Esas No: 2019/1584
Karar No: 2021/3169
Karar Tarihi: 16.06.2021
Danıştay 3. Daire 2019/1584 Esas 2021/3169 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2019/1584
Karar No : 2021/3169
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ... Tekstil Gıda Limited Şirketi
VEKİLLERİ : Av. ... Av. ...
KARŞI TARAF (DAVALI) : ... Vergi Dairesi Başkanlığı
VEKİLİ : Av. ...
İSTEMİN KONUSU :... Vergi Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararına yöneltilen istinaf başvurusuna ilişkin ... Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirket tarafından, 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 11. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca ihracat teslimlerinden kaynaklanan, 2017 yılının Haziran dönemine ait 416.706,62-TL tutarındaki katma değer vergisi alacağının vergi borçlarına mahsuben iadesi istemiyle yapılan ... tarih ve ... sayılı iade başvurusunun, davacının riskli mükellef olarak sevk edildiği incelemenin devam ettiğinden bahisle reddine yönelik işlemin iptali ile söz konusu tutarın iadesi istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Davacı şirket tarafından dava konusu dönemde mal alımlarının ... Kozmetik Kimya Temizlik Sağlık ve Gıda Sanayi Ticaret Limited Şirketi, ... Taşımacılık İç ve Dış Ticaret Limited Şirketi, ... Lojistik İç ve Dış Ticaret Limited Şirketi, ... İç ve Dış Ticaret Limited Şirketi, ... Taşımacılık Anonim Şirketi ve ... Çikolata Gıda Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi'nden yapıldığı, söz konusu şirketlerden ... İç ve Dış Ticaret Limited Şirketi hakkında düzenlenmiş ... tarih ve ... sayılı Vergi Tekniği Raporu bulunduğu, bu şirketin ortak ve yönetici yapısı yanı sıra alımları itibariyle davacı şirketle ilişkili şirketlerden olduğunun anlaşıldığı, aynı raporda, ... Taşımacılık İç ve Dış Ticaret Limited Şirketi ile ilgili olarak; ortak ve yöneticileri ... ve ... olup, bu kişilerin davacı şirketin yetkilisi ... ile akraba ve dolayısıyla ilişkili şirket olduğu, organizasyon dahilindeki şirketlere 2013 ila 2017 yıllarında kendisi imalatçı olmadığı halde yüksek tutarlarda fatura düzenlediği, yine bu şirketlerden yüksek tutarlarda mal aldığı, ancak mal aldığı bu firmaların hiçbirinin de imalatçı olmadığı hususlarının tespit edildiği, ... İç ve Dış Ticaret Limited Şirketinin depo olarak kullandığı iş yerinin ... Taşımacılık İç ve Dış Ticaret Limited Şirketi'ne ait olduğu, şube iş yeri adresinde aynı zamanda ... İç ve Dış Ticaret Limited Şirketi ve ... Tekstil Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi'nin de şube işyeri olarak faaliyet gösterdiği tespitlerine yer verildiği, davacı şirketin kanuni temsilcisi olan ...'in bu şirketin tüm iş ve işlemlerini takip etme konusunda vekil tayin edildiğinin anlaşıldığı, davacı şirketin ilgili dönemde mal alımında bulunduğu diğer şirketlerin ise Ankara Organize Vergi Kaçakçılığı ile Mücadele Grup Başkanlığı'nca düzenlenen ... tarihli ve ... sayılı Görüş ve Öneri Raporu'nda adı geçen organizasyona dahil oldukları, belirtilen şirketlerin 2016 yılında sahte belge düzenleme organizasyonu dahilinde haksız yere katma değer vergisi iadesi talebinde bulundukları sonucuna varıldığı, birbirlerinden sürekli ve yüksek tutarlı mal alış verişi yapan şirketlerin sahte belge düzenleme sebebiyle incelemeye sevk edilmiş olması hususu, bu şirketlerin birbiriyle organik bağının bulunması ve şirketlerin aynı noktadan yönetildiklerine ilişkin emareler bulunması, davacının da alımlarını bu şirketlerden yapmış olması, davacı şirketin yöneticisinin organizasyona dahil şirketlerin bazılarında yönetici olarak yer alması bazıları ile de yakın akrabalık bağı bulunması hususlarının, organizasyon dahilinde haksız katma değer vergisi iadesi alma iradesinin varlığı hususunda şüphe oluşmasına yeterli ve mevzuatta düzenlenen olumsuz tespitler oluşturduğu, organizasyon içinde adı geçen diğer şirketlerin mahsuben iade taleplerinin reddine ilişkin işlemlerin iptali istemiyle vergi mahkemeleri nezdinde açtıkları davalarda yer alan yüklenilen katma değer vergisi listeleri de incelendiğinde; bu şirketler tarafından mobilya, oto aksesuarı, giyecek, hediyelik ev ve mutfak eşyası, ambalaj malzemesi, beyaz eşya, çocuk bezi, bakır tel, hırdavat malzemesi gibi birbirinden çok farklı faaliyet kollarına ilişkin malların satışının gerçekleştirildiğinin ve şirketlerin kendi iade taleplerinde malların ihracatçısı iken, diğer şirketlerin iade taleplerinde ise aynı malların tedarikçisi olduğunun görülmesi ve bu hususların iktisadi, ticari icaplara ve hayatın olağan akışına uygun olmaması, organizasyona dahil şirketlerin imalatçı olmaması karşısında ve davacı şirketin dava konusu dönemde mal alımında bulunduğu firmalar hakkında tespit edilen tüm olumsuz tespitler birlikte değerlendirildiğinde, davacının mahsuben iade talebinin reddine dair dava konusu işlemde hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle dava reddedilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusunun, usul ve hukuka uygun olduğu sonucuna varılan Vergi Mahkemesi kararının kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3.fıkrası uyarınca reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 36. maddesine 7104 sayılı Kanun'un 11. maddesiyle eklenen fıkrayla, 06/04/2018 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere Maliye Bakanlığı'na; mükellefiyet süresi, çalışan sayısı, aktif ve özsermaye büyüklüğü, ödenen vergi tutarı, vergisel ödevlerin zamanında yerine getirilip getirilmediği, sahte veya muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge düzenleme veya kullanma yönünde olumsuz rapor ya da tespit bulunup bulunmadığı gibi kriterleri esas alarak mükelleflerin vergisel uyum seviyeleri ve bu uyum seviyelerine göre farklı iade yöntemleri tespit etme, iade alacağının mahsup edileceği vergi borçları ile iadeye ilişkin diğer usul ve esasları belirleme hususlarında yetki verildiği, bu hükümden önce vergisel uyum düzeyi düşük olan riskli mükelleflerin iade işlemlerinin daha detaylı kontrol edilebilmesine yönelik usul ve esasların belirlenmesi hususunda idareye açıkça yetki veren yasal düzenleme bulunmadığından, iade talebinin reddine yönelik işlemin hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Katma değer vergisi iade hakkından yaralanabilmek için vergiden istisna edilmiş işlemlerle ilgili fatura ve benzeri belgelerin gerçeği yansıtması ve malların katma değer vergilerinin ödenerek, ihraç edilmesi gerekli olduğu, davacının mahsuben iade talebinin özel esaslara göre yerine getirileceğinin davacıya bildirildiği ileri sürülerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Mahkeme kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. ... Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararının ONANMASINA,
3. Davacıdan 492 sayılı Harçlar Kanunu'na bağlı (3) sayılı Tarife uyarınca ... -TL maktu harç alınmasına,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 16/06/2021 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.