13. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/28572 Karar No: 2018/621 Karar Tarihi: 25.01.2018
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2015/28572 Esas 2018/621 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, davalıya teminat olarak verdiği taşınmazlar üzerinde aralarındaki sözleşmeye aykırı olarak işlem yapıldığını ileri sürerek tapunun iptali ile adına tescilini, olmadığı takdirde taşınmaz değerinden aldığı bedelin mahsubu ile bakiye kısmın davalıdan tahsilini istemiştir. Mahkeme, davacının taraf sıfatının bulunmadığı gözetilerek davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır. Kararda geçen kanun maddesi: HUMK’nun 440/I maddesi.
13. Hukuk Dairesi 2015/28572 E. , 2018/621 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR
Davacı, davalıdan aldığı 140.000 USD ile 10.000 USD faizi olmak üzere toplam 150.000 USD borç karşılığı ... Mahallesi 1317 ada 4, 5 ve 6 nolu parsellerde kayıtlı taşınmazları teminat olarak davalıya verdiğini, aralarında imzalanan 01/10/2007 tarihli sözleşme ile 30/12/2007 tarihinde aldığı parayı ve tapu masraflarını ödemek suretiyle taşınmazlarını geri alacağının kararlaştırıldığını, borcunu ödeyip taşınmazlarını geri almak üzere tapuya başvurduğunda davalının söz konusu tapuları tevhid ettirdiğini ve 55,56 m²"lik kısmını da Belediyeye bedelsiz olarak terk ettiğini öğrendiğini, davalının aralarındaki sözleşmeye aykırı davranarak kendisini zarara uğrattığını ileri sürerek öncelikle teminat olarak verilen taşınmazın tapusunun iptali ile adına tesciline, olmadığı takdirde taşınmazın sözleşme tarihindeki gerçek değerinden tarafına ödenen 140.000 USD bedelin mahsubu ile geri kalan kısmın sözleşme tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile davalıdan tahsilini istemiş; bilahare talebini ıslah etmiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kabulü ile 147.848,95 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacı, eldeki dava ile davalıdan ödünç almış olduğu paraya karşılık teminat olarak davalıya devrettiği taşınmazlar üzerinde davalı tarafından aralarındaki sözleşmeye aykırı olarak işlem yapıldığını ileri sürerek tapunun iptali ile adına tescilini, olmadığı takdirde taşınmaz değerinden ödünç olarak aldığı bedelin mahsubu ile bakiye kısmın davalıdan tahsilini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiş; Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Ne var ki; dosyada mevcut tapu kayıtlarından anlaşıldığı üzere dava konusu taşınmazların tapuda davalıya devredilmesinden önceki maliki dava dışı ..... olduğu gibi davacının dayandığı 01.10.2007 tarihli sözleşme de davacı tarafından satıcı... vekili sıfatı ile imzalanmıştır. O halde Mahkemece, davacının taraf sıfatının bulunmadığı gözetilerek davanın husumet yönünden reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. 2-Bozma nedenine göre, davalının temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir. SONUÇ: Birinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz edilen kararın BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25/01/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.