Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2019/4658 Esas 2019/7437 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/4658
Karar No: 2019/7437
Karar Tarihi: 12.12.2019

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2019/4658 Esas 2019/7437 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, kısıtlı bir kişi hakkında açılan vesayet davasında, Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verildiğini ve sonradan da iki farklı bölge adliye mahkemesinin yargı çevresinde kalan mahkemelerce karşılıklı olarak yetkisizlik kararı verildiğini belirtir. Bölge adliye mahkemelerinin hukuk dairelerinin görevinin yargı çevresi içerisinde bulunan adlî yargı ilk derece hukuk mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek olduğuna dikkat çeken mahkeme, dosya kapsamından kısıtlı adayının vesayet makamının bulunduğu yerde kısıtlandığını tespit eder. Bu nedenle, uyuşmazlığın Sulh Hukuk Mahkemesinde görülmeli ve sonuçlandırılmalıdır. Sonuç olarak, mahkeme, 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri ile 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE karar verir.
Kanun maddeleri:
- Türk Medenî Kanununun 411. maddesi: “Vesayet işlerinde yetki, küçüğün veya kısıtlının yerleşim yerindeki vesayet dairelerine aittir.”
- Türk Medenî Kanununun 19/1. maddesi: “Yerleşim yeri bir kimsenin sürekli kalma niyetiyle oturduğu yerdir.”
- Türk Medenî Kanununun 21/2. maddesi: “Vesayet altındaki kişilerin yerleşim yeri, bağlı oldukları vesayet makamının bulunduğu yerdir.”
- 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri
- 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi
20. Hukuk Dairesi         2019/4658 E.  ,  2019/7437 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ:Sulh Hukuk Mahkemesi
    Kısıtlı adayı hakkında vesayet hukukuna ilişkin olarak açılan davada ......Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile dosyada son karar bölge adliye mahkemelerinin faaliyete geçmesinden sonra verilmiş ise de iki farklı bölge adliye mahkemesinin yargı çevresinde kalan mahkemelerce karşılıklı olarak yetkisizlik kararı verildiğinden ve 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince bölge adliye mahkemeleri hukuk dairelerinin görevinin yargı çevresi içerisinde bulunan adlî yargı ilk derece hukuk mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek olduğundan yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Dava, 4721 sayılı TMK"nın 405. maddesi uyarınca vasi atanmasına ilişkindir.
    ....Hukuk Mahkemesince kısıtlı adayının MERNİS adresinin “......” olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir.
    .... Mahkemesince kısıtlı adayının yerleşim yeri adresinin “.....” olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir.
    Türk Medenî Kanununun 411. maddesine göre, “Vesayet işlerinde yetki, küçüğün veya kısıtlının yerleşim yerindeki vesayet dairelerine aittir.” Aynı Kanunun 19/1. maddesi uyarınca “Yerleşim yeri bir kimsenin sürekli kalma niyetiyle oturduğu yerdir.” ve 21/2. maddesine göre de “Vesayet altındaki kişilerin yerleşim yeri, bağlı oldukları vesayet makamının bulunduğu yerdir.”
    Dosya kapsamından, kısıtlı adayının.....Mahkemesinin 2019/424 Esas - 2019/1038 Karar sayılı ilamı ile kısıtlandığı anlaşıldığından, vesayet altındaki kişilerin yerleşim yeri de vesayet makamının bulunduğu yer olduğundan uyuşmazlığın...... Sulh Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri ile 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince ..... Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 12/12/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.