Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalı tarafa zorunlu taşımacılık mali sorumluluk sigortası ile sigortalı araç sürücüsünün kusurlu hareketi ile meydana gelen kazada davacının yaralandığını açıklayıp, fazlaya dair haklarını saklı tutarak 12.890 TL maluliyet tazminatının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı sigorta şirketi vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre bozma ilamına uyularak; davanın kabulü ile, 12.890 TL"nin temerrüt tarihi 5.11.2007 den faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir. Davacının kaza sonucu yaralanması nedeni ile daimi maluliyete uğradığı ileri sürülmüş, mahkemece Adana Numune Hastanesi tarafından alınan 8.1.2007 tarihli sağlık kurulu raporuna itibar edilerek maddi tazminata hükmedilmiştir. Oysa, daimi maluliyete ilişkin alınacak raporun, Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğü esas alınarak düzenlenmesi gerekir. O halde, mahkemece, Adli Tıp Kurumundan, davacının maluliyet durumuna ilişkin yeni bir rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yetersiz sağlık kurulu raporuna itibar edilerek hüküm kurulması da doğru olmamıştır. SONUÇ: Yukarıda 1 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2 numaralı bentte açıklanan nedenle davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 16.9.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.