17. Hukuk Dairesi 2014/14013 E. , 2014/12126 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 4. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 19/06/2012
NUMARASI : 2010/479-2012/430
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacılar vekili, davalı tarafın işleteni ve zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olduğu araç sürücüsünün kusurlu hareketi ile meydana gelen kazada desteğin öldüğünü açıklayıp fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile davacılar için 5.000,00"er TL maddi tazminatın tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davalı tarafa ait araç sürücüsünün kusurunun bulunmaması nedeni ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazası nedeni ile destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir. Dosyada mevcut kaza tespit tutanağında, davalı sürücü M.. K.. idaresindeki kamyonet ile E5 karayolu Kuzey yolu takiben Tuzla istikametinden Pendik istikametine doğru iniş eğimli yolda seyrederken Tersane kavşağı katılımı önlerine geldiğinde seyir istikametine göre sağdan sola geçmeye çalışan yayalardan davacının eşi Lütfiye Esen"e çarpmasıyla ölümle neticelenen dava konusu kaza meydana gelmiştir. Kaza tesbit tutanağında, ölen yayanın aniden yola çıkmakla asli, davalı sürücünün hızını kavşağa yaklaşırken azaltmadığından tali kusurlu olduğu belirtilmiştir.
Yargılama aşamasında İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Bilirkişi heyetinden alınan raporda, davalı araç sürücüsünün fren tedbirine başvurmada geç kalması nedeni kazanın meydana gelmesinde %30 oranında ikinci derecede kusurlu olduğu belirtilmiş, raporda belirlenen kusur oranlarına davalı tarafça itiraz edilmesi üzerine Adli Tıp Kurumu(ATK)Trafik İhtisas dairesinden alınan raporda davalının kusursuz olduğu belirtilmiştir. Davalı sürücünün yargılandığı Ceza Mahkemesi"ndeki dava dosyasından alınan Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas dairesinden alınan raporda ise yokuş aşağı seyri sırasında görüş mesafesi içinde bulunan yayaları gördüğü halde hızını azaltmayan davalının tali kusurlu olduğu belirtilmiştir.
Ceza yargılamasında davalı sürücü savunmasında, yokuş aşağı inerken iki kişinin karşıya geçmeye çalıştıklarını ve geçip geçmemekte tereddüt edip sonrasında hızlı koşmalarından dolayı kazanın gerçekleştiğini belitmiştir. Ceza yargılamasında beyanlarına başvurulan tanıklar ise, davalı sürücünün aracının içerisinde yolcu olduklarını, iki kişinin yol ortasında olduklarını, davalının korna ile uyardığını, birisinin durakladığını, ancak diğer yayanın hızla karşıya geçtiğini ve kazanın gerçekleşiğini beyan etmişlerdir. Ceza yargılamasındaki beyanlar ve savunmalar birlikte değerlendirildiğinde dosya kapsamında bulunan İTÜ bilirkişi heyetinden alınan rapor ile ceza yargılamasında ATK"den alınan raporun ve kaza tespit tutanağının olayın oluşuna uygun olduğu anlaşıldığından, mahkemece işin esasına girilerek davacıların gerçek zararları konusunda bilirkişiden tazminat hesabı yönünden rapor alınarak hasıl olacak sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle davacı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 18.9.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.