Abaküs Yazılım
5. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/8759
Karar No: 2021/9466
Karar Tarihi: 24.06.2021

Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2020/8759 Esas 2021/9466 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülen bir davada tapu kaydının hatalı oluşması nedeniyle uğranılan zararın tazmini istenmiştir. Mahkeme, davanın zamanaşımı nedeniyle reddedilmesine karar vermiştir. Ancak, davacının temyiz itirazları sonucu Yargıtay, davanın zamanaşımı süresi içinde açıldığını ve esasa ilişkin araştırma yapılması gerektiğini belirtmiştir. TMK'nın 1007. maddesinde tapu sicilinden doğan zararlar için özel bir zamanaşımı süresi öngörülmemekle birlikte, 6098 sayılı Borçlar Kanunu'nun 146. maddesi gereğince alacak veya tazminat davaları 10 yıllık genel zamanaşımına tâbi tutulmuştur. Bu nedenle, davacının zararının da 10 yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğu kabul edilir. Kararda geçen kanun maddeleri : 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi, 6098 sayılı Borçlar Kanunu'nun 146. maddesi.
5. Hukuk Dairesi         2020/8759 E.  ,  2021/9466 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tapu kaydının hatalı oluşması nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK"nın 1007. maddesi uyarınca tazmini davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın zamanaşımı nedeniyle reddine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi, davacı vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

    Dava, tapu kaydının hatalı oluşması nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK"nın 1007. maddesi uyarınca tazmini istemine ilişkindir.
    Mahkemece, sair yönler incelenmeksizin taraf teşkilinin sağlanması gerektiğine dair bozma kararına uyularak davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir.
    TMK’nın 1007. maddesinde düzenlenen tapu sicilinin tutulmasından doğan zararlardan dolayı açılacak davalar için kanunda özel bir zamanaşımı süresi öngörülmemiştir. Ancak, 6098 sayılı Borçlar Kanununun 146. maddesindeki, “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, her alacak on yıllık zamanaşımına tabidir.” şeklindeki kanuni düzenlemenin bir gereği olarak uygulama ve öğretide kanunen özel bir zamanaşımı süresi öngörülmeyen alacak veya tazminat davaları 10 yıllık genel zamanaşımına tâbi tutulmuştur. Bu nedenle, eldeki davada tapu sicilinin tutulmasından doğduğu iddia edilen zararın tazmini istendiğine ve bu alacakla ilgili kanunda aksine bir hüküm bulunmadığına göre, bu zarar alacağının da 6098 sayılı Borçlar Kanununun 146. maddesinde öngörülen 10 yıllık genel zamanaşımı süresine tâbi olduğunun kabulü gerekir.
    Dosyanın incelenmesinden, ... İli,... İlçesi, ...Köyü, 460 parsel sayılı, 94.000 metrekare yüzölçümlü taşınmazın... Sulh Hukuk Mahkemesinin 1987/458 Esas, 1988/175 Karar sayılı ilamı ile 27.000 metrekaresinin ...... adına tesciline karar verilerek 14.02.1989 tarihinde adı geçen adına tescil edildiği, davacının dava konusu taşınmazı 24.12.1993 tarihinde satış yoluyla edindiği, 30.12.2003 tarihinde... Belediye Başkanlığına hitaplı dilekçesi ile durumun incelenerek taşınmazın yüzölçümündeki kaybın kamuya terk edilen alanların içinde olup olmadığının bildirilmesini istemiş,... Belediye Başkanlığının 21/01/2004 tarihli yazısıyla dava konusu taşınmazın ifraz ve parselasyon işleminde hata yapıldığını bildirmesi üzerine, ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/158 Esasında Belediye Başkanlığı aleyhine açılan tazminat davasının husumetten reddedildiği, kararın Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleştiği anlaşılmış olup, davacının belediye başkanlığına hitaplı 30.12.2003 tarihli dilekçesini verdiği tarihte yüzölçümünde yapılan hatayı öğrendiği gözetildiğinde, davanın zamanaşımı süresi içinde açıldığının kabul edilerek esasa ilişkin araştırma ve inceleme yapılıp sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Doğru görülmemiştir.
    Davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 24/06/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.















    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi