edilmiştir. İptal kararının Resmi Gazete’de yayımlanmasından başlayarak altı ay sonra, yani 13.06.2015 tarihinde yürürlüğe girmesine karar verilmiş ise de; Anayasa"nın 11. maddesinde, Anayasa"nın bağlayıcılığı ve üstünlüğü ilkesi düzenlenmiş, 138. maddesi ise hakimlere herşeyden önce Anayasa"ya uygun olarak hüküm verme yetkisi tanımıştır. Anayasa"nın 11. ve 138. maddeleri, hakime Anayasa"ya aykırılığı saptanmış, yasa hükmünü iptal kararı yürürlüğe girmemiş olsa bile uygulamama yetkisini hatta yükümlülüğünü vermektedir. Zira iptal edilen hükmün uygulanması, hak arama hürriyetinin içini boşaltma anlamına gelecek ve Hukuk Devleti ilkesi ihlal edilmiş olacaktır. Nitekim, Uyuşmazlık Mahkemesi ve Danıştay"ın iptal kararının yürürlüğe girmemiş olması halinde dahi Anayasa"ya aykırılığı saptanmış Yasa hükümlerinin uygulanamayacağına işaret eden kararları vardır. Anayasa Mahkemesi"nin iptal kararını duyurması, iptal edilen Yasa"nın uygulanmasını durdurucu bir tedbir niteliğine bürünmektedir. Karar gerekçelerinin yazımı ve yayımlanmasının uzun süre alması karşısında hiç olmazsa iptal kararının duyurulması, Anayasa"ya aykırı Yasa hükmünün uygulanmasını engelleyecektir. (Turan Yıldırım Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi İd. Huk. Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi-Amme İdaresi Dergisi, cilt:26) İptal hükmünün Resmi Gazete"de yayımlanmasından 6 ay sonra yürürlüğe girecek olması Kanun Koyucuya Anayasa"ya uygun yeni Yasa maddesi hazırlanması için verilmiş süre olup, bu süre iptal hükmünün uygulanmasını engellemeyecektir.
Somut olayda; 07.03.2013 tarihli dosya kapak hesabında ilam vekalet ücreti ile ilam harcı ve icra vekalet ücreti nisbi olarak hesaplanıp tespit edilen miktar 12.03.2013 tarihinde dosyaya yatırılmış, 14.03.2013 tarihinde ise bu para alacaklıya ödenmiştir. Takip dayanağı kamulaştırmasız el atma ilamında nisbi olan vekalet ücreti ve harcının düzeltilerek onama ilamı ile maktuya dönüştürülmesi üzerine borçlu vekilinin talebi ile hazırlanan 14.03.2014 tarihli dosya kapak hesabında ise bu kalem alacakların düzelterek onama ilamındaki gibi maktu olarak hesaplanmasının yanı sıra icra vekalet ücretinin de maktu hesaplandığı görülmektedir. İlam vekalet ücreti ve harcının maktu olarak hesaplanması yönündeki düzelterek onama ilamı icra vekalet ücretinin hesabına yansıtılamaz. Alacaklının şikayeti de icra vekalet ücretinin de maktu hesaplanmasına yöneliktir. Takip konusu ilamda İdarenin kamulaştırmasız elatma eyleminin 1983 yılından sonrasına ait olup olmadığı konusunda belge ve bilgi bulunmadığından el atma eyleminin 1983 sonrası olduğunun kabulü gerekir. 11.06.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6487 sayılı Yasa’nın 21. maddesi ile değişik 2942 sayılı Yasa’nın Geçici 6. maddesinin 7. fıkrası ile kamulaştırmasız elatma bedellerine dair dava ve takiplerde mahkeme ve icra harçları ile her türlü vekalet ücretlerinin maktu hesaplanması düzenlemesi getirilmiştir.Borçlu tarafından yapılan ödeme ise henüz bu yasal düzenlemenin yürürlüğe girmesinden önce olup 12.03.2013 tarihidir. Bu tarih itibariyle de icra vekalet ücretinin nisbi hesaplanması doğru olduğundan şikayetin kabulü gerekirken yazılı gerekçe ile reddi isabetsizdir.
SONUÇ: Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca İİK"nun 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine istek halinde peşin harcın temyiz edene iadesine, 08.03.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.