Abaküs Yazılım
23. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/11047
Karar No: 2016/10997
Karar Tarihi: 21.12.2016

Dolandırıcılık - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/11047 Esas 2016/10997 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Mahkeme, sanıkların iştirak halinde dolandırıcılık suçu işlediklerine karar verdi. Sanıklar, katılanı arayarak eşofman takımı satışı yapmak için ikna etmişler; ancak sanıkların verdiği sözleri yerine getirmediği ortaya çıktı. Sanıkların suçu işlemelerine ilişkin delillerin kabul edildiği ve yapılan yargılamaya göre sanıkların suçlu olduklarına karar verildiği belirtildi. Ancak, mahkeme kararında iki önemli hata bulundu. İlk olarak, sanıkların aldıkları zararın miktarının hakkaniyete uygun bir ceza belirlemek için dikkate alınmadığı ifade edildi. İkinci olarak ise, 6763 sayılı Kanunun 34.maddesi ile 5271 sayılı Kanunu 253. maddesinin (b) bendine eklenen 6.alt bendi ile TCK’nın 157.maddesinde düzenlenen basit dolandırıcılık suçunun uzlaştırma kapsamına alındığı belirtilerek sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi gerektiği açıklandı. Kararda TCK'nın 157/1, 52 ve 53. maddeleri uyarınca sanıklara 5 yıl hapis ve 100.000 TL adli para cezası verildiği belirtilmiştir.
23. Ceza Dairesi         2015/11047 E.  ,  2016/10997 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Dolandırıcılık
    HÜKÜM : TCK"nın 157/1, 52, 53 maddeleri uyarınca 5 yıl hapis cezası ve 100.000 TL adli para cezası


    Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    Sanık ..."in duruşmada bildirdiği adresin Gonca Sokak Koçkıran Mahallesi.... olduğu anlaşılmasına rağmen, öncelikle bu adrese tebligat çıkartılması yerine sanığın mernis adresine Tebligat Kanun"unun 21/2 maddesi uyarınca tebligat yapılması usulsüz olduğundan, sanık müdafiinin temyizi süresinde kabul edilerek yapılan değerlendirme ile dosya incelendi gereği düşünüldü:
    Katılanın Bursa"da Taraflar Tekstil isimli işyeri çalışanı olup yurtiçi teslimatları da yaptığı, sanık ..."in kendisine alıcı rolü vererek araması, Göngörler Tekstil isimli yeri işlettiğini beyan etmesi üzerine satış yapmak üzere eşofman takımlarını Doğubayazıt ilçesine getirdiği katılanı sanık ..."un karşıladığı, patronu olan ..."in parayı dükkanda hazırladığını malları depoya götürmelerinin gerektiğini söyleyerek katılan ile olağan şekilde alış-veriş işlemi yapılacağı ve ödemenin nakit olacağı hususunda aldatıcı beyanlarda bulunularak ikna edildiği ve depo olarak beyan edilen yere 815 parça eşofman takımından oluşan malların boşaltılmasının sağlandığı ancak peşin ödeneceği söylenen 23.000 TL bedelin ödenmediği katılanı bir parka götüren sanık ..."ın ben parayı alıp geleyim diyerek parktan ayrıldığı, bir süre bekleyen katılanın telefonla görüştüğünde Ağrı"ya gel paranı verelim dediği Ağrı"ya gittiğinde de yine parayı temin edemediklerini söyleyerek katılanın oyalandığı, katılanın sonradan Emniyete müracaatı esnasında malları boşalttığı yeri gösterdiğinde bu yerin sanık ..."e ait ev olduğunun anlaşıldığı, eşofman takımlarının bulunamadığı, katılan tarafından sanık ..."ın teşhis edildiği sanıklara ait bir tekstil işi üzerine vergi kaydı bulunmadığının vergi dairesi yazısından anlaşıldığı bu suretle sanıkların iştiraken dolandırıcılık suçunu işledikleri iddia ve kabul olunan olayda,
    İddia, sanıkların savunmaları, katılan beyanı, teşhis tutanağı ile diğer tutanaklar, cevabi yazılar, sanıklar hakkındaki benzer suçlardan açılan dava dosyalarına ilişkin yapılan inceleme ve UYAP çıktıları, TİB kayıtları ve tüm dosya kapsamına göre sanıkların iştiraken dolandırıcılık suçunu işlediklerine yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1-Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 18/06/2013 gün ve 2012/15-1351 Esas ve 2013/328 Karar sayılı kararında da vurgulandığı üzere, kanun koyucu, cezanın kişiselleştirilmesinin sağlanması bakımından hâkime somut olayın özellikleri ve işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı bir şekilde gerekçesini de göstererek alt ve üst sınır arasında temel cezayı belirleme yetki ve görevini yüklemiştir. Ancak, hâkimin temel cezayı belirlerken dayandığı gerekçe, bu düzenlemelere uygun olarak; suçun işleniş biçimi, suçun işlenmesinde kullanılan araçlar, suçun işlendiği zaman ve yer, suç konusunun önem ve değeri, meydana gelen zarar veya tehlikenin ağırlığı, failin kast veya taksire dayalı kusurunun ağırlığı, güttüğü amaç ve saik ile dosya içeriğine yansıyan bilgi ve belgelerin isabetli biçimde değerlendirildiğini gösterir biçimde yasal ve yeterli olmalıdır. Somut olayda elde edilen haksız menfaat miktarı gözetilerek TCK"nın 3/1. maddesi uyarınca işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı olacak şekilde alt ve üst sınırlar arasında hakkaniyete uygun bir cezaya hükmedilmesi gerekirken, sanığın 23.000 TL zarara sebebiyet verdiği somut olayda, suç konusunun değeri nazara alındığında hakkaniyetle bağdaşmayacak şekilde temel cezanın azami had esas alınmak suretiyle fazla ceza tayini,
    2- 02/12/2016 tarih ve 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun"un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı Kanun"un 253. maddesinin (b) bendine eklenen 6. alt bendi ile TCK"nın 157. maddesinde düzenlenen basit dolandırıcılık suçunun uzlaştırma kapsamına alınmış olması ve bu düzenlemenin sanık lehine olması karşısında; söz konusu kanun değişikliğine göre, sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve sanık ... müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanun"un 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesi ile değişik 8/1 maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 21.12.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi