11. Hukuk Dairesi 2018/1052 E. , 2019/2312 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 14. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 27/12/2016 tarih ve 2016/7 2016/1351 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair ... Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi’nce verilen 02/11/2017 tarih ve 2017/813-2017/717 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalılardan SMK şirketi tarafından müvekkiline verilen çeklerin karşılıksız çıktığını, çeklerin tahsili için takip yapıldığını, davalı SMK şirketi mal kaçırma amacıyla aynı adreste faaliyet gösteren Steel şirketi üzerinden ticari faaliyet gösterdiğini, şirket çalışanları, şirkette mevcut makineler ve ekipmanların kayıtlarına bakıldığında iki şirket arasındaki organik bağın açıkça görüleceğini ileri sürerek müvekkilinin davalı şirketlerdeki alacaklarının tahsili için davalı şirketler arasındaki organik bağın varlığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Davalı Steel şirketi vekili, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İlk Derece Mahkemesince, davacının iddiasına göre davanın İİK 280 ve devamı maddeleri uyarınca tasarrufun iptali davasının konusu olabileceği, bu şekilde eda davası olarak açılabilecek bir konuda tespit davası olarak dava açılmasında davacı yönünden hukuki yarar bulunmadığı, hukuki yararında dava şartı olduğu gerekçesi ile davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davacı vekilince istinaf isteminde bulunulmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince, hukuki yararın hukuk düzenince kabul edilmiş meşru ve güncel olması gerektiği, bir tespit davasının kabule şayan olabilmesi için ise hukuki yararının bulunması gerektiği, davacının tespit davası ile istediği hukuki korumadan diğer dava çeşitlerinden birisi ile sağlanabildiği durumlarda tespit davası açmakta hukuki yararın bulunmadığının kabulü gerektiği, işbu tespit davası ile ulaşılmak istenen hukuki korumaya tasarrufun iptali, alacak, tazminat gibi diğer dava türlerinden biri ile sağlayabileceği gerekçesi ile davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK"nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 13,00 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 27/03/2019 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.