BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/657 Esas 2019/189 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi
Esas No: 2017/657
Karar No: 2019/189
Karar Tarihi: 21.02.2019

BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/657 Esas 2019/189 Karar Sayılı İlamı

T.C.
İSTANBUL
15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/657
KARAR NO : 2019/189

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 16/03/2015
KARAR TARİHİ : 21/02/2019

Mahkememizde görülen İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ
DAVA / Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;
Müvekkilinin 04/11/2008 tarihli sözleşme uyarınca davalının acentesi olduğunu, davalının sözleşmenin 5. maddesini gerekçe göstererek 19/11/2014 tarihli ihtarname ile sözleşmeyi feshettiğini, müvekkilinin 04/12/2014 tarihli ihtarıyla davalıyı dava öncesi sulh toplantısına davet ettiğini, davalının 09/12/2014 tarihli ihtarnamesi ile sözleşmenin 5. ve 19. maddeler uyarınca feshedildiğinden sulh toplantısına iştirak etmeyeceğini bildirdiğini, 16/12/2014 tarihli işlemiyle müvekkilinin tüm yetkilerini iptal ettiğini, davalı tarafça 31/10/2014 tarihinde müvekkilinin hak ettiği komisyon ücretlerinin bir kısmı için 40.591,55 TL'lik komisyon gider belgesi düzenlediğini, müvekkilinin bu belgeyi icraya koymasından sonra davalının takibe haksız yere itiraz ettiğini, müvekkilinin icra takibine konulan meblağ dışında da davalıdan komisyon alacağı ve denkleştirme tazminatı alacağı bulunduğunu ileri sürerek,
300.000,00 TL komisyon alacağı ve denkleştirme tazminatı alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine, müvekkilinin hak kazandığı ancak düşürülen komisyon oranları nedeniyle tahsil edemediği prim miktarlarının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP / Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;
Davacının 31/10/2014 tarihli komisyon gider belgesi ile kazandığını iddia ettiği 40.591,55 TL'lik komisyonu hak etmediğini, acentelik sözleşmesi 19.maddesi gereğince haklı sebeple feshedildiği için tazminat talep edemeyeceğini, bu nedenle komisyon ödemesi yapılmadığını, komisyonu kazandığı kabul edilse dahi komisyon gider belgesinde yer alan tutarın sistemden kaynaklanan bir sebeple sehven 40.591,55 TL olarak düzenlendiğini, kesintiler yapıldıktan sonra acenteye herhangi bir komisyon tahakkuk etmediğinin anlaşıldığını, davacının komisyon ve portföy tazminatı talep edemeyeceğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava İİK 67 gereğince ilamsız icra takibine yapılan itirazın iptali ve sözleşmenin haksız feshi nedeniyle prim alacağı istemine ilişkindir.
Mahkememizce yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne ilişkin 26/11/2015 tarih ve ... E- ... K sayılı karar taraflarca temyiz edilmiştir. Yargıtay ... Hukuk Dairesi 11/05/2017 tarih ve ... E- ... K sayılı ilamı ile <<<...Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacının komisyon alacağının 65.062,29 TL olarak hesaplandığı ancak icra takibinin 40.591,55 TL üzerinden yapıldığı bildirilmiş ve mahkemece 40.591,55 TL üzerinden hüküm kurulmuş ise de davalı vekili bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde “....davacının talep edebileceği komisyon alacağı bulunmadığını, müvekkilince yapılan kesintilerin nazara alınmadığını, davacının komisyon alacağı var kabul edilse dahi Ekim 2014 döneminde hatalı tahhakkuk ettirilen komisyon tutarının, oto kira kesintisinin, Ekim 2014 dönemi hatalı fon kaybı kesintisinin, müşterilerin hesaplarından usulsüz yapılan işlemler nedeniyle yapılmak zorunda kalınan ödemelerin, bireysel emeklilik hesaplarının kapatılıp kısa süre sonra tekrar açılması nedeniyle geri çekilen komisyon tutarları gibi kesintiler yapılmasından dolayı acentenin talep edebileceği bir komisyon tutarı kalmadığını...” bildirmiştir. Mahkemece, taraflar arasındaki sözleşme hükümleri de değerlendirilmek suretiyle davalı vekilinin davacının komisyon alacağı konusunda bilirkişi raporuna karşı ileri sürdüğü ciddi itirazları karşılayacak, davalının ileri sürdüğü alacak kalemlerinin davacının komisyon alacağından mahsup edilip edilemeyeceği, edilebilecekse söz konusu kalemler indirildikten sonra davacının bakiye ne kadar kadar komisyon alacağı bulunduğu konusunda ek rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, .>>> gerekçesi ile kararı bozmuştur.
Mahkememizce bozma ilamına uyulmuştur.
Bozma ilamı gereğince taraf vekillerinin yeni heyetten rapor alınması istemi kabul edilmiş Finans- mali müşavir ..., sigorta tahkim hakemi ... ve Sigorta bilirkişisi Doç.Dr. ...'dan oluşan heyetten 03/01/2019 tarihli bilirkişi raporu alınmıştır.Raporda sonuç olarak özetle;
"Davacının kendi ticari defter kayıtlarına nazaran 09/01/2015 tarihi itibariyle davalıdan 50.664,62 TL alacaklı olduğu, davacının icra takibini Ekim 2014 dönemine ait sigorta komisyon alacak tahakkuku olan 40.591,55 TL üzerinden başlattığı,
Davalının ticari defter kayıtlarına nazaran 09/01/2015 takip tarihi itibariyle davadan 965,68 TL alacaklı olduğu,
Taraflar arasındaki mutabakasızlığın davalı ... şirketinin 31/10/2014 tarih ... seri nolu 40.591,55 TL bedelli Sigorta Gider Belgesine istinaden raporda ayrıntılarının yer aldığı açıklamalar gereği kesitiler yapılarak davacı alacağından mahsup edilmesinden kaynaklandığı,
Davalı ...Ş.'den acentelik sözleşmesinin 5.maddesine dayanmasının sebebinin; ... Ltd. Şti.'nin ... ile ... tarafından kurulduğu, ..., ... Ltd. Şti.'nin yetkilisi ...'ün eşi olduğu ve ... Ltd. Şti.'ne ait hisselerini ...'e devrettiği, diğer ortak ...'ın ise eski çalışanı olduğu, davalı ... şirketinin yaptığı soruşturmalarda, davacı acentenin çalışanı ...'un katılımcıların kredi kartı bilgilerini kullanmak sureti ile kendisi ve eşine ait bireysel emeklilik hesaplarına tahsilatta bulunduğu, ayrıca yine bu kişinin şirketin BES katılımcısının birikimini davalı şirketin çağrı merkezinde kendisini katılımcı olarak tanıtmak sureti ile davalı şirketten alarak başka bir emeklilik şirketine aktardığı, davalı şirketin teftiş kurulu tarafından rapora göre davacı acentenin davalı şirketle aralarındaki protokole aykırı olarak ... Şubelerinde görevlendirmeyi takip eden altı aylık süre sonunda tanzim edilen 34 adet bireysel emeklilik hesabına ilişkin komisyonları banka - acente olarak göstermesi gerekirken münferit satış olarak gösterdiği ve bunlardan haksız kazanç elde ettiği,
Davacı TTK.nun 121 ve 122.maddelerine istinaden sözleşmenin haksız feshi nedeniyle denkleştirme tazminatı talep ettiği ancak TTK 122/3 uyarınca eğer acentenin kusuru sebebiyle sözleşme davalı şirketçe haklı sebeple feshedilmiş ise acente denkleştirme isteminde bulunamayacağı,
Sigortacılık Kanunu 23/16.maddesi gereğince acentelik sözleşmesi sona erdikten sonra sigorta şirketinin acentenin portföyü sayesinde önemli menfaatler elde etmesi ve hakkaniyetin gerektirmesi durumunda şirketten tazminat talep edebileceği, ancak eğer sözleşmenin feshi acentenin kendi kusuruna dayanmakta ise tazminat talep hakkının düşeceği bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamından;
Davalı ...Ş ile davacı ...arasında ... Noterliği nin 10/11/2008 tarih ve ... yevmiyesi ile tasdikli acentelik sözleşmesi akdedildiği,
Sözleşmenin davalı tarafından ... Noterliği nin19/11/2014 tarih ve ... yevmiyeli ihtarnamesi ile sözleşmenin 5.ve 19. Maddesine davacının aykırı davranması nedeniyle fesih edildiği
Sözleşmenin 5.maddesinin; "acente şirketin faaliyette bulunduğu ferdi veya grup hayat ölüm ve kaza sigortası konularında başka bir sigorta şirketinin acenteliğini alamaz başka bir sigorta şirketine aynı konularda dolaylı veya dolaysız iş temin edemez Acente sigortacılıkla bağdaşmayan bir işlede uğraşamaz"
Sözleşmenin 19.maddesinin; "acentenin şirket ile imzaladığı acentelik sözleşmesi hükümlerine kanun ve nizamlara şirket tarafından verilecek sözlü ve yazılı talimatlara uymaması şirketin uygulama ilkelerine göre acentenin verilen minumum hedefleri tutturamamış olması acentenin bir başka hayat sigortası şirketi veya başka bir emeklilik şirketinin acentesi olarak faaliyet göstermesi dürüstlüğe aykırı hakaretler ve yüz kızartıcı hareketlerin dahi haklı sebep teşkil ettiği belirtilmiştir"şeklinde olduğu
Fesih sebebi olayların şikayet üzerine düzenlenen davalı şirket teftiş kurulu raporu ile ortaya çıktığı,Raporda; davacı acentenin çalışanı ...'un katılımcıların kredi kartı bilgilerini kullanmak sureti ile kendisi ve eşine ait bireysel emeklilik hesaplarına tahsilatta bulunduğu, ayrıca yine bu kişinin şirketin BES katılımcısının birikimini davalı şirketin çağrı merkezinde kendisini katılımcı olarak tanıtmak sureti ile davalı şirketten alarak başka bir emeklilik şirketine aktardığı, ... A.Ş acentesi olarak ticaret sicil gazetesinde tescil edilen ... Ltd Şti ünvanlı şirketin ortaklarının davacı şirket aracısı ... ile davacı şirket ortağı ... ün eşi ... olduğu, ... ün ... Şirketini acente ekranının kapatılması durumunda yedek olarak açtığı ekranın kendi kontrolünde olduğunu açıkladığı" nın tespit edildiği anlaşılmıştır.
Tefiş kurulu raporu ile tespit edilen hususları destekleyen; davacı ve davalı ticari defter ve kayıtları, davacı şirketin ve dava dışı ... Ltd Şti nin ticaret sicil kayıtları, davacı şirketin çalışanlarını gösterir sgk kayıtları incelenmiş;Tüm bu hususlar ve teftiş kurulu raporundaki beyanlar değerlendirildiğinde davalı nın sözleşmeyi fesihte haklı olduğu anlaşılmıştır.
Hükme esas alınan 03/01/2019 tarihli bilirkişi raporunda detayı ile açıklandığı üzere; davalı sözleşmeyi fesihte haklı olduğundan
TTK 121 ve 122 maddesi gereğince davacı acente denkleştirme tazminatı isteminde bulunamayacaktır.
Sigortacılık Kanunu 23/16 uyarınca davacı acente, sözleşme sona erdikten sonra portföyü sayesinde önemli menfaatler elde etmesi ve hakkaniyetin gerektirmesi durumunda isteyebileceği tazminatlarıda isteyemeyecektir.Bu çerçevede davacı acentenin istediği 40.591,55 TL prim alacağını da isteyemeyeceği , davalının sigorta gider belgesine istinaden ( ekim 2014 döneminde yapılan hatalı tahakkuk komisyon tutarı 18.870, 2014 döneminde yapılan hatalı fon kesintisi 141,75, müşteri kredi kartlarından zimmete geçirilen ve iade edilen 5.870,92 TL,BES nedeniyle geri çekilen komisyon tutarı 14.620,56 TL,oto kira kesintisi 900,00 TL, personel sınav bedeli 254 TL )yaptığı kesintilerinde bu nedenle haklı olduğu anlaşılmıştır.
Sabit olmayan davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
HÜKÜM /
1-Sabit olmayan davada davacının tüm taleplerinin REDDİNE,
Alacak yargılamayı gerektirdiğinden davalı tarafın kötü niyet tazminat talebinin reddine,
2-Harçlar kanunu hükümlerine göre alınması gereken 44,40 TL harcın peşin alınan 5.613,49 TL harçtan mahsup edilerek 5.569,09 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan 35,00 TL tebligat giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Artan avansın karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süresi içinde Yargıtayda temkyiz kanun yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 21/02/2019

Başkan ...

Üye ...

Üye ...

Katip ...

Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.