17. Hukuk Dairesi 2016/4451 E. , 2019/326 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacı vekili; 10/04/2012 günü sürücü ... yönetimindeki ... firmasının işleten, ... Seyahat firmasının maliki olduğu otobüsün ...’dan ... yönüne doğru seyrederken, sürücü ... yönetimindeki ... ait kamyon ile ... yönetimindeki çekicinin çektiği dorseye arkadan çarpması ile meydana gelmiş olan ilk kaza sonrası, durmakta olan kamyonete çarptığını, kazada ... Seyahat San. ve Ltd. Şti’ne ait otobüste muavin olarak çalışan müvekkilinin oğlu ... vefat ettiğini, davacının bu elim kazada oğlu ... genç yaşta ölümüyle psikolojik açıdan zayıf düştüğünü, tüm bu sebeplerle 100.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan olay tarihinden itibaren faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... Seyahat Otobüs İşl. Gıda San. ve Tic. Ltd. Şti. vekili; davanın yetkili mahkemede açılmadığını, davanın davalı şirketin kayıtlı olduğu ... Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görülmesi gerektiğini, davanın esası yönünden ise davacının iş bu davayı haksız kazanç elde etmek istediği için açtığını
ve kazanın oluşumunda müvekkil şirketin kusurunun bulunmadığını, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... vekili; davanın yetkili yerde açılmadığını, davanın ortak yetkili mahkemede açılması gerektiğini, ortak yetkili mahkemenin de ... Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu, davanın esasına ilişkin olarak ise olayda müvekkilinin herhangi bir kusurunun bulunmadığını, istenilen tazminat miktarının ise fahiş olduğunu haksız ve dayanaksız olarak açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece iddia, savunma, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacının davasının kısmen kabulüne, 40.000,00 TL manevi tazminatın 10/04/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkindir. BK"nın 50, 51. maddesi (TBK 62) ve müteselsil sorumluluk esaslarına göre, kusurlu oldukları belirlenen zarar sorumluları zararın tamamından sorumlu olması gerekir. Diğer yandan, davalı işletenin, 2918 sayılı KTK.nun 86. maddesi, dava dışı zorunlu mali sorumluluk sigortası aynı yasanın 91. maddesi, davalı sürücüsü BK"nın 41 ve devamı maddeleri uyarınca zarardan müteselsilen sorumludurlar.
Müteselsil sorumlulukta, kural olarak borçlulardan her biri, BK"nın 141. 142. maddesine göre (TBK 162,163) borcun tamamından sorumludur. Nitekim, 2918 sayılı KTK"nın 88/1 maddesinde trafik olayı nedeniyle müteselsil sorumluluk öngörülmüştür. BK"nın 146. maddesi(TBK 167) uyarınca, sorumluların iç ilişkide kusur oranına göre, birbirlerine rücu hakları da mevcuttur.
Açıklanan ilkeler altında somut olaya baktığımızda davacı vekili davasını teselsül hükümlerine göre açmış, zararın tamamının tahsilini kazaya karışmış olan araçların işleteni, maliki ve sürücüsü olan davalılardan talep etmiş olup BK"nın 142. maddesine göre zararın tamamanının müteselsil borçlulardan birinden tahsilinin talebi mümkün olduğu dikkate alınarak manevi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline hükmedilmesi gerekirken, davalılardan tahsiline şeklinde hüküm kurulması doğru değil bozma nedeni ise de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden
6100 sayılı HMK"nun geçici 3/2. maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK"nun 438/7. maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının 1. bendindeki “davalılardan” ibaresinden sonra gelmek üzere “müştereken ve müteselsilen” ibaresinin eklenmesine ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 17/01/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.