Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2007/18321 Esas 2008/17143 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2007/18321
Karar No: 2008/17143

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2007/18321 Esas 2008/17143 Karar Sayılı İlamı

2. Hukuk Dairesi         2007/18321 E.  ,  2008/17143 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ankara 4. Aile Mahkemesi
    TARİHİ :17.7.2007
    NUMARASI :Esas no:2006/1173 Karar no:2007/750

    Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
    1-Davacının temyizi yönünden;
    Temyiz edilen karar temyiz eden davacı vekiline 23.08.2007"de tebliğ edilmiş, 15 günlük temyiz süresi adli tatil bittikten sonra 07.09.2007 tarihinde sona ermiş, hüküm 12.09.2007"de temyiz edilmiştir. Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 177.maddesindeki ek süre, sürenin tatil içinde bitmesi halinde geçerlidir.
    # Kuşkusuz Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 2494 sayılı kanunla değiştirilen 432.maddesine göre, temyiz kanuni süre geçtikten sonra yapılır ise, temyiz isteminin reddine karar verme yetkisi hükmü veren mahkemeye aittir.
    # Ne var ki Aile Mahkemelerince verilen kararların yasal süre geçtikten sonra temyiz edilmesi veya temyiz kabiliyetinin bulunmaması halinde dosyanın yerel mahkemece temyiz isteminin reddine karar verilmeden, Yargıtay"a gönderilmesi durumunda, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 2494 sayılı kanun ile değişik 432/4.maddesine göre, bu konuda bir karar verilmek üzere, dosya mahalline geri çevrilmeden doğrudan doğruya Yargıtay"ca da temyiz isteminin reddine karar verilebileceği(l.6.l990 günlü ve l989/3 Esas,l990/4 Karar sayılı) Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulunca karara bağlanmıştır. Bu durumda gösterilen sebeple davacının temyiz isteminin reddi gerekmiştir.
    2-Davalı kadının temyizine gelince;
    İkinci tanık listesi verilemez. (HUMK. md. 274) İkinci tanık listesindeki tanık beyanları hükme esas alınamaz.
    *Türk Medeni Kanununun 166/1-2 maddesi uyarınca; boşanma kararı verilebilmesi için evlilik birliğinin, ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığının sabit olması gerekir. Oysa dinlenen davacının tanıklarının sözlerinin bir kısmı Türk Medeni Kanununun 166/1 maddesinde yer alan temelinden sarsılma durumunu kabule elverişli olmayan beyanlar olup, bir kısmı ise, sebep ve saiki açıklanmayan ve inandırıcı olmaktan uzak izahlardan ibarettir. Bu itibarla davanın reddi gerekirken delillerin takdirinde hataya düşülerek yetersiz gerekçe ile boşanmaya karar verilmesi usul ve kanuna aykırıdır.
    SONUÇ: Davacının temyiz isteğinin yukarıda l. bentte gösterilen nedenle REDDİNE, hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen nedenlerle davalı kadın yararına BOZULMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine , iş bu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 17.12.2008 ça

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.