1. Hukuk Dairesi 2018/255 E. , 2020/3244 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ: TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen davada;Davacılar, mirasbırakanları ...’in adına kayıtlı 58, 64, 66, 150, 262, 1249, 1782, 2205, 2208 ve 2479 parsel sayılı taşınmazlarını ölünceye kadar bakma akdi ile davalıya temlik ettiğini, yapılan işlemlerin mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek miras payları oranında tapu iptal ve tescile karar verilmesini istemişlerdir.Davalı, dava konusu taşınmazlar ile birlikte terekeye ait diğer taşınmazların mirasçılar arasında paylaşıldığını, davacıların annesine sağlığında miras hakkını verdiğini belirtip davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar, Dairece; "" O halde; mirasbırakanın ölümü ile terekenin mirasçılara intikalinden sonra aralarında yaptıkları anlaşma sonucu terekeyi taksim ettikleri, bu arada murisin temlik ettiği taşınmazlarında taksim anlaşmasına konu edilerek dava konusu taşınmazlardan 150 ve 1782 sayılı parsellerinde davacıların annesine iade edildiği gözetildiğinde davanın kabulüne karar verilmesinin doğru olduğu söylenemez. Hâl böyle olunca; davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetli değildir. ” gerekçesiyle bozulmuş, Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacılar vekili tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 30.06.2020 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacılar vekili Avukat ... geldi, davetiye tebliğine rağmen temyiz edilen davalılar ... vd. vekili Avukat ve diğerleri gelmedi, yokluklarında duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
-KARAR-
Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayanağı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle hükmüne uyulan bozma ilamı gözetilerek yazılı olduğu üzere davanın reddine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davacıların bu yöne değinen temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddine.Öte yandan, dava 05.05.2010 tarihli dilekçe ile 20.000 TL değer göstermek suretiyle açılmış, keşfen belirlenen değer üzerinden 19.09.2012 tarihinde 8.400.00- TL tamamlama harcı yatırılmış olup, mahkemece davanın reddine karar verilerek maktu karar ve ilam harcı alınmış, ancak mahsupta fazla yatırılan tamamlama harcının iadesine karar verilmemiştir.Ne var ki anılan bu husus yeniden yargılama yapılamasını gerektirmediğinden; hükmün 2. bendinin hüküm yerinden çıkaralarak, yerine 2. bent olarak " peşin alınan 297.00 TL ve 8.400.00 TL tamamlama harcı toplamı 8.697.00 TL"den alınması gerekli 31.40 TL maktu harcın mahsubu ile bakiye 8.665.60 TL. harcın davacılara iadesine" ibaresinin yazılmasına, davacıların bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK"nın geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nun 438/7. maddesi uyarınca hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 02.01.2020 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz eden vekili için 2.540.00. TL. duruşma vekâlet ücretinin temyiz edilenden alınmasına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 30/06/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.