Abaküs Yazılım
8. Daire
Esas No: 2017/650
Karar No: 2021/3153
Karar Tarihi: 15.06.2021

Danıştay 8. Daire 2017/650 Esas 2021/3153 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2017/650
Karar No : 2021/3153

Temyiz İsteminde Bulunanlar : 1- (Davalı) … Valiliği

Vekili : Av. …

2- (Davalı Yanında Davaya Katılan): … Organize Sanayi Bölgesi

Vekili : Av. …

Karşı Taraf (Davacı) : ... İnşaat Tic. Ltd. Şti.

Vekili : Av. …

İstemin Özeti : .... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının hukuka aykırı olduğu öne sürülerek, 2577 sayılı Kanunun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

Savunmanın Özeti : İstemin reddi gerektiği savunulmaktadır.

Danıştay Tetkik Hakimi : …

Düşüncesi : İstemin kabulü ile Mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Sekizinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
Dava, Diyarbakır ili, Eğil ilçesi, ... köyü sınırları içerisinde bulunan ... sayılı II. Grup (Doğaltaş-Mermer) maden işletme ruhsatlı sahanın tahsis amacı değişikliğinin iptal edilmesine ilişkin ... tarih ve … sayılı Valilik Oluru ve çalışma yapılan mera alanının eski vasıf ve kapasitesine getirilmesi, 30 gün içinde alanın terk edilmesine ilişkin … tarih ve … sayılı davalı idare işleminin iptali istenilmektedir.
İdare Mahkemesince, uyuşmazlığın çözümü için keşif ve bilirkişi incelemesi yapılmış; bilirkişi raporu hükme esas alınarak, dava konusu alanda her ne kadar el gps ile yapılan ölçümde cihazın hata payı sınırı içerisinde kalan mesafe kadar (1-5 m) işletme alanı dışında faaliyette bulunma durumunun söz konusu olduğu görülmekte ise de, bu durumun doğrudan faaliyete son verme anlamına gelecek tahsis değişikliğine ilişkin dava konusu işlemin tesisini gerektirmediği, davalı idarece maden ruhsatı düzenleyen ve bu konuda yetkili Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile yazışmalar yapılarak öncelikle davacının izin sınırları içerisinde faaliyette bulunması konusunda uyarılması ve faaliyetin durdurulması şartlarının oluşup oluşmadığına karar verilmesi, faaliyet durdurulduktan sonra şartları oluşmuşsa ruhsatın iptali yoluna gidilmesi gerekirken bu prosedür işletilmeden, doğrudan davacının faaliyet alanında çalışamaması sonucu doğuran tahsis amacı değişikliği iptali ve çalışma yapılan mera alanının eski vasıf ve kapasitesine getirilmesi, 30 gün içinde alanın terk edilmesi yolunda tesis edilen dava konusu işlemlerde hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemlerin iptaline karar verilmiştir.
4342 sayılı Mera Kanunu'nun "Tahsis Amacının Değiştirilmesi" başlıklı 14. maddesinin dava konusu işlem tarihinde yürürlükte olan halinde; "Tahsis amacı değiştirilmedikçe mera, yaylak ve kışlaktan bu Kanunda gösterilenden başka şekilde yararlanılamaz. Ancak, bu Kanuna veya daha önceki kanunlara göre mera, yaylak ve kışlak olarak tahsis edilmiş olan veya kadimden beri bu amaçla kullanılan arazilerden;
a) Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanlığının talebi üzerine, 3213 sayılı Maden Kanunu ve 6326 sayılı Petrol Kanunu hükümlerine göre, arama faaliyetleri sonunda rezervi belirlenen maden ve petrol faaliyeti için zaruri olan,
(...) Yerlerin, ilgili müdürlüğün talebi, komisyonun ve defterdarlığın uygun görüşü üzerine, valilikçe tahsis amacı değiştirilebilir ve söz konusu yerlerin tescilleri Hazine adına, vakıf meralarının tescilleri ise vakıf adına yaptırılır. Bu madde kapsamında başvuruda bulunan kamu kurumları ile işletmeciler, faaliyetlerini çevreye ve kalan mera alanlarına zarar vermeyecek şekilde yürütmek ve kendilerine tahsis edilen yerleri tahsis süresi bitiminde eski vasfına getirmekle yükümlüdürler. Bu yerler, tahsis süresi bitiminde özel sicile kaydedilir. (...) Bu Kanun kapsamında, 3213 sayılı Maden Kanunu ve 6326 sayılı Petrol Kanunu hükümlerine göre arama ve işletme faaliyetlerinin yürütülmesi ile ilgili usul ve esaslar Bakanlıkça çıkartılacak bir yönetmelikle düzenlenir. (...)" hükmü yer almaktadır.
4342 sayılı Kanuna dayanılarak çıkarılan ve 31/07/1998 tarih ve 23419 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Mera Yönetmeliği'nin "Tahsis Amacının Değiştirilmesi" başlıklı 8. maddesinde; "Mera, yaylak ve kışlak alanları ile umuma ait çayır, otlak ve kamu orta mallarının tahsis amacı; zaruri olan hallerde ilgili müdürlüğün Bakanlık İl Müdürlüğüne talebi, Komisyonun ve defterdarlığın uygun görüşü üzerine, talep edilen alanın tamamının veya bir kısmının tahsis amacı valilikçe değiştirilebilir. Tahsis amacı değiştirilen alanların tescilleri Hazine adına, vakıf meralarının tescilleri ise vakıf adına yaptırılır. (...)
b) Geri dönüşüm sözleşmesi: Talep uygun görüldüğü takdirde arama, işletme ruhsat sahipleri ve geri dönüşümü olan kamu yatırımı kapsamında başvuranlarla, bu Yönetmeliğin 7 nci maddesinde belirtilen usul ve esaslar çerçevesinde sözleşme yapılır. Arama ve işletme ruhsat sahipleri ile kamu yatırımı kapsamındaki geri dönüşümü olan yatırımlarda yatırımı yapan kişi ve kurumlar, zarar verdiği alanları eski vasıf ve kapasitesine getirmek için Komisyonca belirlenecek teminatı yatırır ve sözleşmeyi imzalar. Yatırımı yapan kişi ve kuruluşlar yirmi yıllık ot geliri ile öngörülen teminatları yatırmadan ve hazırlanan sözleşmeyi imzalamadan çalışmalara başlayamaz, başladığı takdirde verilen izinler veya tahsis amacı değişikliği iptal edilerek verdiği zararlar tazmin edilir. (...)
c) Tahsis amacının değiştirilmesi süresinin sona ermesi: Tahsis amacı değişikliği arama izinleri, işletme ruhsatı ile kamu yatırımı kapsamında tahsis amacı değişikliği sonunda verilen iznin iptali ve bir ay içerisinde yenilenmemesi, sözleşme süresinin dolması, hak sahibinin vazgeçmesi veya hak sahibinin taahhütname veya sözleşme, Kanun ve Yönetmelik hükümlerine uymadığının tespiti halinde Komisyonun uygun görüşü ile valilikçe iptal edilir. (...)
d) Yapılacak yapılar: Ruhsat sahibi, arama ruhsatı süresince ruhsat aldığı alan içinde kalıcı yapı yapamaz. İşletme ruhsatı alan ruhsat sahibi ile geri dönüşümü olan kamu yatırımı kapsamında tahsis amacı değişikliği uygun görülen alanlarda, kurum ve kuruluşlar yapılacak işin gereği olan, geçici tesis yapılarını ancak Komisyonun uygun görüşü doğrultusunda Valilikten izin almak suretiyle yapabilir." hükmüne yer verilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden, davacının Diyarbakır ili, Eğil ilçesi, ... köyü sınırları içerisinde bulunan ... sayılı ve 16/03/2011 başlangıç tarihli, 16.03.2011 bitiş tarihli II. Grup (Doğaltaş-Mermer) maden işletme ruhsatlı sahibi olduğu, söz konusu yerde mera tahsisli alanın … tarih ve … sayılı Valilik Oluru ile tahsis amacı değişikliğine gidilerek madencilik faaliyetinde bulunmak üzere Hazine adına tescil işlemleri yapıldığı, öte yandan söz konusu taşınmazın Eğil Tapu Sicil Müdürlüğünün 12/09/2013 tarih ve 526 sayılı kararı ile Diyarbakır Organize Sanayi Bölgesi adına tescilinin gerçekleştiği, dava konusu işlemde ise "sözleşmede belirtilen alan dışında çalışma yapılamaz." hükmünün davacı tarafından ihlal edildiğinden bahisle tahsis amacı değişikliğinin iptal edilmesi üzerine bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Yukarıda ilgili hükümlerine yer verilen mevzuat uyarınca, tahsis amacı değiştirilmedikçe meralardan, Mera Kanununda gösterilenden başka şekilde yararlanılamayacağının düzenlendiği, Kanunda hangi durumlarda mera tahsis amacı değişikliği yapılacağının tahdidi olarak sayıldığı, bu durumlarda dahi faaliyetin kalan mera alanlarına zarar vermeyecek şekilde yürütülmesinin şart koşulduğu açıktır.
Mera Kanunu'nun 19. maddesinde, meraların korunması amacıyla bir düzenlemeye yer verilerek, meralara tecavüz olduğu takdirde 3091 sayılı Kanun ve 2886 sayılı Kanun uyarınca gerekli işlemlerin yapılacağı belirtilmiş ise de, tahsis amacı değişikliğinden kaynaklı faaliyetler nedeniyle amaç değişikliği yapılmayan alanlarda oluşabilecek tecavüz ve zararlara karşı alınacak tedbir ve uygulanacak yaptırımlara dair ayrıca bir düzenlemeye yer verilmemiştir. Başka bir ifadeyle, Kanunda meraların genel olarak ne şekilde korunacağı düzenlenmiş, tahsis amacı değişikliğinden kaynaklanan durumlarda meraların korunmasına ilişkin özel ve farklı bir husus düzenlenmemiştir.
Bununla birlikte, Mera Kanunu'na dayanılarak çıkarılan Mera Yönetmeliği'nin tahsis amacı değişikliğini düzenleyen 8. maddesinde Kanuna ek olarak, tahsis amacı değiştirilen alanlarda geri dönüşüm sözleşmesi imzalanmadan faaliyete başlanılamayacağı, aksi takdirde tahsis amacı değişikliğinin iptal edileceği belirtilmiş; ayrıca, hak sahibinin sözleşme, Kanun ve Yönetmelik hükümlerine uymadığının tespiti hali tahsis amacı değişikliği kararının iptal sebepleri arasında sayılmıştır.
Buradan hareketle, tahsis amacı değiştirilen alanlar dışında kalan mera vasıflı arazilere verilecek zararların, gerek Mera Kanunu'nun 19. maddesi gereğince 3091 sayılı Kanun ve 2886 sayılı Kanun uyarınca alınacak tedbirler ile gerekse Mera Yönetmeliğinin 8. maddesinde yer alan tedbir ve yaptırımlarla önlenebileceğinde şüphe bulunmamaktadır.
Öte yandan, davacı şirket ile davalı idare arasında imzalanan geri dönüşüm sözleşmesinde de, Kanun, yönetmelik ve sözleşme hükümlerine uyulmaması iptal sebebi olarak öngörülmüş olup, tahsis amacı değiştirilen alanlar dışında çalışma yapılamayacağı ve çevreye zarar verilemeyeceği açıkça belirtilmiştir.
Uyuşmazlıkta, davalı idarece davacının madencilik faaliyetinde bulunması için dava konusu mera vasıflı taşınmazda tahsis amacı değişikliği yapıldığı, buna karşın davacı şirketin tahsis amacı değişikliği yapılmış olan taşınmaz dışında faaliyette bulunduğu gerekçesiyle tahsisin iptaline karar verildiği görülmektedir.
İdare Mahkemesince söz konusu faaliyetin tahsis amacı değiştirilen alanda kalıp kalmadığının tespiti için keşif ve bilirkişi incelemesi yapılmış; alınan raporda, rapor ekinde bulunan krokide A1, J1, G ve H indisleriyle belirtilen ve mera tahsis amacı değişikliği yapılan alan dışında kalan kısımda davacının faaliyette bulunduğu tespit edilmiştir. Bununla birlikte, söz konusu alan ruhsat sınırına çok yakın olduğundan Mahkemece, yapılan tespitte hata payının olup olmadığı konusunda bilirkişilerden ek rapor talep edilmiş; verilen ek raporda, ölçüm yapılan GPS aletinin 1 ila 5 metre aralığında hata payına sahip olduğu ve hassas ölçüm yapan başka bir GPS aleti kullanılarak tam tespit yapılması gerektiği belirtilmiştir.
Buna karşın, mahallinde yeni bir keşif yapılmaksızın Mahkemece verilen kararda, davacı şirketin faaliyetinin GPS aletinin hata payının içinde kaldığı kabul edilerek ve davacının faaliyeti nedeniyle tahsis amacı değişikliğinin iptal edilmesi yerine öncelikle durumdan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nın haberdar edilerek faaliyetin durdurulması gerektiği gerekçesiyle dava konusu işlemler iptal edilmiştir.
İdare Mahkemesinin kabulünün aksine, Mera Yönetmeliği ve davacı tarafından imzalanan geri dönüşüm sözleşmesine göre tahsis amacı değişikliği yapılan alan dışında kalan mera vasıflı taşınmazda yapılan faaliyet, tahsis amacı değişikliğine dair kararın iptalini gerektirmektedir. Mahkemece hükme esas alınan (ve karar tarihinde yürürlükte olan) Mülga Madencilik Faaliyetleri Uygulama Yönetmeliği'nin 111 ve 118. maddelerinde yer alan düzenlemeler uyarınca, izin alınmadan faaliyette bulunulması halinde uygulanacak olan yaptırım faaliyet durdurma ise de, bu yaptırım mera mevzuatından değil maden mevzuatından kaynaklanan bir yaptırımdır. Ayrıca, anılan Yönetmelik uyarınca faaliyetin durdurulması, mera mevzuatına göre tahsis amacı değişikliğinin iptaline engel oluşturmamaktadır.
Bu durumda, İdare Mahkemesince öncelikle, davacı tarafından yapılan faaliyetin, alınan ek raporda da bahsedildiği üzere daha hassas ölçüm yapan bir GPS aletiyle ölçülerek mera tahsis amacı değişikliği yapılan alanda kalıp kalmadığının belirlenmesi, sonrasında yapılan tespite göre mera mevzuatı hükümlerinin işletilmesi gerektiğinden, eksik inceleme ve araştırmaya dayanılarak verilen kararda hukuki isabet bulunmamıştır.
Açıklanan nedenlerle; .... İdare Mahkemesinin temyize konu kararının bozulmasına, dosyanın yeniden bir karar verilmek üzere anılan Mahkemeye gönderilmesine, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (onbeş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 15/06/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.


Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi