Sahte fatura kullanma - defter ve belge gizleme - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2020/2539 Esas 2020/6922 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/2539
Karar No: 2020/6922
Karar Tarihi: 01.12.2020

Sahte fatura kullanma - defter ve belge gizleme - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2020/2539 Esas 2020/6922 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık hakkında 2008 takvim yılında sahte fatura düzenleme ve kullanma suçları ile defter ve belgeleri gizleme suçundan açılan dava, Asliye Ceza Mahkemesi tarafından görülmüş ve mahkumiyet kararı verilmiştir. Temyize konu olan dosya, birleştirilen diğer dosya ile ilgili hüküm kurulmamıştır. Hükümler incelendiğinde, defter ve belgeleri gizleme suçuna ilişkin hükmün onanmasına karar verilmiştir. Ancak, sahte fatura kullanma suçlarına ilişkin hükümlerde eksiklikler tespit edilmiştir ve yeniden değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kanun maddeleri ise TCK'nin 53. maddesi ve CMUK'nin 321. maddesidir.
11. Ceza Dairesi         2020/2539 E.  ,  2020/6922 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Sahte fatura kullanma, defter ve belge gizleme
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    ... Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 07.11.2012 tarihli, 2012/14180 esas sayılı iddianamesi ile sanık hakkında 2008 takvim yılında sahte fatura düzenleme ve kullanma suçları ile defter ve belgeleri gizleme suçundan açılan kamu davasının, ... Asliye Ceza Mahkemesinin 2012/643 esas sırasına kaydedilip, Mahkemenin 03.04.2013 tarihli, 2012/643 Esas, 2013/367 Karar sayılı kararı ile söz konusu dosyanın, temyize konu 2011/761 Esas sırasında kayıtlı dosya ile birleştirilmesine karar verilmiş olmasına rağmen, birleşen dosya yönünden hüküm kurulmadığı anlaşıldığından, Mahkemesince birleşen dosya hakkında hüküm kurulması mümkün görülmüştür.
    I. Sanık hakkında defter ve belgeleri gizleme suçundan verilen hükme yönelik sanık ile katılan vekilinin temyiz talebinin incelenmesi:
    5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
    Yargılamanın hukuka uygun olarak yapıldığı, iddia ve savunmada ileri sürülen hususların gerekçeli kararda gösterilip tartışılarak değerlendirildiği, fiilin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, suç vasfının doğru biçimde belirlendiği, cezanın kanuni takdir sınırlarında uygulandığı, incelenen dosyaya göre kurulan hükümde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmış, sanık ve katılan vekilinin temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olduğundan, hükmün ONANMASINA,
    II. Sanık hakkında 2008 ve 2009 takvim yıllarında sahte fatura kullanma suçlarından verilen hükümlere yönelik sanık ile katılan vekilinin temyiz talebinin incelenmesi:
    Yapılan yargılamaya, toplanıp gerekçeli kararda gösterilen delillere, mahkemenin oluşa uygun inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre katılan vekili ile sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz nedenlerinin reddine, ancak;
    1- Aynı takvim yılı içinde, farklı beyanname dönemlerinde birden fazla sahte fatura kullanma eyleminin zincirleme suç oluşturduğunun ve sanık hakkında her bir takvim yılı için ayrı ayrı 5237 sayılı TCK"nin 43. maddesi hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
    2- Sahte fatura kullanma suçunda suç tarihi, sahte faturalar hangi vergi türünde kullanılmışsa bu vergiye göre sunulması gereken son beyanname tarihi olup; suç konusu faturaların KDV indiriminde kullanıldığından, “25.01.2009” ve “25.06.2009” olan suç tarihlerinin, gerekçeli karar başlığında 2008 ve 2009 yılı olarak eksik gösterilmesi,
    3-5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
    01.12.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.