MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Yağma, Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Kılma
HÜKÜM : 1-TCK"nın 150/1, 37. mad. del. TCK"nın 106/2-a-c, 62, 53 mad. (sanık ... hakkında ilaveten TCK"nın 29/1. maddesi)
Sanık ... hakkında 1 yıl 3 ay hapis, diğer sanıklar hakkında ayrı ayrı, 1 yıl 8 ay hapis, hak yoksunluğu,
2-TCK"nın 109/2, 109/3-a-b, 62, 53 mad. (sanık ... hakkında ilaveten TCK"nın 29/1. maddesi)
Sanık ... hakkında 2 yıl 6 ay hapis, diğer sanıklar hakkında ayrı ayrı, 3 yıl 4 ay hapis, hak yoksunluğu, müsadere

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 31/01/2014 tarihli kenar yazısı ile dosya Dairemize gönderilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:

I-Sanıklar ..., ..., ..., ve ... hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hükme yönelik yapılan temyiz itirazlarının incelenmesinde;

Anayasa Mahkemesi"nin, TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarına ilişkin 24/11/2015 günlü Resmi Gazetede yayımlanan 08/10/2015 tarihli, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilebileceği değerlendirilerek,

Sanık ... hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan hüküm kurulurken, koşulları oluşmadığı halde TCK"nın 29/1. maddesinde yer alan haksız tahrik hükümlerinin uygulanması suretiyle, eksik ceza tayini karşı temyiz bulunmadığından,

Bozma nedeni yapılmamıştır.

Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre, sanıklar savunmanları ile sanıklar ..., ... ve ..."in temyiz itirazları yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, eleştiri dışında usul ve yasaya uygun bulunan hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA,
II-Sanıklar ..., ..., ..., ... ve ....hakkında tehdit suçundan kurulan hükme yönelik yapılan temyiz itirazlarının incelenmesinde;

Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre; suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

Ancak,

1-Oluşa ve dosya kapsamına göre; sanık ... ile müşteki ...’in arkadaş oldukları, sanık ... ile müştekinin arasının bozulması üzerine, sanık ..."nin Hülya ve Veli ile yaptığı planı uygulamaya koyarak gezmek bahanesiyle müştekiyi aradığı, saat 21:45 civarında müştekinin Sadiye ve Hülya’yı evlerinin önünden aldığı, olay yerine geldikleri sırada Hülya’nın cep telefonuyla mesaj gönderip sanık ...’ye olay yerine geldiklerini bildirdiği, sanık ...’nin de sanıklar ... ve ...’le olay yerine geldikleri, Hülya ve Sadiye’yi tanımıyormuş gibi yaparak, ele geçirilemeyen silahı göstermek suretiyle müştekiyi otomobile bindirip olay yerinden 5-6 km kadar götürdükten sonra silahla tehdit edip otomobilin devrinin kendilerine yapılmasını, aksi takdirde çocuğunu öldüreceklerini söyledikleri olayda; sanıkların yağmaya teşebbüs suçundan mahkumiyeti yerine, suçun vasfında ve delillerin takdirinde yanılarak yerinde ve yeterli olmayan gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulması,

2-Kabule göre de;

a-24.11.2015 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 gün, 2014/140-2015/85 Esas ve Karar sayılı kararı ile TCK"nın 53/1-b maddesinde yazılı, "seçme, seçilme ve diğer siyasi hakları kullanmaktan" ibaresinin iptal edilmiş olması,

b-T.C. Anayasası"nın 90. maddesinin son fıkrası ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6/3-c maddesi ışığında, 5271 sayılı CMK"nın 150, 234 ve 239. maddeleri ile 5320 sayılı Yasanın 13. maddesine dayanılarak hazırlanan, Ceza Muhakemesi Kanunu Gereğince Müdafi ve Vekillerin Görevlendirilmeleri ile Yapılacak Ödemelerin Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmeliğin 8. maddesi gereğince
sanıktan, yargılandığı suç nedeniyle baro tarafından görevlendirilen zorunlu savunman ücretinin alınmasına hükmedilemeyeceği, bu ücretin Adalet Bakanlığı
bütçesinde bu amaçla ayrılan ödenekten karşılanacağı gözetilmeden, yazılı şekilde zorunlu savunman ücretinin sanıklardan alınmasına karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar savunmanları ile sanıklar ..., ... ve ..."in temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK’nın 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkın korunmasına, 16/01/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.