Esas No: 2019/1454
Karar No: 2021/3165
Karar Tarihi: 16.06.2021
Danıştay 3. Daire 2019/1454 Esas 2021/3165 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2019/1454
Karar No : 2021/3165
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ...Tekstil Gıda Limited Şirketi
VEKİLLERİ : Av. ...
Av. ...
KARŞI TARAF (DAVALI) : ... Vergi Dairesi Başkanlığı
(... Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. ...
İSTEMİN KONUSU : ... Vergi Mahkemesinin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararının aleyhe olan hüküm fıkrasına yöneltilen istinaf başvurusuna ilişkin ... Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirketin, 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 11. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca ihracat teslimlerinden kaynaklanan 2014 yılının Eylül dönemine ait 827.328,78-TL katma değer vergisi alacağının mahsuben iadesi istemiyle yaptığı ... tarih ve ... sayılı başvurusunun reddine yönelik işlemin iptali ile söz konusu tutarın mahsuben iadesi istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Mahsuben iade talebinin 348.414,93-TL'lık kısmının ... tarihli ve ... sayılı düzeltme fişinden anlaşıldığı üzere, davacı şirketin vergi borçlarına mahsup edilmek suretiyle yargılamanın devamı sırasında yerine getirildiği görüldüğünden dava konusu iade talebinin 348.414,93-TL'lık kısmı yönünden karar verilmesine yer olmadığı, iade talebinin 478.913,85-TL'lık kısmı yönünden ise davacı şirket hakkında düzenlenen vergi inceleme raporu, davacı şirketin mal alımında bulunduğu ... İç ve Dış Ticaret Limited Şirketi hakkında uyuşmazlık konusu döneme ilişkin olarak düzenlenen vergi tekniği raporu ile Ankara Organize Vergi Kaçakçılığı ile Mücadele Grup Başkanlığı tarafından düzenlenen ... tarihli ve ... sayılı Görüş ve Öneri Raporundaki tespitlerin incelenmesinden; birbirlerinden sürekli ve yüksek tutarlı mal alış verişi yapan şirketlerin sahte belge düzenleme sebebiyle incelemeye sevk edildiği, bu şirketlerin birbiriyle organik bağının olduğu ve şirketlerin aynı noktadan yönetildiklerine ilişkin emareler bulunduğu, davacının da alımlarını bu şirketlerden yaptığı, davacı şirketin yöneticisinin organizasyona dahil şirketlerin bazılarında yönetici olarak yer aldığı, bazıları ile de yakın akrabalık bağı bulunduğu hususlarının, organizasyon dahilinde haksız katma değer vergisi iadesi alma iradesinin varlığı hususunda şüphe oluşmasına yeterli ve mevzuatta düzenlenen olumsuz tespitler oluşturduğu, diğer taraftan, organizasyon içinde adı geçen diğer şirketlerin mahsuben iade taleplerinin reddine ilişkin işlemlerin iptali istemiyle vergi mahkemelerinde açtıkları diğer dava dosyalarında yer alan yüklenilen katma değer vergisi listeleri de incelendiğinde; bu şirketler tarafından mobilya, oto aksesuarı, giyecek, hediyelik ev ve mutfak eşyası, ambalaj malzemesi, beyaz eşya, çocuk bezi, bakır tel, hırdavat malzemesi gibi birbirinden çok farklı faaliyet kollarına ilişkin malların satışının gerçekleştirildiğinin ve şirketlerin kendi iade taleplerinde malların ihracatçısı iken, diğer şirketlerin iade taleplerinde ise aynı malların tedarikçisi olduğunun görülmesi ve bu hususların iktisadi, ticari icaplara ve hayatın olağan akışına uygun düşmemesi, organizasyona dahil şirketlerin imalatçı olmaması karşısında ve davacı şirketin dava konusu dönemde mal alımında bulunduğu firmalar hakkında tespit edilen tüm olumsuz tespitler birlikte değerlendirildiğinde, davacının organizasyona dahil olduğu tespit edilen ... Lojistik İç ve Dış Ticaret Limited Şirketi'nden alımlarına isabet eden katma değer vergisinin mahsuben iadesine ilişkin talebinin reddine dair dava konusu işlemde hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle iade istemine konu 478.913,85-TL'lık tutar yönünden dava reddedilmiş, iade isteminin 348.414,93-TL'lık kısmı yönünden ise karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusunun, usul ve hukuka uygun olduğu sonucuna varılan Vergi Mahkemesi kararının kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3.fıkrası uyarınca reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 36. maddesine 7104 sayılı Kanun'un 11. maddesiyle eklenen fıkrayla, 06/04/2018 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere Maliye Bakanlığı'na; mükellefiyet süresi, çalışan sayısı, aktif ve özsermaye büyüklüğü, ödenen vergi tutarı, vergisel ödevlerin zamanında yerine getirilip getirilmediği, sahte veya muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge düzenleme veya kullanma yönünde olumsuz rapor ya da tespit bulunup bulunmadığı gibi kriterleri esas alarak mükelleflerin vergisel uyum seviyeleri ve bu uyum seviyelerine göre farklı iade yöntemleri tespit etme, iade alacağının mahsup edileceği vergi borçları ile iadeye ilişkin diğer usul ve esasları belirleme hususlarında yetki verildiği, bu hükümden önce vergisel uyum düzeyi düşük olan riskli mükelleflerin iade işlemlerinin daha detaylı kontrol edilebilmesine yönelik usul ve esasların belirlenmesi hususunda idareye açıkça yetki veren yasal düzenleme bulunmadığından, iade talebinin reddine yönelik işlemin hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Katma değer vergisi iade hakkından yaralanabilmek için vergiden istisna edilmiş işlemlerle ilgili fatura ve benzeri belgelerin gerçeği yansıtması ve malların katma değer vergilerinin ödenerek, ihraç edilmesi gerekli olduğundan, kararın hukuka uygun olduğu ileri sürülerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Mahkeme kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. ... Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararının ONANMASINA,
3. Davacıdan 492 sayılı Harçlar Kanunu'na bağlı (3) sayılı Tarife uyarınca ...-TL maktu harç alınmasına,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 16/06/2021 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.