Esas No: 2016/3639
Karar No: 2021/3318
Karar Tarihi: 15.06.2021
Danıştay 10. Daire 2016/3639 Esas 2021/3318 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2016/3639
Karar No : 2021/3318
KARAR DÜZELTİLMESİNİ
İSTEYEN (DAVACILAR) : Kendisine asaleten ... ve ... 'a velayeten ...
VEKİLİ : Av. ...
KARAR DÜZELTİLMESİNİ
İSTEYEN (DAVALI) : ... Bakanlığı
VEKİLİ : ...
İSTEMİN_KONUSU : Davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine ilişkin ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararının kısmen onanmasına, kısmen bozulmasına dair Danıştay Onuncu Dairesinin 20/11/2015 tarih ve E:2012/8189 K:2015/5135 sayılı kararının; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen 3622 sayılı Kanun ile değişik 54. maddesi uyarınca düzeltilmesi istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacılar murisi ...'ın, Ankara Emniyet Müdürlüğü emrinde görev yapmakta iken 10/07/2010 tarihinde yol uygulaması görevi esnasında durdurulan aracın kontrolünü yaparken başka bir aracın çarpması sonucu vefat ettiğinden bahisle, olay nedeniyle uğranıldığı ileri sürülen zararların karşılığı olarak, davacılardan ... için 350.000,00 TL maddi ve 50.000,00 TL manevi; ... için 50.000,00 TL maddi ve 50.000,00 TL manevi; ... için ise 100.000,00 TL maddi ve 50.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faiziyle birlikte ödenmesi istenilmektedir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesince; davacıların uğramış olduğu zararların kusursuz sorumluluk ilkesi uyarınca davalı idarece karşılanması gerektiği gerekçesiyle, davacılardan ...'ın 188,862,14 TL maddi ve 15.000,00 TL manevi; ...'ın 11.360,13 TL maddi ve 15.000,00 TL manevi; ... 'ın ise, 15.322,48TL maddi ve 15.000,00 TL manevi tazminat isteminin kabulüne, fazlaya ilişkin istemlerin reddine karar verilmiştir.
Daire kararının özeti: Tarafların temyiz başvurusu üzerine Danıştay Onuncu Dairesince, idare mahkemesi kararının manevi tazminat isteminin kısmen kabulüne ilişkin bölümünün onanmasına; davalı idarenin temyiz isteminin kısmen kabulü, davacıların temyiz isteminin kabulü ile, anılan kararın, maddi tazminata ilişkin kısmının, manevi tazminat isteminin kısmen reddine ilişkin kısmının, yargılama giderlerine ilişkin kısmı ile davalı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmesine ilişkin kısmının bozulmasına karar verilmiştir.
KARAR DÜZELTME
TALEP EDENİN_İDDİALARI : Davacılar tarafından, maddi zararlar hesaplanırken ödenen nakdi tazminatın ve sosyal yardımların düşülmemesi gerektiği; davalı idare tarafından, olayda idarelerinin kusuru olmadığı, hükmedilen manevi tazminatın fazla olduğu ileri sürülerek Danıştay Onuncu Dairesince verilen kararın düzeltilmesi istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Taraflarca diğer tarafın ileri sürdüğü nedenlerin 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 54. maddesine uymadığı, bu nedenle istemin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : ...
DÜŞÜNCESİ : ... Mahkemesi'nin ... tarih ve E: ..., K: ..., ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararları uyarınca uyuşmazlığın görüm ve çözümü adli yargı yerlerinin görevine girdiğinden karar düzeltme isteminin kabulü ile İdare Mahkemesi kararının görev yönünden bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
Davalı İçişleri Bakanlığının Manevi Tazminata İlişkin Karar Düzeltme İsteminin İncelenmesi
Danıştay dava daireleri ile İdari veya Vergi Dava Daireleri Kurullarının temyiz üzerine verilen kararları hakkında, ancak 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun (geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmaya devam edilen) 54. maddesinde yazılı nedenlerle kararın düzeltilmesi istenebilir.
Davalı idarenin kararın düzeltilmesi dilekçesinde manevi tazminata ilişkin olarak öne sürülen hususlar ise, anılan maddede yazılı nedenlerden hiçbirine uymamaktadır.
Bu nedenle, davalı İçişleri Bakanlığının, Danıştay Onuncu Dairesinin 20/11/2015 tarih ve E:2012/8189 K:2015/5135 sayılı kararının manevi tazminata ilişkin kısmına yönelik kararın düzeltilmesi isteminin reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.
Tarafların Maddi Tazminata ve Vekalet Ücretine İlişkin Karar Düzeltme İsteminin İncelenmesi
Kararın düzeltilmesi dilekçelerinde maddi tazminata ve vekalet ücretine ilişkin olarak ileri sürülen nedenler, 2577 sayılı Kanun'un Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen 3622 sayılı Kanun ile değişik 54. maddesi hükmüne uygun bulunduğundan, davacıların karar düzeltme isteminin kabulü, davalı idarenin karar düzeltme isteminin ise kısmen kabulü ile Danıştay Onuncu Dairesinin 20/11/2015 tarih ve E:2012/8189 K:2015/5135 sayılı kararının bozmaya ilişkin kısmı kaldırılarak; tarafların temyiz istemi bu kısımlar yönünden yeniden incelendi:
İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY :
Dava, davacılar murisi ...'ın, Ankara Emniyet Müdürlüğü emrinde görev yapmakta iken 10/07/2010 tarihinde yol uygulaması görevi esnasında durdurulan aracın kontrolünü yaparken başka bir aracın çarpması sonucu vefat ettiğinden bahisle, olay nedeniyle uğranıldığı ileri sürülen zararların karşılığı olarak, davacılardan ... için 350.000,00 TL maddi ve 50.000,00 TL manevi; ... için 50.000,00 TL maddi ve 50.000,00 TL manevi; ... için ise 100.000,00 TL maddi ve 50.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faziyle birlikte ödenmesi istemiyle açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
Anayasanın 125. maddesinde, idarenin her türlü eylem ve işlemlerine karşı yargı yolunun açık olduğu belirtildikten sonra, son fıkrasında, idarenin kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararı ödemekle yükümlü olduğu hükme bağlanmıştır.
İdare, kural olarak yürüttüğü kamu hizmetiyle nedensellik bağı kurulabilen zararları tazminle yükümlü olup; idari eylem ve/veya işlemlerden doğan zararlar idare hukuku kuralları çerçevesinde, hizmet kusuru veya kusursuz sorumluluk ilkeleri gereği tazmin edilmektedir.
Davacıların, kamu görevlisi olan yakınlarının 10/07/2010 tarihinde yol uygulaması görevi esnasında durdurulan aracın kontrolünü yaparken başka bir aracın çarpması sonucu vefatı nedeniyle oluşan zararın, idarenin yürüttüğü kamu hizmetiyle nedensellik bağı kurulabilen özel ve olağandışı bir zarar olduğu, bu zararın kusursuz sorumluluk ilkesine göre tazmin edilmesi gerektiği kuşkusuzdur.
Sosyal güvenlik, bireylerin istek ve iradeleri dışında oluşan sosyal risklerin, kendilerinin ve geçindirmekle yükümlü oldukları kişilerin üzerlerindeki gelir azaltıcı ve harcama artırıcı etkilerini en aza indirmek, ayrıca sağlıklı ve asgari hayat standardını güvence altına alınmasını ifade eder. Bu güvencenin gerçekleştirilebilmesi için sosyal güvenlik kuruluşları oluşturularak, kişilerin yaşlılık, hastalık, malûllük, kaza ve ölüm gibi sosyal risklere karşı asgari yaşam düzeylerinin korunması amaçlanmaktadır.
Kamu görevlilerine, vazife malûllüğüne sebep olan olaydan dolayı prim ödemek suretiyle kapsamında bulunulan sosyal güvenlik sisteminin doğal sonucu olarak bağlanan vazife malüllüğü aylığının, adi malüllük aylığını aşan, bir başka ifade ile adi malüllük aylığına yapılan zamma ilişkin kısmını, vazife malüllüğüne sebep olan olay nedeniyle sağlanan yarar olarak kabulüne olanak bulunmamaktadır. Bu zam, kamu görevlileri/hak sahipleri yönünden ifa amacını taşıyan bir ödeme niteliğinde olup, yarar kabul edilip hesaplanan zarardan indirim yapılacak bir kalem değildir. Aksine bir yaklaşım, vazife malûllüğüne sebep olan olaydan dolayı kamu görevlilerine/hak sahiplerine bağlanan vazife malüllüğü aylığının idarenin bir lütfu, kamu görevlileri/hak sahipleri yönünden ise gerçekleşmesi istenilen ve beklenilen bir olay olduğu sonucunu ortaya çıkarır. Bu sonucun hayatın olağan akışına uygun olduğunun kabulüne olanak bulunmamaktadır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Dava dosyasının incelenmesinden, Ankara Emniyet Müdürlüğü emrinde polis memuru olarak görev yapan davacılar murisi ...'ın 10/07/2010 tarihinde saat 20.15 sıralarında yol görevi esnasında durdurulan aracın kontrolünü yaparken başka bir aracın çarpması sonucu vefat ettiği, olay nedeniyle uğranıldığı ileri sürülen zararların tazmini istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
İdare Mahkemesi kararının, maddi tazminata ilişkin kısmının incelenmesi;
İdare Mahkemesi kararına dayanak alınan bilirkişi raporunda;
1-Davacılara ödenen nakdi tazminat miktarı zarar miktarından düşülürken, anılan tazminatın güncel değerinin hesaplanmadığı,
2-Davacılardan kız çocuğunun destek süresinin 22 yaşında; erkek çocuğunun destek süresinin 18 yaşında sona ereceği kabul edilerek hesaplama yapıldığı görülmüştür.
Bu itibarla, hükme esas alınan bilirkişi raporunun hesaplama yöntemi bakımından hükme esas alınacak nitelikte olmadığı anlaşıldığından, davacıların yakınlarının hayatını kaybetmesi nedeniyle uğradıklarını iddia ettikleri maddi zararları aşağıda belirtilen şekilde bilirkişi tarafından yeniden hesaplanmalıdır.
Aktif dönemde işlemiş dönem zararı, desteğin ölüm tarihinden bilirkişi raporunun düzenlendiği tarihe kadar olan dönemi ifade eder. Bu dönemde, desteğin emsali polis memurunun aylar itibariyle aldığı görev aylıkları ile SGK tarafından davacılara bağlanan ve aylar itibariyle ödenen vazife malullüğü aylıkları dikkate alınarak, desteğin görev aylığı üzerinden davacılara ayıracağı destek tutarı ile SGK tarafından bu davacılara bağlanan vazife malulüğü aylık tutarı arasındaki fark, davacıların destek zararını oluşturmaktadır. Bu dönemdeki zarar kalemlerinin -fiilen gerçekleşmiş olması nedeniyle- peşin sermaye değerinin hesaplanmayacağı da dikkate alınmalıdır.
Aktif dönemde işleyecek dönem zararı, bilirkişi raporunun düzenlendiği tarihten desteğin yasal emeklilik yaşını dolduracağı tarihe kadar olan dönemi ifade eder. Bu dönemde de, desteğin emsali polis memurunun aylar itibariyle alabileceği görev aylıkları ile SGK tarafından davacılara bağlanan ve aylar itibariyle ödenecek vazife malulüğü aylıkları dikkate alınarak, desteğin görev aylığı üzerinden davacılara ayıracağı destek tutarı ile SGK tarafından söz konusu davacılara bağlanan vazife malulüğü aylık tutarı arasındaki fark, davacıların destekten yoksun kalma zararını oluşturmaktadır. Bu dönemdeki zarar kalemlerinin -fiilen gerçekleşmemiş olması nedeniyle- peşin sermaye değerinin (her yıl %10 artırılmak ve %10 iskontoya tabi tutulmak suretiyle 1/kn formülü uygulanarak) hesaplanması gerekmektedir.
Pasif dönemdeki zararı, desteğin yasal emeklilik yaşını tamamladığı tarih ile muhtemel ömrünün sonuna kadar olan dönemi ifade eder. Bu dönemde, yasal emeklilik yaşını tamamladığı tarih itibarıyla ve yasal emekli olma koşullarına sahip olduğu farzedilen desteğin alacağı emekli aylıkları ile SGK tarafından davacılara bağlanan ve aylar itibariyle ödenecek vazife malullüğü aylıkları dikkate alınarak, desteğin emekli aylığı üzerinden davacılara ayıracağı destek tutarı ile SGK tarafından davacılara bağlanan vazife malulüğü aylık tutarı arasındaki fark, davacıların destek zararını oluşturmaktadır. Bu dönemdeki zarar kalemlerinin -fiilen gerçekleşmemiş olması nedeniyle- peşin sermaye değerlerinin (her yıl %10 artırılmak ve %10 iskontoya tabi tutulmak suretiyle 1/kn formülü uygulanarak) dikkate alınması gerekmektedir.
Öte yandan, yapılacak hesaplamada, davacıya davalı idarece ödenen nakdi tazminat tutarı ile 5434 sayılı Kanun'un Ek 79. maddesi uyarınca yapılan ek ödemenin yarar olarak kabul edilip, yeniden düzenlenecek rapor tarihindeki güncel değerinin bulunarak hesaplanan maddi zarar tutarından indirilmesi gerekmektedir.
Ayrıca, davacılardan kız çocuğunun destek süresinin 22 yaşında; erkek çocuğunun destek süresinin 18 yaşında sona ereceği kabul edilerek hesaplama yapılmış ise de; davacı çocukların 25 yaşın ikmaline kadar destekten istifade edeceklerinin kabulü ile maddi tazminat hesaplamasının bu husus da gözönüne alınarak yapılması gerektiği sonucuna varılmıştır.
Buna göre İdare Mahkemesince, yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda, yeniden yaptırılacak bilirkişi incelemesi sonrası düzenlenecek rapora göre maddi tazminat istemi hakkında yeniden bir karar verilmesi gerektiğinden, temyize konu kararın maddi tazminata ilişkin kısmında hukuki isabet bulunmamaktadır.
İdare Mahkemesi kararının, vekalet ücretine ilişkin kısmının incelenmesi;
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 31. maddesinin yargılama giderleri konusunda yollama yaptığı 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 323. maddesinde, vekille takip edilen davalarda kanun gereğince takdir olunacak vekâlet ücreti yargılama giderleri arasında sayılmış; 326. maddesinde ise, yargılama giderlerinin aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verileceği hüküm altına alınmıştır.
1136 sayılı Avukatlık Kanunu'nun "Avukatlık ücreti" başlıklı 164. maddesinde, avukatlık ücretinin, avukatın hukuki yardımının karşılığı olan meblağı veya değeri ifade ettiği; 168. maddesinin son fıkrasında ise, avukatlık ücretinin takdirinde, hukuki yardımın tamamlandığı veya dava sonunda hüküm verildiği tarihte yürürlükte olan tarifenin esas alınacağı kurala bağlanmıştır.
Öte yandan, 02/11/2011 tarih ve 28103 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 659 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin 6. maddesi ile, idareleri idari yargı mercilerinde temsil etme yetkisi, hukuk birimi amirlerine, muhakemat müdürlerine, hukuk müşavirlerine ve avukatlara tanınmış; aynı Kanun Hükmünde Kararname'nin 14. maddesinde ise, "Tahkim usulüne tabi olanlar dahil adli ve idari davalar ile icra dairelerinde idarelerin vekili sıfatıyla hukuk birimi amirleri, muhakemat müdürleri, hukuk müşavirleri ve avukatlar tarafından yapılan takip ve duruşmalar için, bu davaların idareler lehine neticelenmesi halinde, bunlar tarafından temsil ve takip edilen dava ve işlerde ilgili mevzuata göre hükmedilmesi gereken tutar üzerinden idareler lehine vekâlet ücreti takdir edilir. " hükmüne yer verilmiştir.
Uyuşmazlıkta, davalı İçişleri Bakanlığı'nın; yargılama aşamalarına, hukuk müşaviri aracılığıyla katkıda bulunduğu açıktır.
Bu durumda; bozma kararı doğrultusunda yeniden yapılacak yargılama sonucunda verilecek karara göre karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre davalı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerekmektedir.
Öte yandan Mahkeme kararı bozulduğundan yapılacak yargılama sonucu kabul edilecek ve reddedilecek tutarlar üzerinden yeniden vekalet ücreti hesaplanacağı açıktır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarenin manevi tazminata yönelik karar düzeltme isteminin reddine,
2. Tarafların maddi tazminata yönelik, davalı idarenin vekalet ücretine yönelik karar düzeltme isteminin kabulü ile Danıştay Onuncu Dairesinin 20/11/2015 tarih ve E:2012/8189 K:2015/5135 sayılı kararının maddi tazminata ve vekalet ücretine ilişkin kısmının kaldırılmasına, davacının İdare Mahkemesi kararının davalı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmesine ilişkin bölümü yönünden temyiz isteminin reddine, tarafların maddi tazminata yönelik temyiz istemlerinin kabulüne, davanın kısmen kabul kısmen reddine ilişkin, ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararının maddi tazminata ilişkin kısmının BOZULMASINA,
3. Bozulan kısım hakkında yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine, 15/06/2021 tarihinde yargılama giderleri yönünden oy çokluğuyla diğer bozma sebepleri yönünden oy birliğiyle karar verildi.
(X)-KARŞI OY :
659 sayılı Kanun Hükmünde Kararname 02/11/2011 tarihli Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girmiş olup, bu düzenleme ancak yürürlük tarihinden sonra açılacak davalarda uygulanabilecektir.
Bakılan dava, 20/12/2010 tarihinde açılmış olduğundan ve bu tarih itibariyle 659 sayılı Kanun Hükmünde Kararname yürürlükte olmadığından, hukuk müşaviri aracılığıyla davasını takip eden davalı İçişleri Bakanlığı lehine vekalet ücretine hükmedilmesine olanak bulunmamaktadır.
Bu doğrultuda, karar düzeltme istemine konu Danıştay Onuncu Dairesinin 20/11/2015 tarih ve E:2012/8189 K:2015/5135 sayılı kararının vekalet ücretine ilişkin kısmı usul ve hukuka uygun olup, davalı İçişleri Bakanlığı'nın vekalet ücreti yönünden kararın düzeltilmesi isteminin reddi gerektiği oyuyla, Daire kararına bu yönden katılmıyorum.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.