Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/6572 Esas 2020/2202 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/6572
Karar No: 2020/2202
Karar Tarihi: 02.06.2020

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/6572 Esas 2020/2202 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, sanığın silahlı terör örgütüne üye olma suçundan mahkumiyetine hükmetmiştir. İlk derece ve Bölge Adliye Mahkemelerinde savunmaya yeterli imkan sağlandığı ve savunma hakkının kısıtlanmadığı belirtilerek sanık müdafiinin temyiz talebinin reddedilmesine karar verilmiştir. Yargılama sürecindeki usuli işlemler kanuna uygun olarak yapılmış, hükme esas alınan deliller hukuka uygun olarak elde edilmiş, vicdani kanıların kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı belirtilerek, sanık müdafinin ileri sürdüğü nedenlerin yerinde görülmediği ve temyiz davasının esastan reddiyle hüküm onanmıştır. Hüküm uyarınca, TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 3, 5/1 maddeleri, TCK’nın 62, 53/1-2-3, 58/9, 63 maddeleri gereğince mahkumiyete hükmedilmiştir.
16. Ceza Dairesi         2019/6572 E.  ,  2020/2202 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
    Hüküm : TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 3, 5/1 maddeleri,
    TCK’nın 62, 53/1-2-3, 58/9, 63 maddeleri gereğince mahkumiyete dair istinaf başvurusunun esastan reddi

    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
    Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    Sanığın hükmü yasal süresinden sonra temyiz ettiği anlaşılmakla sanık müdafiinin temyizi üzerine yapılan incelemede;
    Sanık müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin, İlk Derece ve Bölge Adliye Mahkemesinde, silahların eşitliği ve çelişmeli yargılama ilkesi doğrultusunda, savunmaya yeterli imkanın sağlanması ve bu hakkın etkin şekilde kullandırılmış olması, temyiz denetiminde sınırsız şekilde yazılı savunma imkanının kullanılabilme olanağının bulunması karşısında savunma hakkının kısıtlanması söz konusu olmadığından, 01.02.2018 tarihli ve 7079 sayılı Kanunun 94. maddesi ile değişik CMK’nın 299/1. maddesi uyarınca takdiren REDDİNE,
    Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Şırnak 2. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 18. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 02.06.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.