5607 sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/35280 Esas 2020/1088 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/35280
Karar No: 2020/1088
Karar Tarihi: 06.02.2020

5607 sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/35280 Esas 2020/1088 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık hakkında, gümrük kaçakçılığı suçu nedeniyle verilen mahkumiyet kararı temyiz edildi. Dosya incelendi ve vicdani kanıya uygun olarak sanığın suçu işlediği kabul edildi. Ancak gümrük kaçakçılığı suçlarının devletin egemenlik hakkını ihlal ettiği ve vergi kaybına sebep olduğu, bu nedenle kamu hizmetleri için zorunlu olan vergilerin toplanmasında güçlükler yarattığı belirtildi. Sanığın daha önce de aynı suçu işlediği ve hükümlerinin kesinleştiği de dikkate alındı. Mahkeme kararında, sanığın altsoyu üzerindeki velayet hakları ve vesayet/kayyımlık hizmetleri dışında kalan haklardan ceza infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılması gerektiği, dava konusu kaçak eşyanın müsadere edilmesiyle yetinilmesi gerektiği, kaçak sigaraların bandrolsüz olduğunun anlaşıldığı ve bilirkişi tayiniyle sanığa yüklenen keşif ve bilirkişi ücretlerinin haksız olduğu belirtildi. Karar 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca bozuldu.
Kanun maddeleri:
- 5607 sayılı Kanun
- 5237 sayılı TCK, 53. madde
- 1412 sayılı CMUK, 321. madde
- 5320 sayılı Kanun, 8/1
19. Ceza Dairesi         2019/35280 E.  ,  2020/1088 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 5607 sayılı Kanuna Aykırılık
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    Ancak
    Gümrük kaçakçılığı suçlarında korunan hukuki yarar; Devletin egemenlik hakkının bir kısmı olarak ortaya çıkan kendi milli sınırları dahilindeki her türlü eşya giriş ve çıkışını kontrol etme ve düzenleme yetkisidir. Anılan fiiller ile devletin söz edilen egemenlik hakkının ihlali ile birlikte devletin vergilendirme hakkı ve mali yararlarını da ihlal ettiği kuşkusuzdur. Verginin ise devletin kamu hizmetlerini finanse etmek için toplumu oluşturan kişilerden zorunlu olarak alınan ekonomik değerler olduğu nazara alındığında gümrük kaçakçılığı suçlarının vergi kaybına sebep olması sonucu, kamu hizmetlerinin finansmanında güçlükler doğuracağı muhakkaktır. Bu itibarla, gümrük kaçakçılığı suçlarının mağdurunun da devletin yürüttüğü kamu hizmetlerinden yararlanan bireylerden oluşan toplum olduğu cihetle;
    UYAP ortamında yapılan araştırmada, sanık hakkında 15.05.2013 tarihinde işlediği aynı suç nedeni ile açılan kamu davası üzerine, Ordu 1. Asliye Ceza Mahkemesi"nce verilen 2013/384 E sayılı ve 22.06.2013 tarihinde işlediği aynı suç nedeni ile açılan kamu davası üzerine, Ordu 1. Asliye Ceza Mahkemesi"nce verilen 2019/589 E sayılı hükümlerin kesinleşmiş olması karşısında,
    Anılan dava dosyasının dosya arasına alınarak, suç ve iddianame tarihleri dikkate alınıp, hukuki kesintinin iddianamenin düzenlenmesiyle gerçekleşeceği gözetilmek sureti ile, sanığın bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda aynı mağdura karşı, aynı suçu birden fazla işleyip işlemediğinin ve hakkında TCK"nin 43/1. maddesinin uygulanması gerekip gerekmediğinin tartışılması zorunluluğu,
    Kabule göre ise;
    1- 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, aynı maddenin 1. fıkrasının (c) bendinde yazılı sanığın kendi altsoyu üzerindeki velayet hakları ile vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan koşullu salıverilmesine, altsoyu dışında kalanlarla ilgili bu hak ve yetkilerden ise cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm tesisi,
    2-Dava konusu kaçak eşyanın müsaderesine karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken söz konusu eşyanın tasfiyesine de hükmolunması,
    3-Suça konu sigaraların bandrolsüz olduğuna ilişkin tereddüt olmadığının anlaşılması karşısında; suçun sübutu ve nitelendirilmesi açısından etkisi olmadığı halde bilirkişi tayin edilerek, sanığa sebep olmadığı keşif ve bilirkişi ücretinin yükletilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye aykırı olarak, HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca, BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 06.02.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.








    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.