Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Davacı-davalı kadının dava dilekçesinin, davalı-davacı kocaya 10.09.2004 tarihinde Ümraniye /İSTANBUL adresinde Tebligat Kanununun 21. maddesine göre tebliğ edildiği, ancak yapılan tebligatın usulüne uygun olmadığı ve dolayısıyla geçersiz olduğu, davacı-davalı kadının, davalı-davacı kocanın geçersiz tebligata rağmen davadan süresi içerisinde haberdar olduğunu kanıtlayamadığı, bu durumda davalı-davacı kocanın 6.10.2004 tarihli dilekçe ile açmış olduğu karşı davanın süresinde olduğu anlaşılmıştır.Mahkemece davalı-davacı kocanın davasının da incelenerek delillerin hep birlikte değerlendirilip sonucu itibarıyla karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair hususların incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine,iş bu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 16.12.2008 sa.