MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet

1-Bozmaya uyularak yapılan yargılamada, sanıkların müştekilere ait çek defterlerini bilgi ve rızaları dışında ele geçirerek bir kısım çek yapraklarını doldurduktan sonra ihbar üzerine kolluk güçlerince yakalandıklarının anlaşıldığı olayda; Heyetimizce belge asılları üzerinde yapılan gözlemde, üst aramasında sanıklardan ele geçirilen Albaraka Türk Katılım Bankası A.Ş.....‘ne ait çek hesabı sahibi ... olan .... numaralı çeklerde keşide yerinin; çek hesabı sahibi ..... Tem. Malz. Ltd. Şti. olan .... numaralı çeklerde de yine keşide yerinin bulunmadığı ve .... numaralı çeklerin ise keşideci imzası dışında tamamen boş olduğunun görülmesi ve Mahkemece de bozma kararı sonrası 27/09/2016 tarihli celsede bu hususların tespit edilmiş olması karşısında; suça konu çeklerde suç tarihinde yürürlükte bulunan 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu"nun 692. maddesi uyarınca bulunması zorunlu unsurların bulunmaması nedeniyle bu haliyle keşide yeri bulunmayan çeklerin özel belge niteliğinde olacağı ve özel belgede sahtecilik suçunun oluşabilmesi için belgenin düzenlenmesinin yeterli olmayıp, aynı zamanda kullanılmasının da gerekeceği cihetle, çeklerin sanıklar tarafından kullanılmadan ele geçirildiği ve özel belgede sahtecilik suçunun da unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden, yazılı şekilde resmi belgede sahtecilik suçundan mahkûmiyetlerine hükmolunması,
2-Kabule göre de; 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıkların temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun‘un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 17/11/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.