17. Hukuk Dairesi 2016/3581 E. , 2019/336 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalılar ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davacının yolcu olarak bulunduğu motorla davalı ..."ye ait, davalı ... sevk ve idaresindeki davalı ... şirketine sigortalı bulunan aracın karıştığı kaza nedeni ile davacının yaralandığını, kazanın davalının tam kusuruyla meydana geldiğini belirterek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile 1.000,00 TL maddi tazminat ve 30.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 26/12/2010 tarihinden itibaren yasal faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 01.12.2015 tarihli dilekçesiyle maddi tazminat talebini 12.614.12 TL"ye yükseltmiştir.
Davalılar davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece; iddia, savunma, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre davanın kısmen kabulüne; 12.614,12 TL maddi tazminat alacağının davalı ... şirketi yönünden dava tarihi olan 17/04/2013 tarihinden diğer davalılar yönünden kaza tarihi olan 26/12/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline 15.000,00 TL manevi tazminatın davalılar ... ve ..."den kaza tarihi olan 26/12/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine, karar verilmiş, hüküm davalılar ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Mahkemece toplanıp değerlendirilen delillere, mahkeme kararının gerekçesinde ve değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalılar ... ve ... vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışıda kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan yaralanma nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Borçlar Kanunu"nun 47. maddesi hükmüne göre hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı"nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olayın ağırlığı, olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması ve buna göre manevi tazminat takdir edilmesi gerektiği açıkça ortadadır. (HGK 23/06/2004, 13/291-370)
Yukarıda belirtilen hususlar dikkate alındığında, takdir olunan manevi tazminatın bir miktar fazla olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun şekilde manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılar ... ve ... vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılar ... ve ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılar ... ve ..."ye geri verilmesine 17/01/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.