MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Çekişmeli ....... bulunan 1842 ada 5 parsel sayılı 678,57 m2 yüzölçümündeki taşınmaz bahçe niteliğinde davalı gerçek kişiler ve ... adına tapuda kayıtlı olup beyanlar hanesinde "6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığı" şerhi mevcuttur.
Davacı vekili dava dilekçesi ile birlikte......numaralı parsel 2/B arazisi kapsamında Hazine adına orman vasfından çıkarılarak ....... devredildiğini ve parselin zilliyetlik iddiası ile .....murisleri olan davalı ..., ..., ..., ... ve ... adına...... Müdürlüğünde tescilinin yapıldığını, davacıların babası ....... ile davalıların babası ...... davalı yerin %50"sinin ortak kullanımı ve zilliyetliği için 40.000,00 TL bedel karşılığında 1980 yılı öncesi anlaştıklarını ve bedelin ödendiğini, müvekkillerinin babası..... yaşadığı için yıl içinde gelip kendi payına düşen kısım üzerinde tasarrufta bulunduğunu, davacıların babası vefat ettiğinde müvekkillerinin ilgilenmeye devam etiğini, 2010 yılında yapılan kadastro çalışmalarından ...... olduklarından haberleri olmadığını, davalıların 1842 ada 5 parselin tamamının zilyedi ve maliki olarak kendileri üzerine kaydettirdiğini, 2012 tarihinde 2/B niteliğindeki arazilerin bedel karşılığı devri için Maliye Hazinesi ve Beykoz Belediyesine müracaat ederek davalılar üzerine....... tescil edildiğini, müvekkillerinin....... parselin yarısının haklı sahibi olduklarını bu nedenle de ...... 1842 ada 5 parselin % 50 miktarının tapu iptali ile müvekkilleri üzerine tescilini, bunun uygun görülmemesi halinde arazi değerinin %50 değer tespiti ile müvekkillerine ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece; dava konusu parselin davalılara geçtiği 04/07/2014, 04/09/2014 tarihlerinden sonra 02/06/2015 tarihinde bu davanın açıldığı, 6292 sayılı Kanun ve Yargıtay kararlarına göre bu tür davaların ancak Maliye Hazinesi ve muhdesat sahibi hasım gösterilerek açılması gerektiği, 2/B parselinin 3. kişiye geçtikten sonra dava açılmasının mümkün olmadığı gibi esasen davacıların bu parseli hiç kullanmadıklarının dosya kapsamı ve tanıklar beyanlarından anlaşıldığı, yine bu durumda alacak/tazminat talebinin yerinde olmadığı gibi para ödenmesine ait bir belgede olmadığı ve sunulmadığı, yine parsel üzerinde davacılar tarafından yapılan bir muhdesat da olmadığı gerekçesiyle davacıların davalarının usul ve esastan reddine karar verilmiş, karar davacılar vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmiştir.
Dava, tapu iptali ve tescil davasıdır.
Çekişmeli taşınmazında içinde bulunduğu orman tahdidi 1940 yılında ilân edilerek kesinleşmiş, 6831 sayılı Orman Kanununun 3302 ve 3373 sayılı kanunla değişik 2/B madde uygulama çalışmaları 1988 yılında yapılmış ve dava konusu taşınmaz Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılmış, 2010 yılında 5831 sayılı Kanunla değişik 3402 sayılı Kanunun Ek-4. maddesine göre taşınmaz bahçe vasfıyla Hazine adına tespit görmüş ve tapuya tescil edilmiştir.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine 16/12/2019 gününde oy birliği ile karar verildi.