Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/635
Karar No: 2019/3340

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2018/635 Esas 2019/3340 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Taraflar arasındaki boşanma davası sonucunda Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi, davacı erkeğin annesini yaraladığı ve ortak konuttaki eşyalara zarar verdiği vakıaları kusur olarak yüklenilerek tam kusurlu kabul edilen davalı kadının boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velayetinin davacı babaya verilmesine, ortak çocuk yararına tedbir ve iştirak nafakasına, davacı kadın yararına tedbir nafakasına ve davacı erkek yararına 1.000TL maddi ve 1.000TL manevi tazminata karar verilmesine hükmetmiştir. Ancak, davacı erkeğin istinaf başvuru talepleri esastan reddedilirken, davalı kadının istinaf başvurusu kısmen kabul edilerek, davacı erkeğin manevi tazminat talebinin reddi kaldırılmıştır. Kararda, boşanma nedeniyle davalı kadının tam kusurlu olduğu belirtilerek, bu kusurlu davranışların erkeğin kişilik haklarına teşkil ettiği ve TMK'nın 174/2. maddesi koşullarının erkek yararına oluştuğu ifade edilmiştir. Bu sebeple, davacı erkek lehine manevi tazminat hükmedilmesi gerektiği, davalı kadının ise yoksul olduğu ve ortak çocuk yararına tedbir ve iştirak nafakasına karar
2. Hukuk Dairesi         2018/635 E.  ,  2019/3340 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
    DAVA TÜRÜ : Boşanma

    Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı erkek tarafından; nafakalar, maddi tazminatın miktarı ve reddedilen manevi tazminat talebi yönünden, davalı kadın tarafından ise tamamı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    2- İlk derece mahkemesince; davalı kadına “davacı erkeğin annesini yaraladığı ve ortak konuttaki eşyalara zarar verdiği” vakıaları kusur olarak yüklenilerek tam kusurlu kabul edilmiş, boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velayetinin davacı babaya verilmesine, ortak çocuk yararına tedbir ve iştirak nafakasına, davacı kadın yararına tedbir nafakasına ve davacı erkek yararına 1.000TL maddi ve 1.000TL manevi tazminata karar verilmiş, davacı erkek tarafından ortak çocuk yararına hükmedilen nafakaların ve kendi lehine hükmedilen tazminatların miktarları ile davalı kadın yararına hükmedilen tedbir nafakası yönünden, davalı kadın tarafından tamamı yönünden istinaf kanun yoluna başvurulmuş, ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesinin 24.10.2017 tarih 2017/884 esas, 2017/1150 karar sayılı kararı ile davacı erkeğin istinaf başvuru talepleri esastan reddedilmiş, davalı kadının istinaf başvurusu kısmen kabul edilerek, İDM’nin kararının (9) nolu maddesinin kaldırılmasına denilerek, davacı erkeğin manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
    Boşanmaya neden olan olaylarda davalı kadın tam kusurlu olup, bu kusurlu davranışlar aynı zamanda erkeğin kişilik haklarına saldırı teşkil eder niteliktedir. Türk Medeni Kanunu"nun 174/2. maddesi koşulları erkek yararına oluşmuştur. Bu durumda tarafların ekonomik ve sosyal durumları, kusurun ağırlığı, hakkaniyet kuralları gözetilerek davacı erkek yararına uygun miktarda manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, manevi tazminat talebinin reddi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.
    3-Boşanma veya ayrılık vukuunda çocuk kendine tevdi edilmemiş taraf gücüne göre onun bakım ve eğitim giderlerine katılmakla yükümlüdür (TMK m. 182). Ne var ki; kendisi yoksul olan nafaka ile sorumlu tutulamaz. Toplanan delillerden davalı kadının ev kadını olup, herhangi bir gelirinin bulunmadığı anlaşılmaktadır. O halde, kadının, velayeti davacı babaya verilen ortak çocuk yararına tedbir ve iştirak nafakası ödemekle yükümlü tutulması doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda 2. ve 3. bentlerde gösterilen sebeplerle; ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesinin 24.10.2017 tarih 2017/884 esas, 2017/1150 karar sayılı kararının BOZULMASINA, 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatıranlara geri verilmesine, dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oyçokluğuyla karar verildi. 25.03.2019 (Pzt.)

    KARŞI OY YAZISI

    6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-2. maddesinde;davanın esasıyla ilgili olarak, yargılamada eksiklik bulunmamakla beraber, kanunun olaya uygulanmasında hata edilip de yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığı taktirde veya kararın gerekçesinde hata edilmiş ise düzeltilerek yeniden esas hakkında , duruşma yapılmadan karar verileceği,
    6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-3. maddesinde; davanın esasıyla ilgili olarak, yargılamada bulunan eksiklikler duruşma yapılmaksızın tamamlanacak nitelikte ise bunların tamamlanmasından sonra yeniden esas hakkında duruşma yapılmadan karar verileceği düzenlenmiştir.
    Bu itibarla somut olayda Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-2. maddesinde yer alan hüküm uyarınca, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf edilen bütün hususlarla ilgili yeniden esas hakkında hüküm kurulması gerekirken, kanunun açık hükmüne aykırı olacak şekilde “diğer istinaf talebinin reddine” denilip ilk derece mahkemesinin hüküm bölümünün bir kısmının muhafaza edilerek, sadece düzeltilmesine karar verilen kısımla ilgili hüküm kurulması doğru değildir. Bu sebeple diğer yönler incelenmeden kararın bozulması gerektiğinden sayın çoğunluğun işin esasına girmek suretiyle verdiği kısmi bozma görüşüne katılmıyorum.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi