4. Hukuk Dairesi Esas No: 2018/2131 Karar No: 2019/6191 Karar Tarihi: 19.12.2019
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2018/2131 Esas 2019/6191 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2018/2131 E. , 2019/6191 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacılar ... (kendi adına asaleten ... adına velayeten) ve ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve ... aleyhine 25/03/2014 gününde verilen dilekçe ile trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 15/02/2016 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili ve davalı ... vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalı ...’nın tüm, davacıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir. 2-Davacıların diğer temyiz itirazlarına gelince; Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş hüküm, davacılar vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacılar vekili, davalılardan ... adına kayıtlı davalı ...’in sevk ve idaresindeki itfaiye aracında yolcu olarak bulunan müvekkillerinin desteği ...’ın tek taraflı yapılan kaza neticesinde vefat ettiğini, müvekkillerinin müteveffanın eşi ve çocukları olduklarını, aile üyesinin kaybı nedeniyle davacıların büyük bir yıkım yaşadığını belirterek maddi ve manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, hesap yönünden alınan bilirkişi raporu doğrultusunda davacılardan ... ve ... bakımından maddi tazminat isteminin kabulüne, davacı ... bakımından ise maddi tazminatın reddine, tüm davacıların manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Olay tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı BK 47. maddesi hükmüne göre hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para miktarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22/06/1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararının gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir. Somut olayda, olay tarihi, olayın gelişim şekli, davalıların tam kusurlu olması, davacıların ölenin eşi ve çocukları olması ile yukarıdaki ilkeler gözetildiğinde davacılar yararına hükmedilen manevi tazminat miktarı azdır. Daha üst düzeyde manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar yararına BOZULMASINA, davalı ...’nın tüm, davacıların diğer temyiz itirazlarının ilk bentte belirtilen nedenlerle reddine ve davacılardan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 19/12/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.