13. Ceza Dairesi Esas No: 2018/14738 Karar No: 2019/8156 Karar Tarihi: 15.05.2019
Hırsızlık - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2018/14738 Esas 2019/8156 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, hırsızlık suçundan mahkum oldu. Müştekinin kasadan 100 TL'yi ifsat edilen rızası ile sanığa teslim ettiği anlaşıldı. Dolandırıcılık suçunda hileli davranışlar ile taşınır mal veya paranın ifsat edilmiş rıza sonucu teslimi söz konusu iken, hırsızlık suçunda zilyedin rızası söz konusu değildir. Dolandırıcılık suçunun da uzlaşma kapsamına alındığı belirtildi. 5237 sayılı TCK’nın 7/2. maddesi uyarınca, \"Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur\" hükmü de gözetildi. Bu nedenle, sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunduğu belirtildi ve hüküm bozuldu. Kanun maddeleri: 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 157/1 ve 142/1-b maddeleri, 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 34., 35. ve 253. maddeleri, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 253. maddesi.
13. Ceza Dairesi 2018/14738 E. , 2019/8156 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet TEMYİZ EDENLER : Sanık ve o yer Cumhuriyet Savcısı
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: 1-Dolandırıcılık suçunda hileli davranışlar ile taşınır mal veya paranın ifsat edilmiş rıza sonucu teslimi söz konusu iken, hırsızlık suçunda zilyedin rızası söz konusu değildir. Somut olayda hileli davranışlar sonucu kasiyer olan müştekinin kasadan 5 adet 20 TL"den oluşan 100 TL parayı ifsat edilen rızası ile sanığa teslim ettiği anlaşıldığından sanığın 5237 sayılı TCK’nın 157/1 maddesi kapsamındaki dolandırıcılık suçu yerine aynı sayılı TCK’nın 142/1-b maddesinde düzenlenen hırsızlık suçundan mahkumiyetine karar verilmesi, 2-Hükümden sonra 02/12/2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine eklenen alt bendler arasında yer alan ve 5237 sayılı TCK"nın 157/1. maddesinde tanımı yapılan dolandırıcılık suçunun da uzlaşma kapsamına alındığının anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK"nın 7/2. maddesi uyarınca; ""Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur."" hükmü de gözetilerek 6763 sayılı Kanunun 35. maddesi ile değişik CMK"nın 254. maddesi uyarınca aynı Kanunun 253. maddesinde belirtilen esas ve usûle göre uzlaştırma işlemleri yerine getirildikten sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ve o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 15.05.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.